Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Her sabah iki melek iner. Biri ; " Yâ Rabbî! İyilik edene harcadığı malın yerine yenisini ver ' der. Diğeri de ; "Yâ Rabbî! Cimrilik edenin malını telef et' diye beddua eder.
Hz. Ali (Radıyallâhu Anh) şöyle demiştir: “Her peygambere yardımcı olmak üzere kendi ümmetinden yedi seçkin insan verilmiş, sizin peygamberinize ise on dört seçkin insan verilmiştir. Ebû Bekir, Ömer, Abdullah ibni Mes’ûd ve Ammâr ibni Yâsir onlardandır.” Tirmizî اللهم صل و سلم على سيدنا محمد و على آل سيدنا محمد
Reklam
... İnsan, bedenen hasta olunca hemen doktorlara koşuyor, tedaviye lüzum görüyor. Ya insan rûhen hasta olduğu halde mânevî bir tabibe müracaat etmesi icab etmez mi? Aceba mânevî marazlar, maddî marazlardan daha ehemmiyetsiz midir? Nihayet dünya hayatını izale edecek bir hastalık, aceba mânevî hayatı ifnâ edecek olan ahlâkî, rûhî bir marazdan daha tehlikeli midir? Elbette değildir. Binâenaleyh insan rûhî, mânevî bir emrâzın birer tabibi olan fuzalâ-yı ümmete, ulemâ-yı İslâmiyeye müracaat etmelidir. Onları numûne-i imtisâl bilmelidir, onların öğütlerini, tavsiyelerini tutmalıdır, insan bu sayede rûhen şifa bulur, rûhen, ahlâken yükselir.
Enes ibni Mâlik radıyallahu anh şöyle dedi: Bir kimse Peygamber Efendimiz’in (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) kulağına bir şey fısıldadığı zaman, o kimse ağzını çekmedikçe Resûl-i Ekrem başını ondan uzaklaştırmazdı. Mübârek elini tutan biri onu bırakmadıkça, Peygamber (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) elini çekmezdi. Yanında oturan kimsenin önüne, ayağı şöyle dursun, dizlerini uzattığı bile görülmedi. Şifâ-i Şerif/Kâdî İyâz r.h اللهم صلِّ وسلم على سيدنا محمد ﷺ
MÜSLÜMANLARIN BABASI Allah’ın Elçisi güzel davranışları ve güzel ahlâkıyla herkesi kucakladığı için bütün Müslümanların babası durumundaydı. Ve herkes, haklarının gözetilmesi bakımından onun yanında eşitti. İbni Ebî Hâle Resûl-i Ekrem Efendimiz’i işte böyle tasvir etmiş ve sözünü şöyle bağlamıştır: “Resûlullah Efendimiz her zaman güleç yüzlü, güzel huylu, halim selimdi. Kötü huylu, katı kalpli değildi. Bağırıp çağırmaz, çirkin söz söylemez, kimseyi ayıplamaz ve aşırı derecede övmezdi. Hoşlanmadığı şeyi görmezden gelirdi. Herkes onun lütuf ve kereminden kendisine bir pay düşeceğinden emindi.” Şifâ-i Şerif/Kâdî İyâz r.h اللهم صل و سلم على سيدنا محمد و على آل سيدنا محمد
İNSANLARLA BÖYLE İLGİLENİRDİ Resûlullah ﷺMüslümanların arasını bulup onları kaynaştırırhoşlanmayacakları şeyleri yapmazdı. Her kabilenin önde gelen şahsiyetine ikramda bulunur, onu kendi kabilesine başkan tayin ederdi. Tutumlarını beğenmediği yöneticilere karşı Müslümanları dikkatli ve uyanık olmaya teşvik eder; kendisi de onlara iyi ve mütebessim görünmekle beraber ihtiyatı elden bırakmazdı. Meclisinde göremediği ashabına ne olduğunu sorup araştırıriyanındakilere ilgilenip onlara iltifat ederdi. Meclisinde bulunan herkesResûl-i Ekrem’in ﷺ en değer verdiği insanın kendisi olduğunu düşünürdü. Şifâ-i Şerif/Kâdî İyâz Rh اللهم صل و سلم على سيدنا محمد و على آل سيدنا محمد
Reklam
RESÛL-İ EKREM'İN HAYÂ DUYGUSU VE HATÂLARA GÖZ YUMMASI Hayâ: kendisine zararı dokunan veya yapılmaması yapılmasından daha hayırlı olan bir şeyi yapmaya kalktığında insanın yüzünde hafif kırmızıya çalan bir hâlin belirmesidir. İğdâ: insanın tabiatı gereği hoşlanmadığı şeyi görmezden, bilmezden gelmesidir. Resûl-i Ekrem ﷺ insanların en hayâlısı idi Açılması ayıp ve çirkin olan yerleri en fazla görmezden gelen kimseydi. ALLAH Teâlâ onun bu hâlini şöyle anlatmıştır: “Ey îmân edenler️ Peygamber’in evlerine, izinsiz ve yemek vakti davetsiz olarak girmeyin; yemek için çağırıldığınızda da dâvet vaktinden önce gidip orada beklemeyin. Yemeğe çağırıldığınız zaman girin; yediğiniizde de birbirinizle sohbete dalmadan hemen dağılın. Bu hareketiniz Peygamberi rahatsız ediyor; ancak o size bunu söylemekten sıkılıyor. ALLAH ise hakkı açıklamaktan çekinmez.”(Ahzâb 33/53.) Şifai şerif/Kâdî İyâz r.h اللهم صل و سلم على سيدنا محمد و على آل سيدنا محمد
Peygamber Efendimiz’inﷺ mübarek teni son derece hassas ve cildi pek nâzik olduğu için, hoşlanmadığı şeylerle karşılaştığı zaman rengi hemen değişir, utandığı belli olurdu. Aşırı derecede hayâ duygusuna sahip, iyi huylu ve yüce ruhlu olduğu için de, kimsenin yüzüne karşı hoşlanmadığı bir şeyi söylemezdi. Şifâ-i Şerif/Kâdî İyâz Rh اللهم صل و سلم على سيدنا محمد و على آل سيدنا محمد
ÜBEY İBNİ HALEF'İN SONU Uhud Savaşı’nın yapıldığı gün, ileri gelen müşriklerden Übey ibni Halef, Resûlullah ﷺi görünce, onu görmezden gelerek: “Muhammed neredeEğer bugün o sağ kalırsa ben kalmayayım.” diye seslenmişti. Aslında o, Bedir Savaşı’nda esir düşen oğlu için fidye verirken Peygamber Efendimiz’e şöyle demişti: “Bir atım var, onu
HUNEYN SAVAŞI’NDA Kİ CESARETİ TÂBİÎN muhaddislerinden Ebû İshâk es-Sebîî’nin, ashâb-ı kirâmdan Berâ bin Azib radıyallahu anhdan duyduğuna göre, bir adam Berâ bin Azib’e:“Huneyn Savaşı’nın yapıldığı gün, Resûlullahﷺi yalnız bırakıp kaçtınız mı?” diye sordu. O da; “Evet; ama o yerinden kımıldamadı.” diye cevap verdi ve sözüne şöyle devam etti: “O gün onu, Hâris amcasının oğlu Ebû Süfyân’m gemini tuttuğu beyaz katırının üzerinde gördüm. Bu sırada Allah’ın Elçisi “Ben Peygamberim, yalan yok.” diye sesleniyordu. Berâ dışındaki bazı râviler, Resûl-i Ekrem’in bunun ardından “Ben Abdülmuttalib’in oğluyum.” dediğini rivâyet eder. (Buhârî) Şifâ-i Şerif Kâdî İyâz r.h اللهم صل و سلم على سيدنا محمد و على آل سيدنا محمد
Reklam
ADAM NASIL KAZANILIR? Ünlü tâbiîn muhaddisi İbni Şihâb ez-Zührî, Resûlullahﷺin Huneyn Savaşı’ndan söz ettikten, ALLAH ’ın Elçisi’nin o gün Safvân ibni Umeyye’ye önce yüz deve verdiğini, sonra bir yüz deve daha, ardından bir yüz deve daha verdiğini anlattıktan sonra Safvân’ın şöyle dediğini söyledi: “Vallahi Resûl-i Ekrem benim en nefret ettiğim insandı. Huneyn Savaşı’nda bana birçok ihsânda bulundu. Bana mal verdikçe gözümde dünyanın en sevimli insanı oldu. (Müslim) Şifâ-i Şerif/Kâdî İyâz r.h اللهم صل و سلم على سيدنا محمد و على آل سيدنا محمد
Şu iki özellik kimde bulunursa kurtuluş demektir: Biri doğruluk ve doğru sözlülük, diğeri de Muhammed Aleyhisselam'ın ashabını sevmektir.
Resulullah konuşurken, onu nasıl susup dinlemek gerekirse, hadisi okurken de aynı şekilde susup dinlemek gerekir.
Evlilik Sığınaktır
Rahman'ın o has kulları "Ey Rabbimiz! Bize göz aydınlığı olacak eşler ve nesiller bağışla ve bizi takva sahiplerine önder eyle!", derler. Furkan suresi, 74. Ayet
Hadis-i Şerif
"Zulüm, kıyamet gününde zalime zifiri karanlık olacaktır." Buhârî, Mezalim, 8
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.