Ali

Ali
@sigurros
Acı çekmek özgürlükse özgürüz ikimiz de
6 Ağustos
144 okur puanı
Ağustos 2019 tarihinde katıldı
İnsanların çoğu, itirafın yerine iddiayı, âcziyetin yerine öfkeyi, çaresizliğin yerine avuntuyu koyarak öldürüyorlar vakitlerini.
Reklam
Gerçek acı, insanı yapay sevinçten daha çok canlandırır.
İnsan, ne ise o olduğunu inkâr eden yaratıktır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Tıbben ölmemiş olabiliriz fakat mesela sosyo-politik bakımdan ölüyüz işte. Bir tür zombiyiz yani.
Reklam
Kayıtsızlık, bir yok etme çabasıdır.
Bir erkeğin hayatında, yenilgiyi kabul eder gibi yaparak zafere ulaştığı anlar vardır.
Kendi acılarımız bizi başkalarının yalanlarından daha çok yanıltabilir.
Devlet (insanlık) birisini öldürmeyi yasaklamaktaydı ama milyonların yarı yarıya öldürülmesini yasaklamıyordu. Birisini öldürmek, mesela bir insanın yaşam süresinden 50 yıl çalmak suç ama insanlığın yaşam süresinden 50 yıl çalmak suç değil. Komik, değil mi?
Sonra kendi kendime sordum: Neden güzel? Dans neden güzel? Cevap: Çünkü bu özgür olmayan bir hareket, çünkü dansın en derin anlamı mutlak ve estetik boyun eğişte, ideal özgürlüksüzlükte yatar. Eğer atalarımızın yaşamlarının en heyecanlı anlarında (dini ayinler, askeri geçitler) kendilerini dansa verdikleri doğruysa bu tek bir anlama gelir: Özgürlüksüzlük içgüdüsü çok eski zamanlardan beri organik olarak insana içkindir ve bizler şimdiki yaşantımızda bu defa bilinçli olarak...
Reklam
Sahip olduğum altı yüz kırk balıktan sonra öğrendiğim tek şey, insanın sevdiği her şeyin bir gün öleceği oldu. O özel kişiyle karşılaştığın anda, onun bir gün ölüp toprağın altına gireceğine emin olabilirsin.
Kalıp da acı çekmeye değecek kadar güzel bir dünya değil bu, diyorum. Buna dünya bile diyemeyiz hatta.
Hiç kimse sorunlarının çözülmesini istemiyor. Dramların. Önemsiz meselelerin. Hikâyelerin çözümlenmesini, pisliklerin temizlenmesini istemiyorlar. Çünkü geriye ne kalacağını biliyorlar. Büyük ve korkunç bilinmeyen.
436 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.