Türk edebiyatı tarihinde sivri dilinin bedelini ağır biçimde ödeyen şairlerin en meşhuru da Nef’i’ dir. Övgü ve yergilerinde sınır tanımayan Nef’i; yaşadığı devirde şahit olduğu yolsuzluk, rüşvet ve ahlaksızlığa göz yuman liyakatsiz yöneticilerin idare ettiği devlet çarkının iyice bozulması karşısında; “Siham-ı Kaza” (kaza oku) dediği hiciv oklarını saplamıştır. Nef’i yazdıklarıyla o kadar çok düşman edinmiştir ki IV. Murat’ın emriyle odunlukta boğdurularak hayatını kaybetmiştir. Cesedi bir çuval içinde, Sarayburnu’ndan denize atılıp balıklara yem edildiği için bir kabri bile yoktur.
Sayfa 67 - LiteratürKitabı okudu
EŞREF'E DAİR
Nef'i alıp götürdü (Sihâm-ı Kaza)sını, Çaldı,çağırdı,gitti (havâi)havasını... (Eşref) Kemâle eyledi isâl doğrusu, Şi'rin fusûl-ü hezlini, kısm-ı hecâsını. - Sâdık VİCDÂNÎ-
Sayfa 245 - KIT'AKitabı okudu
Reklam
Ey dil hele âlemde bir âdem yoğ imiş Vâr ise de ehl-i dile mahrem yoğ imiş Gam çekme hakîkatde eğer ârif isen Farz eyle ki el'ân yine âlem yoğ imiş Ey gönül! Hele şu dünyada adam gibi bir adam yokmuş. Var ise de gönülden anlayan bir sırdaş bulunmuyormuş. Eğer bilge isen, şu dünya için asla gam çekme ve tut ki dünya diye bir şey de zaten yok imiş.
Gökten nazire indi Sihâm-ı Kaza'sına Nef'î diliyle uğradı Hakk'ın belâsına
Sayfa 285 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Haktan nazîre geldi siham-ı kazasına, Nefi’ diliyle uğradı Hakkın belasına..
Ey televizyondaki adam, ey Youtube vaizi.Bak bu kadın sizden gelen sihâm-ı kaza yüzünden, ruhu kevgir gibi olmuş ağlıyor.İnsanı yüceltmiyorsanız bari alçaltmayın.Ya hayır söyleyin ya da susun.
Sayfa 140Kitabı okudu
Reklam
I- Sihâm-ı Kaza* Hakikati bulan, başkaları farklı düşünüyorlar diye, onu haykırmaktan çekiniyorsa, hem budala, hem de alçaktır. Bir adamın "benden başka herkes aldanıyor" demesi güç şüphesiz; ama sahiden herkes aldanıyorsa o ne yapsın? DANIEL DE FOE*
Bu Ülke
Bu Ülke
Sihâm-ı Kazâ
Hakikati bulan, başkaları farklı düşünüyorlar diye, onu haykırmaktan çekiniyorsa, hem budala, hem de alçaktır. Bir adamın “benden başka herkes aldanıyor” demesi güç şüphesiz; ama sahiden herkes aldanıyorsa o ne yapsın? Daniel de Foe
·
Not rated
Nef'î övgü ve yergi alanında önde gelen şairlerimizden biridir. Erzurum'un sert ve çetin ikliminde dünyaya gelen Nef-i'nin üslubunda, yaşadığı yerin etkisi olduğunu düşünüyorum. Şahsen Nef'î denince zihnimde hiciv(yergi) canlanır. Herhangi bir ön araştırma yapmadan Siham-ı kaza eserini aldım ve okumaya başladım. Okuduktan hemen sonra eserin bir yergi değil aslında sövgü olduğuna kanaat getirdim. Bu eseri merak edip okumak isteyen değerli okurların eserin içeriğinin zehir zemberek küfürlerle dolu olduğu bilmelerini isterim. Azaları(kalp ve kulak) küfre âşina olmayanların okumadıklarında kaybedecekleri bir şeyleri olmadıklarını, Eski Türkçede o dönem de kullanılan Kavramları(kelimeleri) öğrenmek isteyenlerin ise istifade edeceği ve bu açıdan baktığımda iyi ki okudum dedirten bir eser olarak gördüm. Bazı şiirler(sözler) vardır, onların dillendirilmesi pek hoş olmaz. O sözlerin(şiirler) yazıda(kağıtta) kalması daha iyidir. İşte Siham-ı kaza da bu eserlerden biridir. Nef-î'nin şerrinden(yergisinden) Allah'a sığınırım.
Siham-ı Kaza’dan Seçki
Siham-ı Kaza’dan SeçkiNef'i · 160. Kilometre Yayınevi · 202118 okunma
Kısa süre sonra Dolmabahçe Sarayı’nın yanından geçtiler. “Buradaki balıkların hikâyesini bilir misin? diye sordu Mensur. Sultan Dördüncü Murad, fırtınalı bir gecede, bulunduk­ları yerden pek de uzak olmayan bir yerde oturmuş. Elinde, Nefî’nin hiciv şiirlerini topladığı Sihâm-ı Kaza adlı divan varmış. Daha okumaya başlar başlamaz, saray bahçesindeki ağaçlardan birine yıldırım düşmüş. Tedirgin olan sultan, kita­bı denize atmakla kalmamış, aynı gece, Nefî’nin, kadim düşmanlarınca cezalandınlmasına izin veren bir de mektup im­zalamış. Birkaç gün sonra, şairin cesedini çıkarmışlar sular­dan, kementle boğulmuş halde. “Cehaletin eline kudret geçmeyegörsün, bak işte o zaman korkacaksın. "dedi Mensur. “Dünya muktedir cahillerden ve cahil muktedirlerden neler çekti.. Ardından başını sallaya­rak, “Boğaz’ın bu kısmında balıklar bu yüzden siyahtır işte" diye ekledi. “Mürekkep yuttukları için. Şiirlerden kelimeler, şairlerden et kopardılar."
Sayfa 109Kitabı okudu
144 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.