Sigmund Freud'an okuduğum ilk kitaptı, açıkçası ben daha zor bir okuma süreci olur diye düşünüyordum ama akışına gayet akıcıydı, bazı kısımları zihnimde yerleştirirken zorlandım ama genel itibariyle okuması ve anlaması kolay bir kitaptı. Cok değişik bakış açısıyla ele alınmış bilgiler var, merak edenlere öneririm.
Yaşadığı şehirden başka bir şehre tütüncü çırağı olarak giden Franz'ın hikayesini okudum bu kitapla.
Franz küçük bir kasabadan geldiği Viyana'da bir çok yeniliklerle tanışıyor.
Dükkana gelen profesör Sigmund Freud ile yakınlaşmasından yola çıkarak 1937 'lerde Hitler yönetimine karşı Yahudilere , oradan da ırkçılığa dair birçok konuya bakış açısı getirmiş oldum.
Konuyu merak edenlere şimdiden keyifli okumalar dilerim.
..
+Fakat o zenginlerin kafalarına onarmaktan çok daha fazlasını yapabilir.
_Ne mesela?
+İnsana yakışır adam akıllı bir hayatın nasıl olması gerektiğini, insanlara öğretebileceği söyleniyor.
Elveda herkese değil sadece ücretini kendisine takdim edebilenlere.
..
Bir halkın özgür olabilmesi için öncelikle yüreğinin Özgür olması gerekir.
..
Sahi kaç veda kaldırabilir insan, diye düşündü. Tahmin ettiğimden çok daha fazlasını belki..
..
Belki de insan ardında bizzat bir işaret bırakır, demişti profesör; karanlığın içinde minik bir ışık, insan daha fazlasını bekleyemezmiş.
Ama insan daha azını da beklememeli, diye düşündü Franz.
..
Ziraat aptallık, cesaretin kaynağına çok uzak olmasa gerek.
Veronika Ölemek İstiyor
Kitabın başında Veronika ölmek istiyor oluşunun nedenini gayet net açıklıyor ve benim açımdan da gayet makul bir intihar etme gerekçesi var. Hayatım monotonluğu. Veronika sıradan biri ve kendisi de yaptığı,yapacağı hiçbir şeyin bir anlamı olmadığını biliyor.
Paulo coelho'nun okuduğum ikinci eseri kesinlikle okunmaya değer bir kitap. Kulağa ürkütücü gelen başlı bu kitap birçok kişiyi uzaklaştırabilir ancak kitabı açıp ona bir şans verdiginiz zaman zihinsel sağlık ve yaşam üzerine yeni bir bakış açısı ortaya çıkarabilir. Veronika Ölmek İstiyor , 20'li yaşlarda güzel bir kız olan Veronika'nın hayatının tekrarlayan sıkıcı rutini içinde intihar etmeye karar vermesi ve sonunda onu bir akıl hastanesine kapatmasının hikayesi etrafında dönen gerçekçi bir kurgu kitaptır . Paulo Coelho , bugün insan türünün çogunluğunun yaşadığı en yaygın Psikoloji konuya değiniyor, monoton yaşamın neden olduğu depresyon.
'' Dr. Sigmund Freud' dan bahsediyorum, mutlaka adını işitmişsinizdir-Çocuklarla anne babaları arasındaki sağlıksız ilişkiler üstüne bir şeyler yazdı diye ,günümüzde insanlar her şeyin suçunu kendilerinde arıyor. Sizce Hintliler katil olan bir evladın anne baba kurbanı olduğuna mı inanıyorlar ? söyleyin bakalım. ''
Psikolojiyi seviyorsanız doğru seçim diye adlandırabileceğim çok iyi bir psikoloji kitabı. Sigmund Freud kendisini insan psikolojisine adamış çok değerli bir bilim insanı. Ayrıca Freud’u Stefan Zweig kaleminden okumak ayrı bir tat, ayrı bir lezzet. Ben kendi izlenimlerime dayanarak şunu söyleyebilirim ki, okurken çok keyif aldım. Yer yer bildiğim birçok şeyin üstünden geçtiğim gibi yer yer de daha çok aydınlandığımı hissettim. Var olan bilgime bilgi katan bir deneyimdi.
140 syf.
1/10 puan verdi
Böyle kötü bir çeviri olamaz! 140 sayfalık kitabı okuyabilmek işkenceye dönüştü. Anladık çevirmen işini iyi yapamamış, Türkçe cümle kuruluşuna hakim değil. Bu kitabın editörü ne işe yarıyor?
Kitap yayına çıkmadan evvel hiç mi okuma gereği duymadınız? Türkçesi dururken modası geçmiş Arapça kökenli kelimeler kullanınca iyi çeviri yapmış olmuyorsunuz. Sadece kelimeleri çevirip, cümle kurmadan öylece bırakmak Google translate sayesinde bizim de yapabildiğimiz bir şey zaten. Yeterince içimi döktükten sonra kitabı Olimpos Yayınevi’nden okuyacaklara şimdiden sabır diliyorum.
Kâşif
Tüm tartışmalar bir yana, böylesi fikirleri hem kendisine hem de topluma rağmen cesaretle ortaya atabilmesi bile her anlamda takdire şayan. Kitabın alt başlığında da olduğu gibi Freud, bir bilim insanından öte bir kaşif.
Bu keşfe çıkarken elinde tuttuğu parça parça harita da bizatihi ‘kendisi’, kendi ruhu. Her ne kadar keşfettiği meçhul kıtanın varlığı şüpheli olsa da, orada olduğuna inananlar sayısı hala epey yüksek.
83 yıla sığmış bu bilimsel peri masalını detaylıca anlamak ve bir düşünce insanını daha iyi tanımak için bir zamanlar Açık Radyo’da yayınlanan Didik Didik Freud podcastleri de dinlenebilir.
