Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Tüketim Aracı olarak "Aşk/ınlık -68
Bütün bunları yazmamın nedenin sadece Sevgililer Günü gibi bir garabeti icat eden tüketim toplumuna yönelik olduğu sanılmasın. Yeni Şafak''ta Fatma K. Barbarosoğlu''nun gündeme getirdiği gibi Müslümanların bu çürüme karşısında sergilediği tutum çok daha önemli. Kapitalist ilişki biçiminin tüketemediği, kuşatamadığı modernitenin kutsal dışı toplum ve insan projesine karşı direnen tek ada halinde kalan İslam toplumlarının bu yolla teslim alınması küresel sistem karşısında alternatifin yitirilmesi demektir. İnsanın aşkın olanla, kutsalla olan sahih irtibatının kesilmesi, çürümüşlüğe terki demektir. Bunu en fazla idrak etmesi gerekenler yeryüzünde profan değerlere, üretim alışkanlıklarına eklemlenmemiş ve eklenemeyen İslam ümmeti değil midir? Küresel kapitalizme eklemlenmek sadece tüketim alışkanlığının artması, ekonomik bir aktiviteden mi ibarettir? Yüce bilinen tüm değerleri tüketirken geliştirdiği ekonomik ilişkiye uygun değer üretmesinde değil midir kapitalizmin tüm alamet-i farikası? Hristiyanlık tam bu noktada oyuna gelerek homoeconomicus tipi karşısında alternatif olmaktan çıkmadı mı? İlahiyatsız dindarlığa dönüşen muhafazakarlık, Amerika''da Avrupa''da bu yüzden kapitalizmin bekçisi haline gelmekle kalmadı kendi değerlerini profanlaştırdı. Benzer tehlike seküler hayat tarzına alıştırılmaya, hayatın anlamının sekülerleştirilmeye çalışıldığı bir evrede bu coğrafya için de geçerli.
Hayat, Zihniyetler, Aidiyet ve Mahremiyete Dair Yazılar Ertelenmiş Yüzleşmeler Akif EmreKitabı okuyor
Tüketim Aracı olarak "Aşk/ınlık -67
Aklın ve bedenin alabildiğine abartıldığı bir medeniyet olarak Batı kapitalist sistemle buluştuktan sonra pek çok değer gibi aşkı da tüketim unsuruna dönüştürerek aşkın olandan bedensel olana indirmiş, daha doğrusu sevgiyi tüketmiştir. Sevgililer Günü, Hristiyani kökenine rağmen artık bir tüketim aracıdır. Tıpkı Noel''in yılbaşına dönüştürülerek dini içeriğinden boşaltılıp sekülerleştirilmesi, tam bir tüketim çılgınlığına dönüştürülmesi gibi Sevgililer Günü muhabbeti de modernitenin kapitalist ahlakla buluşmasından doğmuştur. Aşkınlık adına ne varsa hepsini kaba bir dünyeviliği indiren modernite sevgiyi cinselliğe indirgeyerek, bunu da “cinsel devrim”le meşrulaştırarak adeta cinsel serbestiyi toplumsallaştırması kapitalizmin eklektik olduğu kadar saptırıcı, dönüştürücü özelliğinin en başarılı formülasyonlarından biridir. Hiçbir kutsalı kalmayan modern insanın aşk gibi soyut ve ulvi bir değerin içini boşaltarak her türden ilişkiyi meşrulaştırıcı işlevi yanında “Sevgililer Günü” muhabbeti de kapitalizme hayat pompalayan yapının/anlayışın post-modern dünyaya özgü ''değer tüketilmesi''ne bir örnektir . Tüketim aşkına her türlü değerin çürütüldüğü ortamda aşk kelimesi tüm kutsalların yerini alan ve tüm cürümüşlükleri kutsayan bir anahtara dönüştü günümüzde.
Reklam
Çünkü o ne Marx'i bilir ne de Lenin’i görmüştür. Annesini de görmemiştir hiç. Umudu da olmamıştır. Güzel günler göreceğine dair bir hayali de. O gözlerini kapar ve karabasanlar görür. Annesinin kendisini doğurduğu ve kendisini öldürdüğü memleketi görür. Rüyasında dilleri çatallı sevgililer, metro istasyonlarının kıvrımlı derinliklerinde
160 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Onların sevgililer çiçek alıyorken, bizim sevgilimiz çiçek yaratıyor, nasıl sevmeyelim! Aşk neden can yakar? Rabbimizin verdiği kalbi ve duyguları helal olmayan yoldan kullanmaya başlarsak canımız yanmaya başlar... Kitabın konusu güzeldi
Mehmet Yıldız
Mehmet Yıldız
ın da üslubuyla daha bi güzel hale gelmiş. Risaleler ile misaller verilmeside çok faydalı olmuş.
Aşk Neden Can Yakar?
Aşk Neden Can Yakar?Mehmet Yıldız · Nesil Yayınları · 20191,911 okunma
Bizim işimiz kadınların doğal güzelliklerini bozmak değil, içlerindeki sanatçılar yaratabilsin, sevgililer sevsin, şifacılar şifa versin diye, bütün bu varlıklar için vahşi bir kırsal alan inşa etmektir.
Sayfa 53
"Babalar günü, anneler günü, sevgililer günü hiçbirini sevmiyorum. Birilerine boşluk hissi yaratan hiçbir özel günü sevmiyorum."
Reklam
İnsan insanın kurdudur diyen fılozof Thomas Hobbes ne kadar haklıymış! Düşünüyorum da, insanı, yine başka insanlar üzüyor en çok ... Taptığı, hayran olduğu, değer verdiği, muhtaç olduğu ve çok sevdiği insanlar. . . Düşmandan çok dostlar üzüyor. Analar, babalar, çocuklar, kardeşler, sevgililer üzüyor. Bu odada işte en çok bunları konuşur, bunları paylaşırız hastalarımla.
Sayfa 12 - Remzi KitabeviKitabı okuyor
"İlahi! Sesler sustu, hareketler durdu, bütün sevgililer sevdiğine kavuştu. Ben de seninle baş başayım ey sevdiğim!" diye mırıldanarak aralamaya çalıştı tövbe kapısını.
Sayfa 15 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Aşkı Mecazi ve Aşkı Hakiki
Mürşid-i Azîz Muzaffer Efendi Hazretleri Leyla ve Mecnunun aşkı ile ilgili bu bâbda şöyle buyurmuşlardı : Aşk, sâlikâna kendi derecesine göre teveccüh eder. Kimisi bu aşkı bir kadında görür, kimi kadına erkekde tecellî eder. Sevgililer Tûr-i Sînâ misâlidir. Seven sevdiğinde Hakk'ı görür ama sevdiği perde olur. Bütün aşklar mahbûb-i hakîkî olan Allah'adır. İşte o güzel Allah'ı, akseden aynalar zannederiz. Kim ki aynayı kaldırdı Hakk'ı buldu.
Leyla ile Mecnun
Leyla ile MecnunBurak Aksak · Küsurat Yayınları · 201815,6bin okunma
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Aşkı Mecazi ve Aşkı Hakiki
Mürşid-i Azîz Muzaffer Efendi Hazretleri bu bâbda şöyle buyurmuşlardı : Aşk, sâlikâna kendi derecesine göre teveccüh eder. Kimisi bu aşkı bir kadında görür, kimi kadına erkekde tecellî eder. Sevgililer Tûr-i Sînâ misâlidir. Seven sevdiğinde Hakk'ı görür ama sevdiği perde olur. Bütün aşklar mahbûb-i hakîkî olan Allah'adır. İşte o güzel Allah'ı, akseden aynalar zannederiz. Kim ki aynayı kaldırdı Hakk'ı buldu.
Yusuf ile Züleyha
Yusuf ile ZüleyhaAnonim · Dekalog Yayınları · 202136 okunma
Reklam
~ Artık demir almak günü gelmişse zamandan Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan. Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol. Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli, Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli, Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu! Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu. Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler. Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden, Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.
Yahya Kemal Beyatlı
Yahya Kemal Beyatlı
sevgili olmayalım biz. Tüm gün konuşalım, Hep birbirimizi özleyelim ama sevgili olmayalım. Balık tutalım sora tutuğumuz balıkları Geri dökelim denize. Birbirimize karışalım, kıskanalım,kavga edelim, küselim,barışalım am sevgili olmayalımne olu. Beraber gelecekle ilgili hayaller kuralım,saatlerce telefonda konuşalım, sinamaya gidelim, sahilde el ele dolaşalım ama sevgili olmayalım biz. sen başka kızlarla, ben başka erkeklerle konuşmayalım. Tek biz olalım ama sevgili olmayalım. Bak sevgililer hemen ayrılıyor, Aşklar hemen bitiyor. Sen gitme. Benim ol ama sevgilim olma....🥀
BALKON Hâtıralar annesi, sevgililer sultanı Ey beni şâdeden yâr, ey tapındığım kadın. Ocak başında seviştiğimiz o zamanı, O cânım akşamları elbette hatırlarsın. Hâtıralar annesi, sevgililer sultanı. O akşamlar, kömür aleviyle aydınlanan! Ya pembe buğulu akşamlar, balkonda geçen Başım göğsünde, ne severdin beni o zaman! Ne söylediysek çoğu
Mutlu çiftler, birbirlerinden bağımsızlık gösterir. Ortak noktaların değerli olması ile birlikte iyi bir ilişkinin her iki tarafının da kendi bağımsızlığını koruması önemlidir. Çünkü her iki taraf da kendi mutluluklarından sorumludur.Ayrıca sevgililer aynı zamanda sıkı dostlardır. İyi bir ilişkinin temelini oluşturan şeylerden biri çiftin birbirlerini sadece sevgili değil, aynı zamanda iyi bir arkadaş olarak görmesidir.
Sayfa 49 - Olimpos yayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.