Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sezer Gencer

Sezer Gencer
@sezergencr
يكفيني الله
Manisa Akhisar
Akhisar, 18 Ağustos 2002
12 okur puanı
Nisan 2022 tarihinde katıldı
Kafede oturan araba kullanan modern insanın Afrika’da zorlu bir süreç yaşayan avcı-toplayıcılardan daha üstün bir zekaya sahip olduğu yönündeki fikirlerimizden kurtulmamız gerek. Avcı-toplayıcılar bu günün kentli insanından çok daha fazla sayıda farklı iş yapmak zorundaydı ve günümüzde erkeklerin beyinlerinin buz devrindekilere oranla 10 da 1 oranında, kadınların beyinlerinin ise %14 oranında küçüldüğü tahmin ediliyor. Avusturalyalı biliminsanı Tim Flannery evcil hayvanların da atalarına göre daha küçük beyne sahip olduklarını söylemektedir ve şunu eklemektedir sonuç olarak karışık beslenen evcil türlerinin tümünün hayatı o kadar kolaylaştı ki beyinleri için daha az enerji kullanıyorlar. Eğer medeniyetin bizi ne kadar çaresiz ve bir şeylere bağımlı bir sürü haline getirdiğine dair bir şüpheniz varsa sadece etrafınızdaki dünyaya bir bakın bu sert bir düşünce olarak görünebilir fakat modern kibirimizi törpülememiz konusunda güzel bir uyarıdır.
Reklam
İnsanlar inşa ettikleri şehirlerin doğanın ayrılmaz bir parçası olmadığını anlamazlar. Eğer kültürlerini kurtlardan ve kar fırtınalarında korumak yabani otlar tarafından boğulmasını önlemek istiyorlarsa ellerinde süpürge kürek ve tüfeklerini hazır bulundurmalıdırlar. Eğer uyurlarsa eğer bir iki yıl boyunca başka bir şey hakkında düşünürlerse her şey kaybolur. Kurtlar ormandan çıkar deve dikenleri yayılır ve herşey toz ile kar altında kalır. Kaç tane görkemli başkentin toz kar ve ayrık otuna teslim olduğunu düşünün yeter.
“Bu yer yüzünde nefes alabilen hiç kimse benim sevdiğim kadına hakaret edemez.”
Sayfa 170Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bazen dilden dökülen şeylerin büyüsü bozulur. O yüzden sessiz kalmak konuşmamak en güzelidir.
“Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge Ne açar kimse kapım bâd-i sâbadan gayrı “
Reklam
Açık kapıları ararken çoğu zaman Kapalı olanları göz ardı ederiz Oysa bazen kapalı kapılar Çok daha iyi yerlere açılır…
Romalılar 5:8 ayetini hatırlar mısınız? “Tanrı ise bizi sevdiğini şununla kanıtlıyor: Biz daha günahkârken, Mesih bizim için öldü.” Peki ya 1. Yuhanna 3:16 ayetini anımsıyor musunuz? “Sevginin ne olduğunu Mesih’in bizim için canını vermesinden anlıyoruz. Bizim de kardeşlerimiz için canımızı vermemiz gerekir.”
Öğleyin on ikiden üçe kadar bütün ülkenin üzerine karanlık çöktü. Saat üçe doğru İsa yüksek sesle, ‘Elî, Elî, lema şevaktani?’ yani, ‘Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?’ diye bağırdı. Orada duranlardan bazıları bunu işitince, ‘Bu adam İlyas’ı çağırıyor dediler” (Matta 27:45-47). İsa Mesih sabah dokuzda çarmıha gerilmişti. Dokuzdan öğle
Luka 23:35-43 ayetleri arasında şöyle yazar: “Halk orada durmuş, olanları seyrediyordu. Yöneticiler ise İsa’yla alay ederek, ‘Başkalarını kurtardı; eğer Tanrı’nın Mesih’i, Tanrı’nın seçtiği O ise, kendini de kurtarsın’ diyorlardı. Askerler de yaklaşıp İsa’yla eğlendiler. O’na ekşi şarap sunarak, ‘Sen Yahudilerin Kralıysan, kurtar kendini!’ dediler. Başının üzerinde şu yafta vardı: ‘Yahudilerin Kralı budur!’ Çarmıhta asılı duran suçlulardan biri O’na, ‘Sen Mesih değil misin? Haydi, kendini de bizi de kurtar!’ diye küfür etti.
İlk bakışta öyle çok da olağanüstü gözükmeyen birkaç sözcük: “Anne, işte oğlun” ve “İşte annen.” Grekçe metinde ilk ‘anne’ sözü için kullanılan sözcük ‘kadın’ anlamına gelmektedir. Bizim kayıtlarımıza geçtiği üzere İsa çarmıhta ikinci kez konuşuyordu. Yalın, kısa sözlerdi bunlar, ama iki bin yıldır O’nun kimliğini anlamamız açısından bize farklı
Reklam
O’nu ölüme götüren acıları dakika dakika, an be an yaşarken, çivilerle çarmıha çakıldıktan hemen sonra ağzından yedi sözün ilki döküldü: “Baba, onları bağışla. Çünkü ne yaptıklarını bilmiyorlar” (Luka 23:34). Gerçekten de İsa’yı çarmıha götüren süreçte O’na karşılaştığı bütün bu davranışları reva görenler ne yaptıklarının bilincinde değillerdi.
Cehenneme giden yollar çoğu zaman iyi niyet taşları ile döşenmiştir.
Sayfa 23
“Saklar deniz içinde elmasları “ “Geldi son bahar aldı yaprakları” “Onlar dizildi saçtı parlakları “ “Bitti işte dön bak geçmişine “
İsa Mesih Hem Kur’an hem de Kutsal Kitap, İsa Mesih’in İsrail halkına gönderilmesinden söz eder. Kur’an ve Kutsal Kitap O’ndan “Mesih” diye söz eder. Bakire Meryem’den doğup İsrail’de çok sayıda mucize yapmıştır. İsa göğe yükselmiştir ve günlerin sonunda bütün insanları yargılamak üzere tekrar yeryüzüne inecektir. Kendisine Allah’ın elçilerinin arasında en üstün sıfat verilmiştir. Kur’an——————Kutsal Kitap
Kur’anve hadisler, günde beş defa kılınması gereken namazı buyurur ve yapmayanların başına geleceklerden bahseder (Maun 107:4-7). İbn Rasul şunları yazıyor: “Çocukların aklı erdikten sonra ebeveynlerce namaza teşvik edilmeleri ve buluğ çağından sonra kesinlikle namaz kılmaları gerekir ve başka türlü olmazsa, dayakla buna
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.