Fark ettiniz mi, toplumun hangi kesiminden olursak olalım tutunduğumuz dal aynı: "okumak." Şah da padişah da olsa böyle, boğazından kısarak kitap alacak durumdaki biri olsa da böyle. Okumadan yaşayamayız artık.
Küçük bir okuma kulübü kurdum. Yakın çevremden. Her ay bir kitabı okuyup bir kafeye oturup tartışabileceğimiz bir kulüp. Ortak
Şeyhülislam Yahyâ bir beytinde, kalbinde başka bir tutkuya yer verirsen Kâbe'ye put sokmuş gibi olursun, aklını başına al diyor.
| Çünkü orası Allah'ın evi... Allah'ın evi...
Şeyhülislam Yahya bir beytinde, kalbinde başka bir tutkuya yer verirsen Kabe'ye put sokmuş gibi olursun, aklını başına al diyor.
Çünkü orası Allah'ın evi...
Değil değil..:)
Belki de şöyle;
"İnsanın mahiyeti ulviye; fıtratı, camia olduğundan; binler enva-ı hacat ile binbir esma-ı ilahiyyeye her bir ismin çok mertebelerine fıtraten muhtaçtır. Muzaaf ihtiyaç iştiyaktır. Muzaaf iştiyak muhabbettir. Muzaaf muhabbet dahi aşktır. "
Kamus-i Osmanî
Daha da mı karıştı?
Çünkü dünyanın en karışık,
EHL-İ SÜNNET ALİMLERCE
EHLİ BİD'AT OLARAK İLAN EDİLEN
YAZARLAR….
1- Mihr Ali İskender Evrenesoğlu; kendisi Mehdi ve peygamber olduğunu söyleyen bir sahtekardır...
2- Harun Yahya(Adnan Oktar); kendisinin Mehdi olduğunu söyleyen bir sahtekardır, ayrıca dansöz oynatıp, yarı çıplak kadınların üzerinden dinle dalga geçmektedir....
3- Prof.