Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hepimiz, içimizi acıtan şeylerle birlikte yaşamanın yolunu arıyoruz.
Sayfa 302Kitabı okudu
Dedim ki, "Kocasına bağlı bir kadın olman gönlünde günah yok demek değildir, sonra yaşayışının sıkıntı içinde geçmesi Tanrının seni günahlarından temizlediğini göstermez." O da dedi ki, "Ben günahımı biliyorum. Cezalandırılmam gerektiğini de biliyorum. Bundan kaçmaya çalışmıyorum." Ben de dedim ki, "Tanrı'nın yerine yargı vermen, günahtan, bağışlanmadan sözetmen gururundan ileri geliyor. Biz ölümlülerin alınyazısı acı çekmek ve Tanrı'yı övmek için sesimizi yükseltmektir; günahlarımızı yargılayan, bizlere acılar, sıkıntılar yollayarak bağışlayan amin."
Reklam
Ara sıra duyduğu bir şeydi bu: Hareketli, sürekli hareketli ve yok edici, gürültülü gevezeliklerle dopdolu bu dünyanın karşısında duyduğu aşırı bir bıkkınlık, donuk bir sıkıntı, derin bir yorgunluk.
Sayfa 58 - İthaki Yayınları.Kitabı okudu
Her an mutlu olmak diye bir şey yok. Mutluluk kadar sıkıntı da var hayatta. Huzur kadar huzursuzluk da var. Hepsini hissedeceğiz. Gece olduğu için gündüz de var. Siyah var ki beyaz da görünüyor. Hayatın dengesini gör.
Sayfa 105Kitabı okudu
Elini adamın saçlarına götürüyor kadın. Adamın, kendisinin, bütün erkeklerin, kadınların, saçlarını okşuyor. Bütün şehirlerin, okyanusların, gemilerin saçlarını okşuyor. Ten rengi çorabın yırtık çemberinden tenine koyu bir sıcaklık yayılıyor. “Sıkıntı yok.”
Bazı yetersiz türlerin çeşitli nedenlerle ortadan kalktığını kabul etmek yerine, Tanrı’nın, insanlara bir ders vermek istediğinde, sadece her şeyi yeniden yaratmak için, kendi elinden çıkan bütün canlıları yok ettiğini kabul etmek, daha az sıkıntı verici olarak görüldü.
Reklam
Es-Samed
HERKES O’NA MUHTAÇ, O HİÇ KİMSEYE: SAMED Sözlükte “bir şeye yönelmek” anlamındaki samd (sumûd) kökünden türeyen samed “ihtiyaçların giderilmesi için kendisine başvurulan kimse” demektir. Allah’a nispet edildiğinde “ihtiyaçlarını gidermesi için herkesin başvurduğu, yaratılmışlara özgü acz ve ihtiyaçtan münezzeh ebedî ve bâkî yüce varlık” manasına gelir. Samed; yekpare, parçalara ayrılmayan ve içinde boşluklar ya da karışıklıklar bulunmayan, varlığını sürdürmek için kendi dışında bir şeye ihtiyaç duymayan demektir. Arzu ve ihtiyaçları sebebiyle her varlığın kendisine yöneldiği ancak kendisi varlığını devam ettirmek için dışarıdan hava, su, gıda gibi bir desteğe ihtiyacı olmayan Yüce Allah’ın kendisi için seçtiği isimlerdendir. yemeyen ve içmeyen, bütün varlıklar yok olduktan sonra da varlığı devam eden, istekler için kendisine yönelip başvurulan, felaket ve sıkıntı zamanlarında yardım talep edilendir. Samed ismi İhlas suresinde Allah’ın birliği ilkesinin anlatılması sırasında O’nun yaratılmışlık özelliklerinden berî, herkesin sığınacağı yegâne varlık olduğu ifade edilirken geçmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı
İnsanı kadın doğurur, günleri sayılı ve sıkıntı doludur. Çiçek gibi açar ve solar, gölge gibi gelip geçer. Oysa bir ağaç için umut vardır, kesilse yeniden sürgün verir. İnsan ise ölüp yok olur. Suyu akıp giden göl nasıl çöle dönerse, insan da öyle, yatar, bir daha kalkmaz. Gökler yok oluncaya dek uyanmaz ve uykusundan uyandırılamaz. (Mudbound)
Kapıdan çıkıp gidince hemen unutuluyorum. Bir de benimle uğraşacak vakitleri yok. Çünkü uğraşmaya değmiyorum. Ben de darıldım onlara işte. Yolda, onlardan birini görünce, sıkılarak gülümsüyorum. İçimden geçenleri saklamak istiyorum. Onların içinden ne geçtiğini anlayamıyorum; yüzlerinden belli olmaz ki duyguları. Bu nedenle, yüzlerini görmek içime sıkıntı veriyor. Sıkıntıma onlar sebep oldu sanki. Hepsi de sanki hiçbir şey olmamış gibi rahatça yürüyor yolda. Karşıdan karşıya emin adımlarla geçiyorlar. Günlük yaşayışlarını sürdürüyorlar. Galiba yalnız ben yoruldum. Ve bu yorgunluğumu yaşamak zorundayım.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.