Bir taraftan okunacak çok şey vardı, diğer taraftan tazecik havayla ciğerlere çekilecek sonsuz sıhhat.
Sayfa 21
"Allah'ım, gücümün zayıflığından, çaresizliğimden ve insanların yanında değersizliğimizden sana şikayet ederim. Ey merhamet edenlerin en merhametlisi, sen zayıfların Rabbisin. Sen benim Rabbimsin. Beni kime bırakıyorsun? Bana surat asacak yabancıya mı, yoksa işime sahip olan düşmanıma mı? Eğer bana gazap etmedinse gerisi boştur. Ancak senden sıhhat ve afiyet isterim. Gazabının inmesinden yahut öfkene maruz kalmaktan karanlığı aydınlatan ve dünya ve ahiret işlerini düzelten nuruna sığınırım. Güç ve kuvvet ancak seninledir. "
Reklam
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi  Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi Muhibbi (Kanun! Sultan Süleyman) İnsanlık âlemine sultan olmak kadar değerli  bir nesne daha yoktur. Ama o da dünyada bir  nefes-çik sıhhate değmez
"Hayır. İyi değilim. Benim gibi insanların iyi olması beklenemez. Yaşadığım hayat, bende ne sağlık ne sıhhat bıraktı."
Halbuki ne oldu sonra? Hepsi birer ikişer sapır sapır dökülmediler mi? Dünya durdukça durur sandıkları o saltanat da, şatafat da, sıhhat da, her ne var ise, kafesten uçan bir kuş misali, ellerinden uçup gitmedi mi?
Senin için hastalık bir sıhhattir.Bir kısım emsalindeki sıhhat,bir hastalıktır
Reklam
"İyi değilim, benim gibi insanların iyi olması beklenemez. Yaşadığım hayat, bende ne sağlık ne sıhhat bıraktı."
Sayfa 110 - SisKitabı okudu
Bizden uzaklaşmadıkça bize görünmeyen sıhhat, itiyadın verdiği hissizlikle, sağlamların şuurundan kaçıp nasıl ve nereye  saklanıyor?
Sayfa 104 - Ötüken Yayınları 33. BasımKitabı okudu
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.