Ağlamak kifayet etmez acıma
Şen kahkahalarda hüzün bu gece
Teselli sözleri gider gücüme
Şarkılar bir başka hazin bu gece
Yüreğim fırtına gözlerim durgun
Varlığın ilacım yokluğun vurgun
Hayattan kovuldum kaderim sürgün
Ölüm fermanımı yazın bu gece
Herkese kalbimi vermezken öyle
Yaşatmak için sen ne yaptın söyle
Ne kadar şen şakrak olmuşsun böyle
Halime gülüyor yüzün bu gece
Talebim çok değil yalnız beni sev
Umut sefil cüce, acı koca dev
Üstadım geçiver bir hicaz peşrev
Sevdadan dert yansın sazın bu gece
Neşenin kapısı yüzüme örtük
Bir resmin yok bende olsa da yırtık
Arkana bakmadan sende git artık
Hadi benden sana izin bu gece...
мα∂αℓуσиυи ι¢ι
Açıkcası yazarı Kırmızı Oda ile tanımıştım. Hiç kaçırmadan, heyecanla izlemiştim ama kitabını okumak kısmet olmamıştı bu zamana kadar. Eh sonunda tanıştım ve sevildiği kadar varmış dedim. Böyle bir anlatım beklemiyordum.
İzlemesi kolay ama okuması ağır, anlatımı güç hikayelerin akıcı dilde olması şaşırttı beni. Zaten hıkayeler psikolojik rahatsızlığı olan insanlar olunca soluksuz okudum. İçindeki hikayelerin bazılarını Kırmızı Oda dizisinden hatırladım, sonra bir hikaye Masumlar Apartmanı dizisiydi ama tabı dizilerle arasında baya fark var onu söyleyim. Her zaman kitaplar daha şeffaftır benim için.
Birbirinden farklı hastaların süreçlerini, öncelerini ve sonralarını okuyoruz, hepsi çok etkileyici ve üzücüydü. İzlerken Rezzan adlı hastanın hikayesi çok etkilemişti okurken de öyle oldu.
Birde Binbir Gece Masalı hikayesinde ya kim bu insanlar deyip durdum. Hikayeler gerçek hastaların süreci olunca çok heyecanla okudum bir de yazarın her hasta da psikolojik analizleri var o kısımlar ayrı güzeldi. Öyle tahlilleri seviyorum.
Bir de okudukca kendine yapmaman ve yapman gereken şeyleri analiz ediyor insan, zira bazı şeyler insanda yıkıma neden oluyor, saglıklı, zeki, başarılı bir birey ufak sandığımız travmadan karanlığa gömülebiliyor.
En iyisi biz kendimize iyi bakalım, önce ben diyelim, ben iyi olursam çevrem iyi olur, iyi olursam çevreme faydam dokunur, kendine bak, kendini koru, kendini çok sev...
Valla ben hiç ummadığım şekilde mutlu bitirdim kitabı, sevdim ve okumayanlara tavsiye ederim.
Sevgiyle ve kitapla kalın
#
Madalyonun İçiGülseren Budayıcıoğlu · Doğan Kitap · 202418k okunma
İnzivaya çektiğin kalbini yumrukla. Biraz da sen yaşa bu haksız yenilginin acısını kalbinde.
Her gece gözünü diktiğin duvarları yumrukla. Biraz da sana dar gelsin bu dört duvar.
Samimiyetten yoksun, aşka aç kalpleri sev . Biraz da sen hisset sevgisizliğin nasıl bir şey olduğunu.
Hissiz bedenlerin ruhsuzluğunu tat. Biraz da sen duy o hissizliğin içinde çıkardığı çığlıkları.