Sezai Karakoç'un ölmeden 1 ay önce "Mona Roza" şiirini yazdığı kadın Muazzez Akkaya'ya rastlaması..
Mona Roza seni görmemeliyim
Bir bakışın ölmem için yetecek..
Yağmurdan sonra büyürmüş başak,
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış.
Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış.
Yağmurdan sonra büyürmüş başak.
SEZAİ KARAKOÇ
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur.
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar,
Işıksız ruhumu sallar da durur.
Zambaklar en ıssız yerlerde açar.
SEZAİ KARAKOÇ
"Mona Roza'dan ayrıldıktan sonra şiir yazmayı neden bıraktınız?" sorusuna şöyle cevap veriyor Sezai Karakoç : "Hayatının öznesini kaybedince, devrik olur tüm cümlelerin."
Sezai Karakoç – Mona Roza
Türk Edebiyatında İz Bırakmış Şiirlerin Hikayeleri
Mona Roza tek gül anlamına gelmektedir, şiiri okurken kıtaların ilk harflerini birleştirdiğimizde şiirin sahibini yani Muazzez Akkayam ismini görebiliriz. Hikayesi ise şöyledir: Sezai Karakoç mülkiyede okurken, okul arkadaşına aşık olur fakat bir türlü cesaret edip, açılamaz. Karakoç aşkını dillendirmeye cesaret edemediği için ona bir şiir yazar. Muazzez Akkaya’nın bu aşktan ve ona yazılan şiirlerden hiç haberi olmamış. Ara sıra cebinde, kime ait olduğunu bilmediği şiirler bulduğunu, yıllar sonra bu şiirin ona yazıldığını öğrendiğini, Akkaya’nın kızı bir röportajda belirtmiştir.
Açma pencereni perdeleri çek
Mona Roza seni görmemeliyim
Bir bakışın ölmem için yetecek
Anla Mona Roza, ben bir deliyim
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
/Sezai Karakoç/
Hayatımda duyduğum en anlamlı ayrılık cümlesi, Sezai Karakoç'un Mona Roza'ya yazdığı mektubunda geçiyor:
"Beni çıkardığında anlamın bozulmuyorsa, bundan böyle ayrı yazılalım."