içimdeki düzensizlik özenle dizilmiş satırlardan utandığı için okumaktan uzaklaştım. sevdiğim her şey yorucu ve zahmetli gelmeye başladı. hiçbir şey yapmamanın sıkkınlığı ve bir şeyler yapmak düşüncesinin zorluğu arasında sıkıştım kaldım. şimdi eskisi gibi düzenli ve istikrarlı bir okur olmak için her yolu deniyorum.
kendini hem çok genç hem de tarif edilemez derecede yaşlanmış hissediyordu. hem bir bıçak gibi kesip geçiyordu her şeyin içinden, hem de dışarıdan seyrediyordu olup biteni.