Artık anlaşılıyordu ki tam bağımsız olmadıkça bu haricî düşmanların hücumlarından memleketi ve milleti korumak imkânı yoktur. Ve yine yüze çıkmıştır ki millet egemenliğe sahip olmadıkça kurtuluş yoktur.
İki hareket şekli vardı: Birisi yapılacak hiçbir şey kalmadığına inanmak, ikincisi yapılacak hiçbir şey yoktur, tek bir şey kalmıştır o da ölmek. Fakat hiç olmazsa vatan duygusuyla, milli duyguyla, insanlık duygu ve şerefiyle ölmek…
Salondan çıktıktan sonra, Hacı Adil'e bu zatın kim olduğunu sordum.
-Mustafa Kemal Bey, dedi.
Sonra biraz şaşıca gözlerini manalaştırarak ilave etti:
-Yamandır!