"Her adamın hayatta bir bağı, onu yaşatan, ona iş gördüren bir hayat zembereği vardır. Benim için o zemberek, o bağ sensin ve her vakit sen olacaksın, seni nasıl severim bilsen."
sacral/cakranin gucunu geri almak icin
psikolojikmen ve duygusal her bagi koparmalisin
inandigin seyler ve kendini ifade etmeni engelleyen sen olmayan seylerden
degerin var cunku sen sensin nasil gozuktugun ya da insanlari nasil hissettirdiginle ilgili degil bu
cinsel kimligin birine karsi ya da biri icin olan biryerde koklu olmamali
negativi positifle kapatmaya calisan insanlara guvenmiyorum
negatif sana ne yapti
negativi gormeden positif olamazsin sen sadece kacistasin
uyusmaya calisiyorsun
birsey diyorum hemen beni teselli etmeye calisiyorlar
yo bende sorun yok kapatmaya kosan sensin
Uyuşamayız, yollarımız ayrı;
Sen ciğercinin kedisi, ben sokak kedisi;
Senin yiyeceğin kalaylı kapta;
Benimki aslan ağzında
Sen aşk rüyası görürsün, ben kemik.
Ama seninki de kolay değil kardeşim;
Kolay değil hani,
Böyle kuyruk sallamak tanrının günü.
Cevap
(Ciğercinin kedisinden sokak kedisine)
Açlıktan bahsediyorsun;
Demek ki sen komünistsin.
Demek ki bütün binaları yakan sensin.
İstanbul’dakileri sen,
Ankara’dakileri sen…
Sen ne domuzsun, sen!
Orhan Veli Kanık, Tüm Şiirleri, Sayfa 167
Merak ettiğim, kendi yüzüne yerleştirdiğin neşeli insan mı yoksa başkasının ismini ve yüzünü kullanarak içindekileri korkusuzca dışarı vurduğun kişi mi sensin?
Sen gerçek seni kimin arkasına gizliyorsun?
‘On ikiden sonra yiyip içme su bile tüketme diyor doktor.
Yarın sabah yedide burada ol. Dokuzda ameliyatın var !‘
Bu ikinci ameliyatım. Artık ola ola alıştım
Öncekinde ölümden çok korkardım da
Şimdi yok olmaktan o kadar da çok korkmuyorum
Kaybolacağım için kendimi sadece bir garip hissediyorum
Boşlukta bir süre salındıktan sonra ahiretteki
Ey Allah'ım yer ve gökleri yaratan sensin. Sen; mertebeleri yücelten, bereketleri artıransın. Çeşitli dillerin kelimeleri sana niyaz eder. Her yaratık senden hacet diler. Ey yüce Rabbim! Benim de hacetim; cesedimin çürüyüp yok olduğu, yakınlarımın beni unuttuğu demde beni unutmaman, beni bırakmamandır. Allah'ım sözlerimi duyan sensin.
Her ne ki arıyorsun; aradığın ancak sensin... İyinin de, kötünün de fidanı senin içinde büyür... Her meyvenin içi, kabuğundan yeğdir... Sen göremiyorsun diye bu alem yok değildir...
"Hayır sevgilim. Sen olduğun gibi güzelsin, çok değerlisin. Hep öyleydin, öyle kal... Ben seni seviyorum, oldukça fazla... Evet seni unutur gibi olduğum zamanlar oldu doğru, lakin hiçbir zaman tam anlamıyla gidemedim senden. Hep aklımdaydın ben fark etmesem bile bilinçaltım hep sendin. Zaten o yüzden değil miydi, gündüzleri unuttuğumu sanmam,
...
Lodovico Buonarroti, Michelangelo'nun babası, oğlundaki salt mükemmelliği hiç anlamayan son derece varlıklı bir adamdı, bu yüzden bazen onu dövüyordu. Hiçbir çocuğu, hayatını kazanmak için ellerini kullanmayacaktı. Bu yüzden Michelangelo ellerini kullanmamayı öğrendi. Yıllar sonra, şehri gezen bir prens, Michelangelo'nun atölyesine girdi ve ustayı, tek parça halinde 5,5 metrelik bir mermer parçasına bakarken buldu. O zaman prens, söylentilerin doğru olduğunu anladı. Michelangelo son dört aydır her gün buraya gelmiş, mermere bakmış ve evine dönmüştü. Bunun üzerine prens aşikar olanı sordu, "Ne yapıyorsun Michelangelo?" ve Michelangelo da prense dönüp ona baktı. Sonra fısıldadı... "Çalışıyorum..."
3 yıl sonra mermer parçası Davut Heykeli oldu...
Delikanlım
İşaret aldığın gün atandan
Yürüyeceksin;millet yürüyecek arkandan
Sana selam getirdim Ulubatlı Hasan'dan
Elde sensin, dilde sen, gönüldesin, baştasın
Fatihin İstanbulu fethettiği yaştasın 😁
"Ben senin en çok sesini sevdim
Buğulu çoğu zaman, taze bir ekmek gibi
Önce aşka çağıran,sonra dinlendiren
Bana her zaman dost, her zaman sevgili
Ben senin en çok ellerini sevdim
Bir pınar serinliğinde, küçücük ve ak pak
Nice güzellikler gördüm yeryüzünde
En güzeli bir sabah ellerinle uyanmak
Ben senin en çok gözlerini sevdim
Kâh çocukça