Çünkü aşk, arızalı bir ruh halidir. Hastasındır, ötesi yok. Ve tedaviyi kabul etmez, direndikçe direnirsin.
Sevdiğinin yanağındaki gamze, bir anatomik bozukluktur aslında. Ama aşıksan, her gün binlerce defa oraya gömülesin gelir.
Görmeden duramazsın. Düşünmeden duramazsın, özlemeden duramazsın. Hasılı kelam duramazsın işte, içinde bir volkan
İ N T İ H A R !
7 harf 3 hece!
Hayatın ne getireceği belli olmuyor.
Bazen de ne götüreceği.
Bir bakıyorsun asla yapmam dediğin şey ile başbaşa kalmışsın.
"İnsanlar intihar eden birinin cenazesine nadiren çiçek gönderiyorlar." (s. 376)
Kimsenin ne yaşadığını bilemezsin.
Kimsenin ne ile sınandığını...
Kimin acısının ne boyutta
Atatürk'ün bedenimin babası Ali Rıza efendi fakat hislerimin babası Namık Kemal dir diye onurlandırdığı Türkiye'deki milliyetçiliğin öncü ismi yazarin bu tiyatrosunda vatan aşkı ile bedeni aşk arasında gidip gidip geliyorsunuz ve nihayet vatan aşkı galip geliyor. Sevdiğinin ardidrdan erkek kılığına gidip cepheye giden bir kadının hikayesi bırakın okumayı izlemeyi düşünürken bile insanı etkiliyor.
Keyifli okumalar diler, böyle güzel bir mecrayı bizlere sunduğu için 1K ekibine teşekkür ederim.
Vatan Yahut SilistreNamık Kemal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201821,5bin okunma
Hayatımın önemli bir kısmı edebiyat ile iç içe geçmiş olmasına rağmen, şiire bir türlü ısınamadım. Bazı şiirler hariç olmak üzere, hiçbir şiirin beni etkilediğini düşünmüyorum. Peki bu iletiyi neden yazıyorum? Dün sabah yine bu sitede bir okurun, Mona Roza - Sezai Karakoç şiirini paylaştığını gördüm ve yaklaşık 24 saattir aklımdan çıkaramadım.
MÖ 2-3. yüzyılda Midilli Adası’nda yaşadığı varsayılan Longos (Longus) hakkında literatürde çok az bilgi bulunmaktadır. Ünlü eseri Daphnis ile Khloe’yi Yunanca yazan yazarın adı Latince bir kelimedir. İsmi ve yazım dili arasındaki tutarsızlık onun aslında Romalı bir yazarken Midilli adasını ziyaret ettiği ve oradaki izlenimleriyle eserini kaleme
sadece bir karakteri sevmedigimden bahsediyorum (neden sevmedigim vs yok) onun disinda hic spoiler yok. zaten genel olarak icerikten pek bahsetmiyorum.
aslinda bu kitap hakkinda cok soyleyecek bir seyim yok. ayrica agzimi actigim anda
Elif tarafindan oldurulmekten inanilmaz korkuyorum. lutfen aileme zarar verme.
ben kitaptan bayagi keyif
《Vatan Sevdalısı Türk Milliyetçisi Namık Kemal.》
●Öncelikle yazarın gerçek isminden başlamak istiyorum. MEHMET KEMAL. Yazılarıyla keşfedildiğinde "Namık" ismini almış. Anlamı: yazıcı, yazar, katip demek.
●Eserin ilk yayınlandığı adı "Vatan". Eser yayınlandıktan sonra uygulanan yasakla "Silistre" adı ile oynanmış. Yasak kalkınca isim karmaşası ortaya çıktığından "Vatan Yahut Silistre" adı kabul görmüş. Silistre bugün Bulgaristan topraklarına ait şehrin ismi. Merak edenler için silistre kelimesinin anlamı da gemicilikte kullanılan bir düdük çeşidi. Haberleşme, harekete geçirmeyi başlatma gibi işlerde kullanılıyor.
●1853 yılında Kırım savaşında Rus ordusu tarafından kuşatılan Silistre Kalesini korumak amacıyla verilen mücadele tiyatro metni ile anlatılmış. Yazarın da ilk tiyatro eseridir.
●Kitabın konusu vatan sevgisi olmakla birlikte sevgiliye duyulan kutsal aşkı da anlatmakta. İslam Bey savaşta cepheye gönüllü olarak gider. Ardında sevdiğini bıraktığını zanneder. Sevdiği Zekiye Hanım asker kıyafetleri ile bir erkeği andırarak cepheye sevdiğinin yanına gider. Güzel bir gelişme yaşanır.
●Atatürk'ün sözü ile bitirelim. "Benim bedenimin babası Ali Rıza Efendi, duygularımın babası Namık Kemal, fikirlerimin babası Ziya Gökalp'tir." demiş.
●Çok severek okudum tavsiye ederim.
Vatan Yahut SilistreNamık Kemal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201821,5bin okunma
Kalbin , bir şeytanlık yaptı BİR değil İKİ kişiye tutuldu . Hangisini Şeçerdin ?
Senin İçin elinde olan Anne Babasını bırakan mı , yoksa çok zengin ama çocuk kalpli ve çok güzel birine mi ?
Saçma bir soru tabikide Ailesini bırakıp gelen diye deriz , hemen değil mi .. Çünkü ailesini bırakmis o daha fedakar sonuçta , ailesine beni beni tercih
Merhaba 1k okurları!
Kabarık olan okuyacaklar listemde beni bekleyen kitaplara rağmen alıntılarından okumaya karar verip de bir türlü erteleyemediğim/merak ettiğim kitaplardan biri de
Kadın Tuzaktır kitabı oldu. Beraber kitap okumaktan keyif aldığım, saygı duyduğum @syh_byz sayesinde kitapla tanışmış oldum. Kitabın ismi cazip geldi ve yazarın kadınları
Sonunda bitti!
Herkesin kendisine çok yakistirdigi Sorbone mezunu asil bir kız olan Sibel ile sozlu Kemal'in yaşanmış hikayesini Pamuk, Kemal'in ağzından anlatıyor. Kemal, uzak akrabası olan Füsun' u yıllar sonra bir mağazada tezgahtarlik yaparken görüyor ve ondan çok etkileniyor. 44 gun (Kemal sık sık veriyor bu sayıyı ) hem Sibel'in hem Füsun' un hayatında olduğu çok mutlu günler geçiriyor. Sibel ile nisanlanacagi vakte kadar. Ardindan Kemal' in aşk acısına şahit oluyoruz.
Öykünun gerçek olduğunu kitabın ortasında öğrenene kadar 'bu yazarların nasıl da buyuk bir hayal gücü var' diye düşünüyordum. Sonrasinda ise şaşkınlıkla okumaya devam ettim.
Bir insan yıllarca aradıktan sonra bulduğu sevdiğinin sofrasına onun eşi, annesi ve babasiyla 8 yıl boyunca oturabilir mi? Aşkın olduğu yerde akıl arama derler ama buradan bakınca garipsememek elde değil. Hastalıktan pek farkı yok. Kemal'in iradesini her kullanamayisinda kızıp kapattım kitabı.
Kitabin ismi Kemal'in, ona sevdiğini anımsatan her şeyi biriktirme tutkusundan geliyor. Yıllar sonra sevdiğinin dudaklarının değdiği 4213 izmarit, gazoz şişesi, onun kokusunun sindiği çarşaflar, elinin değdiği tuzluk vb.leri... Hepsi bir müzede sergileniyor.( 2012 yılından bu yana Beyoglu' nda ziyaretçilerini bekliyor.) Müzenin ismi neden " Masumiyet" diye sorarsanız bunun bir ironi olduğunu düşündüm. Zira ben masumiyete pek rastlamadım.
Yazarın kitabın sonunda bu hikayeye tanıklık edenlerle yaptığı sohbetleri vermesini de pek sevdim.
Yakışıklı, zengin, mükemmel bir adamla fakir, beceriksiz ama sevimli bir kizin sonu belli hikayesi değildir. Gerçek bir aşk hikayesidir.
İyi okumalar.
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202241,3bin okunma
Gerçek adı Cemalettin Seber olan Cemal Süreya, Türk şiirinde modernist bir hareket olan İkinci Yeni şiirinin öncü şairlerinden biridir. Ayrıca yazar ve çevirmen olan Cemal Süreya ilk şiir denemelerini ilkokul ve ortaokul yıllarında yapmış ancak asıl şiir çalışmalarına üniversite yıllarında başlamıştır. Şiir kitaplarının dışında deneme, eleştiri,
Beni kendilerinden biri gibi görmelerini beklemedim hiçbir zaman, niye öyle görsünler, değilim zaten, ben onlardan biri değilim, ama hiç kimse de değilim, biriyim. Herhangi biri ama biriyim işte. Birisi olarak kabul edilebilmen için birilerinden mi olmak gerekiyor deda? (s.39)
Yabancı olmak, ait olamamak üzerine satırlar okuduğum bir kitaptı.