Sanırım bu kitabı okumak için geç kaldım. Çoğunuz okudu belkide. Nihayet bende okuma fırsatı buldum. Daha ilk sayfadan kalem arıyorsunuz cümlelerin altını çizmek için. Alıp götürüyor cümleler sizi düşünceden hatıraya, hatıradan kişilere, kişilerden hayata. Bir çırpıda biten samimi bir kitap oldu.
Sevgili dost,
Aristo'nun tabiriyle,birbirlerine hoş ve faydalı görünmedikleri gün birbirlerini artık sevmeyen, dostlarla ne işimiz var. Bizim, Peygamberi ısırmasın diye ayağını yılan deliğinin üstüne kapatan Ebu Bekir'imiz, suikastı haber alınca peygamberin yatağına yatan Ali'miz var. Son yudum suyu birbirlerine gönderip sususz şehit olan sahabelerimiz var. Bizim, iman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız, sizden biriniz kendisi için sevdiğini müslüman kardeşi için de sevmedikçe (istemedikçe) gerçek mümin olamaz, size aranızdaki sevgiyi artıracak bir şey söyleyeyim mi, selamlaşınız, hediyeleşin ki aranızdaki sevgi artsın, diyen bir Peygambberimiz var! sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz, diyen Yunus'umuz, düşmanın attığı taştan değil, dostun attığı gülden incinen Hallac-ı Mansur'umuz var.
Sevgili dost,
Dostluk gündüz görünmez; o, ateş böceği gibi yalnız geceleyin parlar.