aynı evde uzun yaşamanın sıkıcı sorusu
duvarın nefesi musluğun akış sesi
haftanın günlerinden biri hep salı
ekmek uçmuş mutfaktan
halıda salgın bir güneş tepesi
dışarıda
yaprak farkıyla ayrılırken ağaçlar
.
.
aslında önce evleri sevmeye giderdi sesin
caddeleri sokak gibi sevmeye giderdi sesin
giderdin! ödü kopardı bütün eşyaların
sonra kuyu kuyu dolaştığım mahcup sular söyledi
yüzünüze güller
üzgün evler bozuk rüyalar
aslında bana herkesin uzağı var dendi
Ve böylece ertesi güne başlarız tekrar.
Geçmişin aynı yerleşik kurallarıyla
Büyük, şiddetli neşelerden kaçabilseydik
Büyük acılardan da kaçabilirdik.
Yolunu kapatan taşın etrafından
Zıplayıp geçen kurbağa gibi.
Guy-Charles Cros