Yazarın çocuk kitabı olarak yazdığı bu eser incelikli anlatıları ve verdiği mesajlarla çocuk kitabı olmanın da ötesine geçmiş. Fabl niteliği taşıyan kitap sömüren-sömürülen ilişkisine değinmiş.
Roman ağır toplumsal ve sosyolojik eleştiriler içeriyor. Ezilen, sömürülen, kendisine verilenleri lütuf gibi kabul eden bir karınca halkı... Onların yiyeceğini, içeceğini hatta kişiliğini bile sömüren fil halkı. Aklıma Mehmet Akif'in
"Adam değil misin oğlum; gönüllüsün semere
Küfür savurma boyun kestiğin semercilere" dizelerini getirdi.
Okurken aslında içinde yaşadığımız düzen ve toplumun bir yansımasını okur gibi oldum. Bu da kişisel olarak beni düşündürdü. Özümüzden, değerlerimizden, kültürümüzden kopup; sormadan, sorgulamadan bize verilenleri koşulsuz kabul edişimiz.
Romanın sonunda çoğu Yaşar Kemal romanı gibi dayanışma ve beraberlik düşüncesine vurgu var.
"Kıssadan hisse, yeryüzünün bütün karıncaları birleşirse..."