Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Uzun zaman önce yazdığım bir kaç satırdı aşagıda okuyacaklarınız… Rasim Özdenören’in KUYU adlı kitabını okumuştum ve bu cümleleri yazmak gelmişti içimden. Bu seferde yine okuyunca yeniden paylaşmak geldi içimden 🫠 “Hepimizin bir kuyusu var eminim. Eğilip içine doğru bağırıp sesimizin yankilanmasini dinlediğimiz, bazen içine istemeyerek sevdiğimiz ya da sevmediğimiz insanlari gömdüğümüz ya da çaresizce bakışları görüp kurtarmaya çalıstığımız...Kimilerinin kuyuları korkutur insanı dipsiz bucaksızdır. Kimisi de umutla bakar bi ses bi ışık duyup görebilir miyim diye. Kuyudan gelen her sesi Yusuf’tan sanar... Yaklaşsın o ses, çıksın o kuyudan tüm dünyaya yayılsın ister. Kendisine umut olduğu gibi başkasına da umut olsun diye... Ama beklemek, sabretmek, ışık tutmak gerekir kuyuya...Bazen de bağıra bağıra ümit dolu şarkılar söylemek.Tam da şu an elimde fenerim kuyuma ışık tuttum bekliyorum, sabırla, metanetle... O ses o Yusuf’tan gelsin diye...
Gerizekalı insanlarla yaşamı paylaşmak zor ölümü paylaşmak daha zor
İnsanların rahat ve huzurlu hissettiği evin sonralarda "cenaze evi" diye anılması sinir bozucu ve berbat! "Cenaze evi burası mı?" "Cenaze sahipleri burada mı?" vs. Onlar açısından baktığında normal ama benim açımdan hiç normal değildi. Kanayan yarayı parmaklıyorlar gibi geliyordu. Ben de hepsinin boğazını
Reklam
Kan mı kir mi?
Kardeşlik.. Sadece kanla gerçekleşen bir bağ mıydı yoksa başka şekilde de gerçekleşebilir mi? Bilmiyorum ama bildiğim tek şey var. İnsan empatiyi kardeşiyle kurar. Onun acısı senin acın, onun mutluluğu senin mutluluğundur. Belki de Allah(cc) bizleri bu yüzden kardeş ilan etti. Kendin için istediğini kardeşin içinde isteme şartıyla imanımızın
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
Hangi birimiz tam olabildik ki? İyi bir insan olmak için çabalıyoruz ama bir insan tek taraflı ne kadar iyi olabilir? İyi insan olmak, hatasız olmak demek midir? Size göre iyi bir insan ne demektir? Mesela bana göre iyi bir insanın en önemli özelliklerinden birisi samimi olmasıdır. İnsan bazen hata yapar, bazen yetemez, bazen yapması gerekeni yapmaz... Bunlar her insanda var olan şeyler ve biz sevdiğimiz insanları bu özellikleriyle de kabul eder ve severiz. Ama bir şey var ki o olmazsa, bu özellikleri kabul etmemiz ve onlara tahammül etmemiz çok zorlaşır. O da insanın özündeki samimiyettir. Bence İyilik ve samimiyet birbirinden ayrılmaz bir ikilidir. Samimiyet diyince insanların aklına herkese karşı samimi olan, sıcakkanlı, konuşkan kimseler gelebilir ama bana göre samimiyet bu değildir. "Samimiyet bazen mesafedir." Şunu fark ettim ki, bazı şeyler tek taraflı olmuyor. Bizim iyi olabilmemiz, o gerçek samimi biz olabilmemiz bizimle ilgili değildir. Ben anladım ki bazen iyilik, samimiyet yetmiyor. Bazen biz yetemiyoruz. Ne kendimize, ne başkalarına. ~Sümeyye CAN~
"Biz sevdiğimiz insanlarla yaşadığımız anlarız. O anlar nasıl yaratılıyor? Belki de onları verdiğimiz kararlarla yaratıyoruz. Hayat biz planlar yaparken geçen anların ardışıklığı mı? Vadiden kaçan kuşlar mıyız yoksa vadi mi? kaçış vadisi nerede, kuşlar nerede? Ya da belki de vadide kanatlarını açıp uçmaya hazır tek bir kuş var. dünyanın en sadık kuşu olan albatros. O ne dedi? Bir gün gideceğim ama o gün bugün olamaz, olamaz.."
Reklam
En sevdiğimiz şiirleri paylaşalım. Ben başlıyorum
Milyon Kere Ayten Ben bir Ayten'dir tutturmuşum oh ne iyi Ayten'li içkiler içip sarhoş oluyorum ne güzel Hoşuma gitmiyorsa rengi denizlerin Biraz Ayten sürüyorum güzelleşiyor Şarkılar söylüyorum Şiirler yazıyorum Ayten üstüne Saatim her zaman Ayten'e beş var Ya da Ayten'i beş geçiyor Ne yana baksam gördüğüm o Gözümü yumsam
Kader insana verilen òzgürlüktür...
Özgürlük ve kader nasıl buluşur, nasıl dönüşür? Rollo May, özgürlükle, yaşamın doğal ve kendi koyduğu (örneğin kültürel) sınırlar içinde seçim yapma kapasitesini kastetmiştir. Özgürlük aynı zamanda sorumluluk anlamına da gelir; çünkü May’in de belirttiği gibi, eğer bize seçme gücü verildiyse, bu gücü kullanmak da bizim görevimiz değil midir? O
Adımız varsa, şayet yok ama, kadınlar günümüz kutlu olsun
işimize gelince sevdiğimiz gelmeyince sövdüğümüz coplayıp, tekme tokat dövdüğümüz bazen kölemiz... bazen de gölgemiz olarak gördüğümüz evde, ofiste...bağda, bahçede, sokakta, tarlada, fabrikada ırgat gibi çalıştırıp...iliklerine kadar sömürdüğümüz kadınlar; ana(larımız!) , yavuklu(larımız!) , eş(lerimiz!) , dost(larımız!) , kız(larımız!) ,
Bu hayatta hepimizin içinde martın eden den bir parça var keşke sevdıklerımız bizi sevdiğimiz zaman sevse. Yazgılarımıza ,değerlerimize , hayallerimize inansa . Umudumuza eşlik etseler . Bu hayatta martın eden kadar seven bulunur mu bilinmez ama bilinen bit şey var ki kendinizi başkaları için değil kendiniz için değiştirin kabul görmek yada saygınlık kazanmak için değil kendi mutluluğunuz için çalışın. Hayat kısa ve bızım için .
532 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.