Hayatımız zihnimizle şekillenir; ne düşünürsek o oluruz. Acı, kötü düşünceyi takip eder tıpkı arabanın tekerleğinin arabayı çeken öküzü takip ettiği gibi.
-Dhammapada, Birinci Söz
Trans birey kimliklerin varlığı, bu geno-gelişimsel silsileye güçlü bir kanıt olmuştur. Anatomik ve fizyolojik açıdan cinsiyet büyük oranda iki durumludur: erkek veya dişi. Cinsiyeti sadece tek bir gen belirler ki bu da erkeklerle dişler arasında gözlemlediğimiz anatomik ve fizyolojik dismorfizme (çift biçimliliğe) sebep olur. Fakat toplumsal
Insanlarla sakin bir şekilde konuşun,onlar da konuşmalarında kibar olacaktır.Sert sözler yaralar ve söyleyene geri döner.Zihniniz kırık bir zil gibi sessizse bütün kavgaları gerinizde bırakıp nirvanaya ulaşmışsiniz demektir.
Uzun zamandır okumayı düşündüğüm Hermann Hesse'nin okuduğum ilk kitabı. Kitap bekletimin aksine (zor bir kitap düşünüyordum), sade dili olan akıcı bir kitap. Bunun yanında karakterlerin birbirleriyle iletişimi, söylemleri,fikir alış verişleri günümüz dünyasında eşine çok nadir rastlanan inceliğiyle insanı içine çekiyor.
Hermann Hesse bu
“İnsanlar Budist uygulamasında arzulardan özgür olmanın amaçlandığını ve bu nedenle hiçbir şey istemememiz gerektiğini düşünürler. Tamamen pasif olacağımızı ya da hiçbir şey yapmayan bir tür zombi olmaya uğraştığımızı zannederler. Bu kökten yanlış anlayıştır çünkü
a) çalışmak, acı çekmek anlamına gelmez ve
b) huzur, hareketsizlik demek değildir. Bir “Huzurlu olmak istiyorum” diye düşündüğümüzde sahilden başka şeyler düşünürüz çünkü aynı anda hem son derece huzurlu hem de çok çalışıyor olabilirsiniz. Bunlar birbirlerine zıt şeyler değildir.”
Genel olarak meditasyon,farkındalık,yoga gibi alıştırmalara bilimsel açıklama getirmeye çalışmış.Daha kısa olsa daha verimli olabilirdi. Bazı yerlerinde çok sıkıldım.meditasyon ve yoga nın yararlarına bilimsel destek arayan insanlar için okuması keyifli olabilir.