Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
BM, Haçlı şuurunun egemen olduğu bir kurum ve yapılanmadır. BM, mazlumları ve İslam dünyasını işgal ve sömürü ile görevli olan büyük bir oluşumun "silahsız kuvvetler komutanlığı" olarak görev yapar.
Mahkeme … Kolektif beyin diye bir şey var mıdır?
"Yüzyıllar boyunca ortaya çıkan bazı adamlar, yepyeni yollara doğru ilk adımları atmışlar, bunu yaparken de kendi vizyonlarından başka bir silaha sahip olmamışlardır. Amaçlar farklıdır ama hepsinin bir ortak noktası vardır. Atılan adım ilk adımdır, yol yeni bir yoldur, vizyon kimseden ödünç alınmış değildir ve bu kişilere tepki olarak da her
Sayfa 966 - Kitabın mahkeme bölümü ve kitabın vermek istediğinin en belirgin şekilde verildiği kısım ,kendime not..Kitabı okudu
Reklam
Kemal Tahir: "Kurtuluş Savaşı deyimi de tam oturmuş değildir... Bir kere ele geçeceksin ki kurtulasın! Türkiye, hiçbir zaman Batılı düşmanların eline geçmiş değildir... Ordu dağılmamış, düşman vatanın bütün parçalarına bilfiil girmemiş Ankara'da bir Meclis, bir hükümet var. M.Kemal Paşa, ordusunun başında savaşıp dururken, kurtuluş
Sayfa 458 - Bilgi Yayınevi, 12.Basım, Ekim 2020Kitabı okudu
Hiç bir mitoloji "yalan" söylemez. Çünkü her mitoloji, Toplumda yalanın keşfedilmediği çağlar üzerine kurulmuştur. Grek Toplumu'nda Hezyod Allahlar sistemi ile Homer Allahlar destanı, Herodot'un epey açıkladığı gibi, sonradan, bile bile uydurulmuş ve adları takılmış efesaneler olsalar bile, sonraki Uygar toplumun sömürü ve eziyet uğrunda insanları silahsız bırakma aracı olarak icat edilen ve kullanılan asıl bildiğimiz "Yalan"dan apayrı, bambaşka bir iştir. Sam oğullarının bin yıllık çöl-vaha, göç-akin, savaş-bariş serüvenlerini çizen "Kutsal Tarih" adlı mitoloji de öyledir. "Yalan" değildir. Bugün bizim kavra-yamadığımız, anlayamadığımız sosyal ve tarihcil olayların, Tarih Öncesi insanının beyin ve ruh (kendi toplumu) aynasında yanşımasıdır? Türklerin: "Söyleyene bakma, söyletene bak" dedikleri yer burasıdır. Efsanelerin nasıl söylendiklerine değil, niçin söylendiklerine bakılmalıdır. Tarih öncesi insanı kendi topluluğu içinde ola gelen değişiklikleri, kendi dünya görüşü ve kendi somut araçlarıyla,deyimlendirmek istemiştir. Ona bu isteği dayatan sosyal olaylar ve ortam gözden kaçınılınca, efsaneler anlaşılmaz hiyerogliflere döner. Insanın her zaman, her yerde, Marks'ın deyimi ile "Sosyal yaratık" olduğu unutulmazsa, bugün bize en aykırı, olağan dışı görünen mitolojilerin dahi, kendi zamanları ve Tarih-Toplum ilişkileri içinde yorumu, bize sayısız doğruları açıklayabilir.
"Köleci toplumda köle sahibi efendilerin diktatörlüğü vardı. Okullardaki tarih kitaplarında sözü edilen demokrasi, Atina demokrasisi. yalnızca köle sahipleri için demokrasi demekti. Köle sahipleri silahlı, köleler silahsız idi. Köle sahipleri sömürü ve baskı düzeninin sürdürülmesinde ayrıca tabiat ve toplumun insan bilincundekl çarpıtıl mış yansıması olan dini kullandılar. Totemler, putlar, insanlara benzeyen tanrılar köle sahipleri elinde köleleri korkutma, sindirme, suskunlaştırma aracı haline geldi. insanların denetim altına alamadıkları tabiat güçlerine bağımlılığını yansıtan dinleri eşitsizliğin bir teminatı olarak kullandılar. Köle sahibi efendiler hiç doymadılar. Orduları ile sürekli olarak yakınlarındaki kabilelere saldırdılar. Onların topraklarına ve kölelerine sahip çıkmak istediler. Savaşa efendiler karar verdi, ama köleler savaştı. Savaşta elde edilen ganimetler ise efendiler arasında paylaşıldı.."
Vardiya Yayınları - American 'Democracy'
aradan geçen elli yılda pek bir şey değişmemiş
Faşizmin halka saldırıları karşısında CHP, halkı, ‘genel seçimlere kadar sabredin ve seçimlerde bize oy verin’ diyerek pasifize ediyor. CHP iktidarıyla faşizmin yenilemeyeceğini; CHP’nin halkı faşizme karşı savunmasız ve silahsız bırakarak hâkim sınıfların gaddarca sömürü ve zulümlerini kolaylaştırıcı bir rol oynadığını açıklamalıyız.
Sayfa 125 - ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Esselâmualeyküm Kur'an-ı Kerim faizi Allah'la ve Resulü ile savaşmak olarak nitelendirmiştir. (Bakara,2/279)  Bu minvalden  bakınca faize karşı müslümanca bir duruş sergilememiz gerektiği bize açıkça öğüt edilmiştir. İslam iktisadının temeli Kur'an-ı Kerim ve sünnet-i seniyyedir. İslam meşru kazancı ibadet olarak nitelendirilirken hırsızlık,
İslam İktisadı
İslam İktisadıİhsan Şenocak · Hüküm Kitap · 202176 okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
Emperyalizm, sömürgecilik dönemi sonrası Batı Avrupa Kapitalizminin tüm dünyayı ekonomik, siyasi ve kültürel olarak kendi egemenliği altına almak üzere oluşturduğu, insanlığa düşman evrensel saldırı ve sömürü ideolojisidir. Kuvayı Milliye ise, Anadolu topraklarında köleleştirilip, sömürülmek istenen bir halkın, emperyalizme karşı ihtilal yolu ile
Hasan Tahsin Yürekler Selanik
Hasan Tahsin Yürekler SelanikYaşar Aksoy · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201928 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
Silahsız Sömürü
Geri kalmış toplumlar, içinde bulundukları kültürel şartlara göre davrandıklarından çoğu zaman kendi gerçeklerini göremiyorlar. (s-63) Kitap beni etkiledi. Emperyalist ülkelerin gıda yoluyla dünyayı nasıl sömürdüğünü çok güzel anlatmış. 1947 de Marshall Yardımı ile adım adım zeytinyağından soya yağı ve türevi olan margarani , sütten okullarda dağılarak süt tozuna nasıl geçtiğimizi güzel anlatmış. Bir anda dünya mutfağına soktuğumuz türk kahvemizden vazgeçip nescafeye , kebabımızdan , tarhanamızdan vazgeçip hamburgere ve tosta geçiyoruz. Peki bu dönüşüm sadece mutfağımızda mı etkili oluyor. Tuik verilerine göre 1950 yılında bir aileye ortalama 8 çocuk düşerken , yardım alınıp bahsi geçen gıdalarla beslenen nesil ebeveyn oldukları 1980 yılına baktığımızda ortalama çocuk sayısı 3. O yıllarda nüfus planlamasına dikkat edecek kadar bilinçli bir ülke olduğumuzu hiç zannetmemekle beraber kitaptan bir alıntı ile bitiriyorum. ''Modern kültür avantajlarına sahip olmayan toplumlarda doğum kontrol çalışmalarını daha etkili bir hale getirebilmek için kullanılan kısırlaştırıcı maddeler yiyecek maddelere ve şehir sularına karıştırılmalı ve bu suretle büyük bir kitlenin kısırlaştırılması sağlanmalıdır.'' (s-110)
Yeni Sömürgecilik Açısından Gıda Emperyalizmi
Yeni Sömürgecilik Açısından Gıda EmperyalizmiOsman Nuri Koçtürk · Alaca Yayınları · 201951 okunma
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.