Beni hapiste vurdular Keje, ölmedim.
Hastalandım bir ciğerimi orda bıraktım gene ölmedim. Çok dövdüler beni kan kustum ama ölmedim. Yaşadım. Seni bir kez daha görebilmek için yaşadım. (Eşkıya)
beni hapiste vurdular Keje, ölmedim. hastalandım bir ciğerimi orda bıraktım gene ölmedim. çok dövdüler beni kan kustum ama ölmedim.yaşadım.
seni bir kez daha görebilmek için yaşadım.
Korkma sadece toprağa gideceksin, sonra toprak olacaksın
Sonra sularla birlikte bir çiçeğin bedenine yürüyeceksin,
oradan özüne ulaşacaksın
Çiçeğin özüne bir arı konacak, belki..
Şener Şen - Eşkıya (1996)
Yazdım ama bir sor niye yazdım: Çünkü o Yeşilçam'ın efsanelerinden birisi.
Giovanni Scognamillo, kitabın arka kapağında kitap için “ Mazi gönlünde bir yara olanlar için, bir Şener Şen kitabı!” demiş. Ben de madem mazi gönlümde yara, o yarayı biraz kaşımak lazım diyerek bu incelemeyi yazmaya başladım.
Benim gibi 30’lu yaşlarını sürenler hatırlar, eskiden böyle 500 tane kanal, her kanalda da dizi üstüne dizi yoktu. Zaten
Sabahattin Ali'nin "Kuyucaklı Yusuf"u için hayata mağlup başlayanların romanı diyebiliriz. Romanın kahramanı Yusuf'tur. O hayata bir travmayla başlar. Anne ve babası gözleri önünde eşkıyalar tarafından öldürülmüştür. Onların cesetleri ile saatlerce tek başına kalmıştır. Bu olay onun kişiliğinin oluşmasında ciddi rol oynamıştır. Evlatlık