Yaklaşık 110 sayfalık bir kitaba bunca güzellik nasıl sığabildi hayret ediyorum. İstanbul un en sevdiğim semti Üsküdarın yarım asır önceki halini okumak, haftada 2-3 kez ayak bastığım sokakların eski siluetini ruhumla dolaşmak oldukça heyacan verici bir o kadar telaşlı ve hayret uyandırıcı . Eski Üsküdar 'ın nezih yaşayışını , sanatkar, edip, şair, sofi ve meczuplarını anlatıyor kitabımız . Mustafa Düzgünman, Necmettin Okyay, Niyazi Sayın....Özellikle yazarımız Ahmet Yüksel Özemre nin hayatında sanatın ruhu nasıl incelttiğine şahid olacaksınız . Gelenekteki incelikleri tekrar hatırlayıp entellektüel bir ilim adamı tanıyacaksınız.
Üsküdar' a aşina olanlar hakverecektir 50 yılda ne çok şey değişmiş, neleri yitirdik ve neleri özlüyoruz?
Kitaptaki doku, iklim bir kez daha 'şeyhim kainata, hele ki bu çağa alışamadım 'dedirtti bana. Alışmamak diriltti bir kez daha çok şükür.
Güzel bir dost hediyesi olan kitapla gerekli ünsiyet böylelikle kurulmuş oldu . Son olarak diyelim ve dileyelim ki; " Nerde o eski Attarlar, nerde o eski dost meclisleri?"
Ahmed Arif'in mektupları
Ümit Yaşar Oğuzcan'ın mektupları
Sabahattin Ali'nin mektupları
Ve şimdi de 
Cemal Süreya'nın mektupları...
Beni benden aldınız!
Kalemi büyük olan sanatçıların aşkları da büyük hep. Belki de aşklarının büyüklüğüdür onların kalemlerini böylesine güzel kılan, onlara böylesi satırlar yazdıran... İyi ki sevmişler ve
