Onu sevebileceğinin en yücesiyle sevdin.
Titreme daha fazla kalbim.
Bağışla kendini artık, onu da
Bırak gitsin.
Bırak gitsin.
O senin ezel gününden kaderin
Sen onu nasılsa bin kere daha
Seveceksin…
“O kitabın sonunu sen okumuş muydun?”
“Hangi kitap?”
“Gecenin Hikayesi,” diye fısıldadım ürpertiyle. Kocaman bir çınar ağacının altında, mürekkep siyahı bir geceyi üzerimize örtü yapmışken ve böylesine bir acının süzgecinden geçiyorken aklımda dönüp dolaşan şey o kelimelerden fazlası değildi
“Sonunu okuyabilen çok az kişi olmuştu,” diye tamamladı
Onu, sevebileceğinin en yücesiyle sevdin.
Titreme daha fazla kalbim.
Bağışla kendini artık, onu da
Bırak gitsin.
O senin ezel gününden kaderin
Sen onu nasılsa bin kere daha seveceksin