Kitabı okurken çevirinin de başarısıyla sanıyorum Herta Müller'in özgünlüğünü, biraz karamsar gibi ama çokça hayat dolu olduğunu, zeki yorumlarıyla müthiş bir gözlemci ve aynı zamanda şiirsel tatlı, akıcı bir dil kullandığını görüyorsunuz. Zevkle okunacak bir edebiyat eseri.
Kişisel gelişim kitaplarını sevmesem de bu kitabı çok sevdim. Ciddi bir araştırma ve analizin ürünü kitap da bizi başarıya götürecek olumlu alışkanlıkların nasıl da evrensel olduğunu görmek beni etkiledi ve sevindirdi. Ayrıca, yazarın bunları kendi buluşuymuş gibi sunmaması ve tüm değerleri tüm insanlığa mal etmesi, üstüne bunu sürekli vurgulaması çok hoş.
Kitabın bana hissettirdiği; Bir çocuğun daha iyi bit yola girmesi için onunla pek çok kişi konuşabilir ve ona tavsiyelerde bulunabilir ama bir yetişkin sanki herşeyi biliyormuşcasına bu tür yapıcı, yönlendirici konuşmalardan mahrum kalır. Kitabı okuduğumda sanki benden büyük ve bilge biri beni karşısına almış, benimle samimi ve gerçekçi bir konuşma yapıyormuş gibi hisseettim. Bu bana pek çok yönden iyi geldi. Özellikle kendimi pozitif biri diye tanımlarken ne çok negatif bakışımın olduğunu gördüm. Kitabı herkese tavsiye ederim.
Düşünme ile ilgili düşünenlere, kısaca düşünenlere, düşüncelerini düzenleme fırsatı veren, düşünceleri sınıflandırırken, neredeyse bize bizi anlatarak düşüncelerimizin daha verimli kullanımına imkan veren oldukça güzel çalışma. Kitabın pek çok yerde kendini tekrar ettiğini fakat özündeki fikrin çok iyi olduğunu iletmeliyim.
Hacı Murat, şimdiye kadar okuduğum Rus romanlarından, kendine seçtiği müslüman baş karakterle ayrılıyordu. Tolstoy'un Hacı Murat'ın destansı hikayesinden etkilenip kendi araştırmaları ile romanlaştırdığı bu hikayede o zamanlar bir müslümanın, müslüman olmayan tarafından ne kadar saygın okunduğunu görmek gerçekten etkileyici. Bunu müslüman bir bilinçle söylemiyorum. Sorguladığım ya da sorgulanmasını dilediğim, nasıl olup da yüzyıl sonra bu okumanın neden ve nasıl değiştiği. Kitaptan bende kalan diğer algı ise Tolstoy'un, ülkenin başından rütbesiz askerine kadar, neredeyse tüm Rus yönetici ve askerlerini kıyasıya eleştirmiş olması. Kitapta bir tane kahraman, iyi bulup özdeşleşeceğiniz Rus yok. Kaçınılmaz aklıma, bugünün Türkiye'sinde böyle bir kitap yazılabilir miydi? sorusu oluştu. Tesadüftür ya, kitabı okumamın arkasından izlediğim bir belgeselde Tolstoy'un adı, düşünceleri ile Rusya'yı etkilemiş yazar olarak geçiyor, İskoçya'da motoru bulup, sanayi devrimi başlatan meraklı ile eş tutuluyordu. Saygıyı fazlasıyla hak eden insan kişi Tolstoy, iyi ki varmışsın! İyi ki yazmışsın!
Hacı MuratLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201914k okunma