"Çok zaman geçmeden hiçbir yerde bir hiç olacaksın, ne şimdi gördüğün herhangi bir şey olacak, ne de şimdi yaşayan herhangi birisi. Çünkü doğanın uygun gördüğü üzere, her şey değişmek, dönüşmek ve yok olmak zorundadir, şu an bulunduğun yerde sırası gelince bir başkası var olacak."
Sayfa 129 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
%92 (171/184)
·
Not rated
Şeker Portakalı insanın iç dünyasına şöyle bir tur atmak için okuması gereken kitapların başında geliyor. Arada bir. Bunu kitabı abartmak için söylemiyorum çünkü sade bir kitap olarak görüyorum aslında. Her şey çok normal. Kitaba küfürlü diyenler çocukları hiç gözlemlememiş olanlardır. Çocuklar büyüyüp kendi kalıplarına girene kadar sınırsızdır.
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022232.6k okunma
Reklam
“Şu an gökyüzünde parlayan ışıklar kim bilir kaç milyon yıl öncesine ait Devin. Oysa biz onları ancak şimdi görebiliyoruz. Belki de baktığımız yıldızların çoğu yok oldu ama biz bunu asla bilemeyeceğiz. Çünkü zaman denen devasa şeyin içerisinde gözükmeyecek kadar küçük bir noktayız.”
8/10 puan verdi
Waow
Söz konusu kitabı ikinci okuyuşum ve ilk okumam 2016 da idi. Kitaba ilişkin bunca yıl tek hatırladığım şey çok sevmiş olmamdı ve başucu kitabım olarak nitelendirecek kadar cüretkar olmamdı. Şimdi yapmış olduğum ikinci okumam da, neredeyse 8 yıl sonra ki ben olarak yaptığım okumam da, daha net anlıyorum ki o yirmilerinin başındaki kız bu kitabı okumuş, özümsemiş ve şu an öyle düşünüyor bile beğendiği noktalarda. Neyse ben son iki yılda anlatı, düşünce aktarımı metinlerini sevdiğimi anlamıştım ama bu kitabı okurken aldığım zevki aldığımı hatırlamıyorum daha öncesinde. Bahsettiğim zevk kesinlikle edebi bir zevk değil beyin kıvrımlarında dolaşan o fikirlerin elektriklenmesi ile duyulan tamamen mantıktan doğup zevke ulaşmış bir zevk. Böylesine bir zevki edebi anlamda Oğuz Atay ve Proust okurken de almıştım ama bu kitap daha başka bir zevkli idi. Farkındayım kitap incelemesinden ziyade bir sohbet gibi oldu ama zaten yeterince kıymetli arkadaşımız bu kitap hakkında mükemmel incelemelerde bulunmuşlar. Bu inceleme de bilinç akışı tekniği ile yazılmış, imla ve yazım kurallarını hiçe sayan bir yazı olsun.
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020130.2k okunma
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Aşk Tesadüften Değil, Tevâfuktan İbarettir!..
Edebiyatımızın iki büyük sanatçısı Leylâ Erbil ile Ahmed Arif... Büyük ama bir o kadar da tamamlanmamış bir aşk... Yalnız bu aşk -Leylâ Hanım'ın eserlerinden hiç de öyle anlaşılmıyor ama- tek taraflı olarak kayıtlara geçiyor. İkisi de hayata aynı pencereden bakmalarına rağmen toplumsal klişelerin, sınıf ayrılıklarının kurbanı olmuşlardır. Belki de ve hatta daha çok bu sebeple onları bekleyen tek şey bu kadar sevgiye rağmen ayrılıktı. Lakin kendi hikâyelerini; yazdıkları eserlerde yaşatıp ölümsüz kıldılar. Leylâ Erbil hikâye ve romanlarında, Ahmed Arif ise şiirlerinde... Şimdi beni en çok çeken kısım da burası zaten. Her yazdıkları şeyde kendilerinden bir iz bırakmış olmaları. Yani çok da sıradan bir hikâye değil bu. Benim için çok başka, bambaşka bir yanı da var. Şu ana dek okuduğum tüm kitaplar bir yana bu bir yana... O kadar özel... Bu yüzden daha en başından karar vermiştim, gecenin sessizliğinde okuyacaktım bu mektupları. Her sabah uyandığımda -hoş, ben sabah desem de inanmayın, sabah ezanlarına dek okudum, güneş uyandı, ben uyudum, yani ki uyandığım vakitleri az çok tahmin edersiniz, bazen tam öğlen vakti saat on iki, bazen öğleyi deviren bir iki- geceyi bekledim okumak için. İlk kez bir kitabı aklımla değil, ruhumla okudum. Sonuna geldiğimdeyse biraz yavaşladım. Çünkü okumayı istemediğim bir sona götürüyordu. Bitirince durup düşündüm bir an, bir gün böyle bir hikâyede bulursam kendimi ne yaparım diye. Sanırım, böyle bitmesi lazım gelirse ben öyle bir hikâyenin başrolü olmak istemem...
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316.4k okunma
Öte
Pardon! Saat Kaç? -Hep böyle mi olur Rüveyda? -Sanırım hep böyle olur! "Ned Cely, demirden bir zırh dövüyor kendine." derdi Ahmet Telli. Hatırladığım kadarıyla peygamber gibi adamdı bizim rahmetli. Ercan şu an nerede, muhakkak patır patır şiir karalıyor gecenin bu vaktinde. Geceyi çekiyorum içime, genzim yanıyor. Gece boğazıma bir balık kılçığı gibi takılı kalıyor. Kuru ekmek, hıçkırık nafile. Eskiden şiir severdim, şiiri seviniz diye de bir ayet uydurunca bana gülümserdin. Şimdi yılkı atları gibi hep'liğin içindeki hiçlik sağnaması. Ahh, üzülme Ercan üzülme! Ölüm şiiri değil bu seferki de inanır mısın bilakis kalım! Gözlerim acıyor Ercan, bir illet gibi boyunduruğunda bıraktığın o Ay'ı izleme ritüelimiz. Bana hep "Şiirlerinde Tanrı'ya savaş açma!" derdin. Ama bilmiyorsun ki bazı anlarda Tanrılardan da yüceydin. Mahir Yıldız
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.