Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
288 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
95 yılıydı sanırım. O güne kadar ailemden hep dinlemiş, bölük pörçük okumuştum denizlerin hikayesini hüzünle. 3-4 saatlik bir uçak yolculuğu için babam vermişti kitabı oku bunu diye. Yolda uyumazsam göz atarım diye düşünmüştüm. Yerime oturup ilk Sayfayı açtığımda anladım yanıldığımı. Su gibi akıyordu ve duramıyordum. Hikaye-gerçek zaten acıyken Erdal Öz'ün yalın, akıcı dili bir anda 3 Fidan'ın yanına alıyor sizi. Duru bir anlatım var kitapta ama şiirsellik ilk sayfadan son sayfaya kadar sürüyor ve acıtıyor içinizi. Uçak indiğinde ben kitabı bitirmiş ağlıyordum. Hem hikayeyi baştan sona öğrendiğim ve daha da yandığım ölümlerine hem de Erdal Öz ile tanıştığım ilk kitaptır ve çok özeldir. Dönemi öğrenmek veya anlamaya başlamak için mutlaka okunması gereken bir kitap. Ve Erdal Öz'le tanışmak için...
Gülünün Solduğu Akşam
Gülünün Solduğu AkşamErdal Öz · Can Yayınları · 20216,6bin okunma
136 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Bugünlerde bir kez daha okuduğum ve bir kez daha sözcükleri karşısında büyülendiğim Murathan Mungan'ın " Lal Masallar" kitabı 3 hikayeden oluşur: azer ile yadigar, muradhan ile selvihan ya da bir billur köşk masalı ve ulak ile sadrazam. Bu masalların ortak paydası kahramanlardan birinin dilsiz olmasıdır.Bu masallarda şiirsellik oldukça yoğundur. Murathan Mungan'ın en güzel kitaplarından biridir. Kesinlikle okunmalı...
Lal Masallar
Lal MasallarMurathan Mungan · Metis Yayınları · 20161,378 okunma
Reklam
224 syf.
7/10 puan verdi
Kitapta akıcı ve yalın bir anlatım var. Konuşma havası içinde yazılmış. Deneme tarzı şeklinde yazılmış. Esere şiirsellik hakimdir. Sevgilisine feslegenim demiş ve onun kokusunu feslegen kokusuna benzetmiştir. Sevgilisi gittikten sonra kendiyle dertleşiyor. Duygularını kaleme kağıda sarılıp anlatmaya çalışıyor. Okur bu eseri okuyunca kendinden parça bulabilir. Adeta yazar ve okur dertleşmiştir. Sevgilisi gittikten sonra ilahi aşka yönelmeye başlamıştır. Beşeri aşktan ilahi aşka geçiş söz konusu olmuştur. Zaten beşeri aşk olmadan ilahi aşka ulaşmak zordur. Ama bu beşeri aşk karşındaki kişiden karşılığı beklenmeden duyulan saf sevgi olma şartıyla. Deneme sevenlerin sevip okuyabileceği bir eser tavsiye ederim.
Eyvallah 1
Eyvallah 1Hikmet Anıl Öztekin · Hayy Kitap · 201711,1bin okunma
364 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Hababam Sınıfı, Rıfat Ilgaz'ın Dolmuş dergisinde yazmaya başladığı öykülerden bir bölümünü birleştirerek 1957 yılında kitaplaştırdığı eseridir. Eserde Hababam Sınıfının kopya serüvenlerini, hocalara kurdukları komplolar anlatılıyor. Eser mizah türünün örneğidir. Güldürücü unsurlar eserde çok bulunmaktadır. Örneğin İnek Şabanla uğraşılması, sınıfın komploloru hocalara vs... Eserde Hababam Sınıfinın her zaman söylediği bir şarkı vardır. Türküler söyledikleri kısımlar vardır. Bu parçalar esere şiirsellik katmıştır. Türk eğitim sistemi ile ilgili bilgi vermektedir. Türk eğitim sistemi ezbercidir. Ezberlemediğin taktirde sınıfta kalma riski olduğu için öğrenciler kopya çekmiştir. Sınıfın öğrencilerinin hocalara davranışından, hocaların öğrencilere davranışından, öğrencilerin arkadaşlarına davranışlarından bahsedilir. Eserin yalın bir anlatımı vardır. Hababam Sınıfı sonradan sinemaya uyarlanmıştır. Eserde bulunan kahramanların bazıları filmde bulunmamaktadır. Örneğin; Çolak Hamdi, Yavşak Şadi, Sansar Behçet, Çıyan, Küp Arif (Paytak Arif) vs kişilerdir. Okurken bazı yerler gözümün önünden film şeridi gibi geçti. Eseri okurken gülümsediğim kısımlar oldu. Filmin izlenmesi kitabında okunması gereken eserlerden biri.
Hababam Sınıfı
Hababam SınıfıRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 20193,056 okunma
108 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Reverant'ı fena halde hatırlatan bir kitaptı. Bir tilki peşinde koşan bir adamın gördüğü sanrıları ve doğadaki mücadelesini okuyoruz. O küçük paragraflarla ya da bazen tek cümleyle ilerleyen bölümlerle bir anlamda şiirsellik katılmaya çalışılmış. Başka kitaplarda da böylesi teknikler görmüştüm.
Mavi Tilki
Mavi TilkiSjon · Doğan Kitap Yayınları · 201163 okunma
Paul Auster
İç Dünyamdan Notlar Paul Auster Siz hiç okuduğunuz bir kitabın ardından yas tuttunuz mu... Ben tuttum... Hem de birçok kere... Sevdiğiniz, hiç bitmesini istemediğiniz kitabın en arka sayfasında ki “SON” yazısını gördüğünüzde, bir ayrılık duygusuna kapıldığınız oldu mu?... Paul Auster’in “İç Dünyamdan Notlar” adlı kitabının arka sayfasına
Reklam
Kays El Ecer
yazmaya başladığım hikayemin giriş kısmı sanırım biraz şiirsellik bıraktım üzerinde uzun süre şiirle uğraşmak işte bu umarım yeni yazacağım hikayelerde de güzel bir etki bırakır Teşekkürler _____________ denizin esintisi adamın yüzüne vuruyordu bunu hissedebiliyordum mavi bir çukur oluşmuştu gamzelerinde gözlüğünü çıkardı buğusunu sildi
476 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İstanbul'u karış karış gezen düş gezgini Galip'in kend benliğini, kendi özgün sesini aradığı ve en sonunda bulmayı başardığı romandır bu. Celal Salik'i örnek alıp onu arayan Galip en sonunda kendisini bulur. Aradığı kendisidir. Roman postmodernizmin bizdeki ilk yetkin örneklerinden biridir. Değişik anlatı tarzları bir arada kullanılmıştır. Romanın geneline kısmen bir şiirsellik hakimdir. Uzun ve enfes cümlelerin içinde kaybolur insan.
Kara Kitap
Kara KitapOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20229,1bin okunma
265 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Lisedeyken bir arkadaşımdan bunu ve bu kitabın ikinci cildi olan Anahtar'ı ödünç alarak okumuştum. Alparslan'ın çocukluğundan başlayarak Osmanlı tarihine kadar uzanan tarihi ve epik bir roman serisinin ilk kitabıdır Kilit. Destansı ve yumuşak anlatımıyla alır, sarıp sarmalar sizi. Selçuklu'ların obadaki hayatını, tarihi kişiliklerin düşüncelerini, isteklerini, kaygılarını anlatır size. Tarihi roman benim en sevdiğim iki tür romandan biridir. Bu tarz şiirsellik ve öğreticilik arasında gidip gelen bir anlatımla yazılan bir kitap da olunca tadından yenmiyor.
Kilit
KilitM. Necati Sepetçioğlu · İrfan Yayınevi · 20051,320 okunma
160 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Hamlet'in yanında daha sönük kaldığını söyleyebilirim öncelikle . Gerek anlatımdaki şiirsellik gerek konu olarak Hamlet çok daha iyiydi. Tabiki kitaba kötü diyemem yani anlatımdaki şiirsellik, konusu, karakterler ve tiyatro havası olarak çok güzeldi özellikle Hamlet'ten önce okumuş olsam çok az negatif yorum yapardım ama Hamlet'i okuduktan sonra böyle bir giriş yaptım. Okuduğum kitapta bir çok sahne kısaltılmıştı (ve malesef kitabın son açıklamaların da gördüm kısaltmalar yapıldığını) bu yüzden detaylarda biraz açık vardı ve hissediliyordu tavsiyem okuyacaksınız tam metinlisini bulabilirseniz kesinlikle o şekilde okuyun çünkü eksiklikler çok belliydi.
Othello
OthelloWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202020,4bin okunma
Reklam
484 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Uzun zamandır okumak istediğim için beklentilerim yüksekti ve kitabın bu beklentileri büyük ölçüde karşıladığını düşünüyorum. Fakat dilinin basitliği bende olumsuz bir etki yarattı. Bu kadar akıcı bir kitap, böylesine güzel bir aşk hikayesi biraz olsun edebi bir dil, biraz şiirsellik gerektirmeli bence. Bu konudaki eleştirileri de okuyup hak verdim açıkçası. Kitabın en sevdiğim yönü, tarihte yaşanan birçok olayın kurgulanmış hikaye ve karakterlerle birleştirilmiş olmasıydı. Struma faciasını, bir aşk hikayesiyle daha çarpıcı bir hale getirmiş Livaneli. Her zamanki gibi Livaneli kitapta onlarca konuya değinmiş. Aslında hepsi çok önemli olan bu konulara az da olsa değinerek farkındalık yaratabilmiş. Kitap herkes gibi beni de araştırmaya sevk etti. Defalarca Google'da bir şeyler ararken buldum kendimi. Okuyucuya bir şeyler katabilen, tarihten birçok kesit sunan hüzünlü bir eser olmuş. Tavsiye ederim
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,5bin okunma
Jim Kitses
"Sinemaya gitmemizin nedenlerinden biri de hayatımı­za şiirsellik, eğlence ve aşkınlık katmak istememizdir."
Yaşamın şu katı gerçekleri dediğimiz şeylerle sürekli olarak karşı karşıya olmak zihnimizi kemikleştiriyor. Yumuşaklık kalmıyor, şiirsellik gidiyor. Orada yeşil otların bitmesine olanak veremeyen bir kum çölüyle karşılaşıyoruz. Basho’nun çağında yaşam daha böylesine şiirsellikten yoksun, böylesine tıkıştırılıp sıkıştırılmış değildi. Bambu kamışlarından yapılmış bir kulübe, bir kamış sopa, pamukludan yapılmış çuval gibi bir çul şair için çevresinde dolanmak, gönlünün çektiği, hoşuna giden köyde kalmak, her türlü yaşantıyı tatmak için yeterliydi. Bu yaşantıların çoğunluğu da ilkel bir yolculukta karşılaşılacak güçlüklerin getireceği yaşantılardı. Yolculuk çok kolay, çok rahat olunca yolculuğun ruhsal anlamı yok oldu. Belki buna duygusallık diyebilirsiniz ama yolculuğun uyandırdığı bir tür yalnızlık duygusu vardır, insanı yaşamın anlamı konusunda düşüncelere götürür. Aslına bakacak olursanız yaşam da bir bilinmezden ötekine bir yolculuk değil mi? Payımıza düşen altmış yetmiş ya da seksen yıllık ömrümüzde, eğer elimizden gelirse gizlerin örtülerini kaldırmaya çalışıyoruz. Bu kısa ömrü üzüntüsüz sıkıntısız da olsa kapalı gözle geçirmek bizi bu sonsuzluk duyarlığının yalnızlığından yoksun bırakır.
1.130 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.