512 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 1 hours
Üç Kuruşluk Dünya
Üç Kuruşluk Dünya Alim ERGİNOĞLU Bir kitap düşünün kitabın nasıl yorumlayacağını bilmediğin, bir kitap düşünün kitabın en yakın tanıkçısı olarak dinlediğin. Bu kitabı incelemeye geçmeden önce bu kitabın Bendeki yerinden bir miktar bahsetmenin faydalı olduğunu düşünüyorum, Ve ilk defa böyle bir kitabı inceliyorum. Çalıştığım derginin yayınevinde
Bir Türk Bir İngiliz ve Üç Kuruşluk Dünya
Bir Türk Bir İngiliz ve Üç Kuruşluk DünyaÖzgür Alim Erginoğlu · MB Yayınları · 20072 okunma
145 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Eser, yazarın İnsanlık Komedyası’nın, Toplum Ahlak ve Görenekleri üzerine incelemeler bölümünün Özel Hayattan Sahneler başlığı altında bir araya gelen, yirmi yedisi tamamlanmış otuz iki romanının on yedincisi. Fransanın 19. yüzyıldaki sosyal yapısının tarihsel bir portresi… İki kız kardeş tıpkı kafeste korunur gibi yetiştiriliyor belli bir yaşa geldikten sonra evleniyorlar ve asıl olay bundan sonra başlıyor. Toplumun özellikle kadınların çevresindeki mutlu ilişkileri ve mutlu kadınları kıskanmaları çok güzel bir şekilde işlenmiş. Vadideki Zambak kahramanlarını tekrar okumak beni mutlu etti. Felix’in olayları bu denli olgun karşılaması kendisinin de aynı yollardan geçmesi ;) Savunması da bir o kadar realist “ Ben cömerdim ama toplum değil. O ortalıkta parlayıveren bir kadından hemen kaçar, tam bir mutluluk ve itibarın bir arada bulunmasını istemez. Adil midir, onu bilemem. Ama dünya zalim, hepsi bu! Belki güruh olarak insanlar tek tek olduklarından daha hırslı…. Bütün bunları biliyorum görüyorum ama, dünyayı ben değiştiremem ki! Ama hiç olmazsa, seni senden koruyacak güce sahibim. Karısını suçlamıyor olanlar için, onu meşhur bir adama iten arzuyu, bazı kadınlarda yaratmış olduğu hasetle kendine açıklıyor. Ahlaki açıdan kabul edilir mi edilemez mi orası tartışılır (?) herkesin ahlakı kendine :)
Bir Havva Kızı
Bir Havva KızıHonore de Balzac · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2009467 okunma
Reklam
287 syf.
·
Not rated
"Her cinayet bir intihardır."~syf.18// spoiler var
Kurdun Intikamı, sağ-sol çatışmasını esas alan bir kitap. Kitapta ilk olarak Oğuz Altay diye yirmi yaşında bir genç bisiklet pompasıyla öldürülüyor. Oğuz, ülkücü, sağcı bir genç ancak sağ-sol çatışmalarına girmeyen biri. Oğuz bir açık oturuma gidip sağcı kesimi temsilen konuşuyor. Hasan Çelikkol diye bir genç de solcu tarafı temsilen konuşuyor.
Kurdun İntikamı
Kurdun İntikamıAhmet Şafak · Küsena Yayınları · 201648 okunma
480 syf.
·
Not rated
Klasik Jojo Moyes kitaplarından biriydi fakat benim okuduklarımın içinde en beğendiğim olabilir. Tamamen duygulara oynayan bir kitap. Acıma, çaresizlik, her duygudan biraz var. Kitabın önsöz bölümündeki yorumlarda "okuyanı alt üst etmiyorsa yardıma ihtiyacı vardır." Denmiş. Doğru sayılır benim etkisinden çıkmam aylarımı aldı. Kitabı bitirdikten sonra oturdum hüngür hüngür ağladım. Çok duygusalsanız tavsiye etmiyorum fakat duygusal bir kitap arıyorsanız kesinlikle tavsiye ediyorum
Senden Önce Ben
Senden Önce BenJojo Moyes · Pegasus Yayınları · 201329.3k okunma
456 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
Lou nun kendini Will'in ölümün den sonra toparlayışı sevgiyi yeniden bulması fakat sonunu daha mutlu sonla bekliyordum Sam ile evlenmesini , çok kısa kesip kavuşamadan askıda kaldı sonu . Fakat yine de güzeldi..
Senden Sonra Ben
Senden Sonra BenJojo Moyes · Pegasus · 20166.9k okunma
%72 (352/488)
·
Not rated
Daha önce Ümit Yaşar hiç okumamıştım ve yazar hakkında da bir bilgim yoktu. Sahafta görünce dikkatimi çekti ve alıp okudum. Okurken şairin melankolik ruh hali bende merak uyandırdı ve okuduktan sonra yazarı araştırdım. Küçüklüğünden beri talihsiz kazalar ve hastalıklar geçirmiş, ilerleyen dönemlerde ise 18 yaşındaki oğlu intihar etmiş. Kendisi de
Acılar Denizi
Acılar DeniziÜmit Yaşar Oğuzcan · Özgür Yayınları · 2002889 okunma
Reklam
50 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 2 hours
Stefan Zweig-Mecburiyet Yaşar Kemal'in Bir Ada Hikayesi roman serisinden bir sözüyle başlamak istiyorum: "Aah savaş, seni icat eden görmesin cennet. Aaaah, savaş. Şu yeryüzünde canlı koymadı kırdı geçirdi gökteki kuşu, yerdeki börtü böceği, sudaki balığı..." Stefan Zweig savaş karşıtı görüşlerini çoğu kitabında dile getiriyor. Bu kitabı da onlardan birisi. Çok kısa çerezlik olarak nitelendireceğimiz ama etkisi bir o kadar büyük bir kitap. Savaştan kaçıp eşiyle birlikte İsviçre'ye yerleşen Ferdinand'ı sabah uyandığında kapısında bir mektup bekler. Mektupta vatan görevi için ordudan askere çağırılmaktadır. Bir yanda eşi bir yanda vatanı? Böyle bir seçim yapmaya "mecbur" kalır Ferdinand. Hayatta seçimler yapmaya mecbur kalmak, bir şeylerden ödün vermek ne kadar zor bunu anlatır Stefan Zweig. Üstelik bunu bir savaş uğruna yapınca... -Ben özgürlüğümden başka bir şey istemiyorum. -İnsanın kendi iradesine, kendi inancına rağmen onlara hizmet etmesi değil mi, korkunç olan? -Ben de tek bir vazifem olduğunu biliyorum, insan olmak ve çalışmak. -Sen onlar için bir rakamdan, bir sayıdan ibaretsin, bir alet, anlamsızca ve vicdansızca ölüme gönderilen bir askersin yalnızca, oysa benim için kanlı canlı bir insansın, bu nedenle onlara katılmana izin vermeyeceğim. Onlar istedi diye senden vazgeçmeyeceğim. -İnsan kendini kaçak hissettikten sonra hiçbir yerde özgür değildir, içerde ya da dışarda olmuş hiç fark etmez. -Hak! Hukuk! Bugün dünyanın neresinde hak kaldı. İnsanlar onu katletti. Herkesin hakları var, fakat onların, onların gücü var ve bugün güç demek her şey demek.
Mecburiyet
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202162.3k okunma
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.