GİDENLERE ÜZÜLME, KENDİNİ SEVMEYİ DENEYİMLE
Sen benden gideli çok oldu oğlum, önce sözlerin terketti birer birer, sonra gözlerin kaçtı korkakça... Belki yoktu sende o sevda denen maya,belki ağır geldi bendeki bu deli sevda. Sen benden gideli çok oldu oğlum,ağır ağır usul usul... ondandı ya acıtmaz sanmam güya alıştıracaktı zaman!!! Ne büyük yanılgı, alev alev yanan bir yüreği sevdasızlığa alıştırmak sanki çocuk kandırır gibi, sanki insan oyalar gibi. Şimdi gördüm gerçekleri benim özüm sevmek iken ve sen beni layıkıyla sevmezken nasıl da kandırım kendimi ben. Ne büyük bir haksızlık ettim kendime ben, usulca gitmem gerekirken aşk dilendim senden. Oysa ben aşk kırıtınları ile yaşayamazdım bilmem gerekirdi benim hakkım olan gürül gürül bir Sevda idi. Aklım gitmeliydi başımdan, mantık çıkmalıydı hayatımdan, ben aşkla beslenmeli, büyümeli, çoğalmalı ve yine aşkla yanmalıydım sevilirken. Sen bir çiçeği susuz bırakır gibi, bir çocuğu ağlatır gibi, bir ülkeyi bombalar gibi gittin benden.Ben kaldım enkaz arasında, her bir hücrem paramparça, şimdi ne mantık kaldı, ne de bir zerre Sevda... Yolun sonumu asla, nasıl Anka kuşu küllerinden yeniden doğuyorsa hayata, bende yeniden tutunacağım aşka ama bu sefer tek bir farkla! Hakkım olanı istemekten utanmadan,korkmadan hatta arsızca.Benim olayım bu , nasıl insan yemeksiz,susuz, havasız yaşayamazsa, bende aşksız kalınca acıkır, susar, solarım.Sadece bedeni doyurmak değil mağfiret ruha da gıda gerek. Hem benim gibi amacı sevmek olana bolca aşk gerek...
Çok sevdim seni... Nasıl cesaret ettim bilmiyorum, ama çok sevdim... Ve ben öyle sevdim ki seni, aklın alabilirdi belki ama yüreğin almadı. İşte ben, öyle sevdim seni...
Reklam
İbrahim Bin Ethem'in hikayesine benziyor.
"Bir zamanlar Bağdat'ta kendi halinde yaşayan bir adam varmış. Sağlığı yerinde, varsıl, mutlu bir evlilik süren bir adam. Tek dileği bir evladının olmasıymış. Ama bir türlü çocuğu olmuyormuş. Doktorlara gitmiş, büyücülere taşınmış, adaklar adamış, yok, zavallı adamcağızın hanımı bir türlü hamile kalamıyormuş. Tam umudunu kestiği sırada gezgin
Sayfa 409Kitabı okudu
308 syf.
·
Not rated
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM Dediler Hüseyin seni katledecekler! Olsun dedi. Dediler Hüseyin sana kıyacaklar ! Olsun dedi. Dediler ölüme göz göre göre gidilir mi ? Yiğit bir peygemberin torununa böylesine bir ölüm yakışır dedi. Bizim yaramızı kim saracak ey Hüseyin? Bizim yaralarımız gönlümüzde, ruhumuzda ve vicdanımızdaki günahlarımızdadır. Sana
Kerbela
KerbelaSinan Yağmur · Hayy Kitap · 20152,003 okunma
"Şimdi sana çok özledim desem, vereceğin cevabı biliyorum. ama çok özlüyorum. anlatılır hâl değil inan. yazamıyorum, arayamıyorum. sarılamıyorum. hiç öpemiyorum.
Ebubekir Sifil Hoca/ Ehemmiyetli Yazı
"Gençlere en başta tavsiyem şu: Bu dini kendi başınıza kitap okuyarak öğrenmeye kalkmayın. Kitap okumak insan olmanın sanki vazgeçilmez bir unsuru gibi. Oysa biz niye kitap okuyoruz? Bilgilenmenin bir vasıtası olarak kitap okuyoruz. Peki, bilgilenmenin başka vasıtası yok mu? Var. Bizim geçmişimizde, kültürümüzde biz kitap okuyarak
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.