Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yalnızlık insana çok şey öğretirmiş. Ama sen gitme, ben cahil kalayım
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
Geçen gün ben size söylemedim ama ne halt karıştırdım ne nane biliyor musunuz? İhraca sevk için bahçelerden 22.000 ton ürün satın aldım, köy yollarında binek oto ile dolaşılmadığı için, dönüşte fren patladı virajı alamadım firmanın kamyonu devirdim. Durun durun sıkıntı yapmayın işten kovulmadım, kendi aile firmamız. Zaten hemen panikle abim aradı "sende bir şey var mı" dedi. Yok dedim, çok derin bir şükür nefesi aldı "Tamam sıkıntı yapma, Sen her şeyi bırak gel ben çektiririm aracı üzülme" dedi. Son resimde kazayı göreceksiniz zaten.
Reklam
Kafayı yememek için yazılan geçici ileti.
Buraya ilk geldiğimde, bi adam hakkında konuşuyorlardı. Bu kişi sabah gelip, kimseyle iş dışında herhangi bi ilişki kurmamaya özen gösterip, yemeklerini tek başına yiyip yürüyüşlerini kulaklığını takıp tek başına yaptığını söylüyorlardı. Anlatış tarzları, uzak durulması gereken insan figürüydü onlara göre. Aradan yaklaşık bir buçuk sene geçti ve
onlardan mısın sen de? Gözlerini kaçırarak konuşanlardan mı hani kırıldığını bile söyleyemeyenlerden Memnun oldum ben de + sana bir şey diyeyim mi + bizi daha çok Üzerler
ENKAZ KALDIRMA ÇALIŞMALARI
I- Bir tezgahtar parçasıyım ben Üç kuruşluk acıya müdahale edemem Kanatlarımda sigara yanıkları Gül diye okşadım onu yıllarca Sen istersen derdim müşterilerime Sen istersen kalbimin hepsi de melek olsun İnanırdım bazen bir kase bal bile umutsuzdur. Gül tutan bir adam aradım yıllarca Rakamlar büyür, şehir küçülürdü. Vazgeçtim, vazgeçtim sonra Beni
Yaşadığımız her ânın hafızamızda o ilk saniyelerdeki gibi canlı kaldığını düşünsenize. Ne fena, unutmak ne büyük nimet! Samet Doğan'ın aynı kitabında geçer: "Böyle zamanlarda her şeyi unutup gülmeye başlamak tuhaf, fakat olması gereken bu: Çiçek solar, güneş batar, yağmur ıslatır, süt ekşir, insan unutur." Unutalım sevgili okur.
Reklam
Bir şeyler anlatmaya çalışırken ben de şey gibi oluyorum Can Yücel'in bu şiiri gibi
Hayatınız Bir Çöp Kutusu mu?
Günümüzde insanların mutsuz ve kaygısız, hep endişeli olmalarının, ne yaparlarsa yapsınlar huzur bulamayışlarının ardında yatan en önemli nedenlerden birinin sosyal medya olduğunu düşünüyorum. Seviyesiz ortamlar zaten malum. Ama daha kaliteli sanal platformlarda bile gözümüze değen çoğu şey olumsuz. Haberler olumsuzluk ve korku yağdırıyor üzerimize, site başlıkları öyle. Burada paylaşılan çoğu alıntı, ileti bile bu minvalde. Videolardaki "şu yıl şu korkunç şey olacak" diyen, gaybın anahtarlarını ellerinde tutmuş gibi davranan şarlatan felaket tellallarını saymıyorum bile. Belki biz bunlara öylesine bakıp, kaydırıp geçtiğimizi düşünüyoruz ama ilkel beynimiz bu verileri topluyor ve bilinçaltımız sürekli biriktiriyor. Bu biz farkında bile olmadan umudumuzu solduruyor. Bağışıklık sistemimizi çökertiyor. Bilinçli şekilde bu mecralardan uzaklaşıp kendi dünyama, gündemime yoğunlaştığımda ise sanki gözümün önündeki o kesif, uğursuz perde kalkıyor. Hayat aslında hep aynı hayat. Ama bizim üzerimize boca edilen bunca çöp taşıyabileceğimizden çok daha fazlası. Bu kendimize yaptığımız büyük bir zulüm. Bu ağırlığı değil biz aciz insanlar, 2030 yılında dünyayı istila edeceği söylenen uzaylılar bile kaldıramaz. Bakın ben de az önce ilkel beyniniz alarm versin diye bir çöp atıp çıktım. Şimdi bu bilgiyle ne yaparsa yapsın sisteminiz...
73 yaşına da gelse nezaketinden bir şey eksilmeyen insanlar vardır amcanın yanından geçiyorum ayak ayak üstüne atmış hemen düzeltiyor ayağını ben geçince de yine ayak ayak üstüne atıyor bir kaç kere geçtim nezaketenmi diye nezaketendi gerçekten
Her şey yolunda derim ben de :)
Daraldım usandım Tüm dert çile yine peşimde Kaçarken takıldım Düştüm ama gücüm yerinde 🎧
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.