1 yazı 35 Müslüm Baba Şarkısı
Müslüm baba, dedim "Efendim evlat" dedi. Çok seviyorum, dedim. "Hangimiz sevmedik?" dedi Bir his var sanki gidecek, dedim "Hasret rüzgarı" dedi Çok masum bakıyor, Dedim "Aldanma cocuksu mahsun yüzüne" dedi Sabaha kadar içsem unutur muyum? dedim "Meyhane son durağın" dedi Değişmez mi alın yazım
"Aptal, diye düşündü. Onu sevdin, ona güvendin ve tuzağına düştün."
Sayfa 527 - İthaki Yayınları, Rin
Reklam
Leyla'ya sordular: "Sen mi Kays'ı daha çok sevdin; yoksa o mu seni?" Kara gözlü, kara saçlı, kara benli Leyla iç geçirdi, üzüldü: "Dostlar, bu nasıl bir soru, bana böyle bir soruyu nasıl sorarsınız ki?!.. Elbette ben onu daha çok sevdim, onun beni sevdiğinden..." "İyi ama Leyla, o senin için deliye döndü, çöllere düştü, adı Mecnun'a çıktı ve kurtlarla, kuşlarla konuşur oldu..." "İşte bakın, o gitti, bana olan aşkını ona buna anlattı, ben ise aha şuracığımda, kalbimin içinde onun aşkını saklayıp durdum, hiç kimse ile ne paylaştım, ne kimseye dert yandım. Şimdi siz karar verin, o mu beni daha çok sevmiş, ben mi onu?!.."
Sayfa 87
— Ne yaptı da onu bu kadar çok sevdin? + Bir şey yapmadı, o başlı başına sevgi parçasıydı . youtu.be/YvjVoxN0NDQ?fea...
Onu , sevebileceğinin en yücesiyle sevdin. Titreme daha fazla kalbim . Bağışla kendini artık onu da Bırak gitsin. Bırak gitsin. O senin ezel gününden kaderin Sen onu nasılsa bin kere daha Seveceksin .
Birini sevdin mi hayat onu unutturmuyor ki...Yürüdüğün yollar da, dinlediğin şarkılar da, kurduğun hayaller de, her harf de, ses de, rüzgar da, bulutta, birbirini kovalayan yelkovanda, her yerde iz bırakıyor...
Reklam
OBLOMOV KİMDİR.?
“Onda sevdiğin şey zekâdan daha değerli bir şeydi; onun dürüstlüğünü, vefalı yüreğini sevdin. Saf altın gibi taşıdığı bu değer onun doğuşunda vardı, hayat o yanını hiç değiştirmedi. Birçok zorlukla karşılaştı, donuklaştı, uyuştu, neşesi, zevki bozuldu, yaşama gücünü yitirdi. Ama yüreği hiç bir sahteliğe düşmedi, lekesiz kaldı. En çekici kötülük onu ayartamaz, hiçbir güç onu doğru yoldan çıkaramaz. Bütün kötülükler etrafını alsa, dünyanın altı üstüne gelse Oblomov kötülüğün ardından gitmez, her şeye rağmen temiz, dürüst ve iyi kalır... Ruhu her zaman pırıl pırıldır. Onun gibi insanlara dünyada az rastlanır; kalabalıklar içinde birer inci gibidirler. İlya'nın kalbi bozulmaz, insan her zaman, her yerde ona güvenebilir. Sen onun bu yanına bağlı kaldın, ben de bu yanı için onunla uğraşmayı hiçbir zaman bir yük saymayacağım. Birçok değerli insan gördüm, ama ondan temizine, ondan iyi kalplisine rastlamadım. Birçok insanı sevdim, ama hiçbirini onun kadar candan, derinden sevmedim. Onu bir defa tanıyan artık sevmemezlik edemez. ”
Julia'nun nefesi kesildi ve sözleri, kendi eline sürtünerek boşalır- ken çıkardığı haz çığlıkları arasında boğuldu. Saniyeler içerisinde Clay onun üzerindeydi. Fuları açmış, onun göz kapaklarının açılışını izliyordu. Gü- zel yeşil gözleri şehvetten bulanıktı. Daha önce hiçbir zaman onun gözlerinde şu anki gibi bir ateş görme- mişti. Julia
Sayfa 187
“Gitmek mi yitmektir, kalmak mı?” artık bilmiyorum… Yerini yadırgayan eşyalar gibiydim ya ben hep! Ve inançlı, gitmenin bir şeyi değiştirmediğine. Bilemem, belki bu yüzden Ben sana yanlış bir yerden edilmiş, Bir büyük yemin gibiydim… Beni hep aynı yerimden yaralayan o eve Yine de döneyim, döneyim istedim. Ah benim sesimle; Söylesem de, inanmazlar Benzemiyor çünkü bir dile. Döndüğüm, döndüğüm ama döndüğüm Döndüğüm bu sema sensin, döndüğüm. Sen benim kara ömrüme vuran Suyumu harelendiren sevincimdin… Onu sevebileceğinin en yücesiyle sevdin. Titreme daha fazla kalbim! Bağışla kendini artık onu da… Bırak gitsin, bırak gitsin. O senin en ezel gününden kaderin. Sen onu nasılsa bin kere daha… Seveceksin.
"Sen hayatını yaşadın mı? Yoksa hayat mı seni yaşadı? Hayatını seçtin mi? Yoksa o mu seni seçti? Onu sevdin mi? Yoksa pişmanlık mı duydun?
Reklam
Sadece yaşamak için, etini satmak için öldürmedin balığı, diye düşündü. Gururun için, balıkçı olduğun için öl­dürdün. Canlıyken seviyordun onu, öldükten sonra da sev­din. Eğer seviyorsan, günah değildir öldürmek. Yoksa daha mı günah..?
Onu, sevebileceğinin en yücesiyle sevdin. Titreme daha fazla kalbim. Bağışla kendini artık onu da Bırak gitsin. Bırak gitsin. O senin ezel gününden kaderin Sen onu nasılsa bin kere daha Seveceksin.
Gülüşün Enkaz...
Şu anda, Ağız dolusu gülüş evresindesin: Her şeyde mizah, Komiklik arayıp bulma; Bulamazsan da uydurma... Hiç olmazsa da, öndeki tüm dişlerini Dudaklarını yana ve kulaklarına doğru hareket ettirerek,
Sen hiç sevdin mi senin olmayacak birini.? Bugün de olduğu gibi, yarın da olacağı gibi. Aklımdasın, saklımdasın, yüreğimin en derin yerindesin. Buram buram, hasret kokuyor her bir yanım. Sen hiç görmediğin birinin gözlerini her gün, her saat anımsadın mı.? Hiç tutamadığın elleri aradın mı.? Hiç koklayamadığın tenin kokusunu, bu
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.