Giydiğimiz kıyafet, bulunduğumuz ortam, görüştüğümüz insanlar, dudağımızdan dökülen söz... Her biri bizim kimliğimizden haber verir. O zaman ya inandığımız değerin, sarf ettiğimiz kelamın, bulunduğumuz muhitin, okuduğumuz kitabın, giydiğimiz kıyafetin adamı olalım ya da neyin adamıysak onun sözü olsun dudağımızda, onun kıyafeti olsun üstümüzde, gittiğimiz geldiğimiz yer orası olsun. Böyle olursa temsil derdine düştüğümüz değere faydamız olmazsa bile hiç olmazsa zararımız dokunmaz.