...ruhun sonsuzluğunu, beden kafesinde kendini zindanda hissettiğini, ölümden sonra da bir yaşam olduğunu ve asıl yaşamın o olduğunu öyle uluorta değilse de çok özel öğrencilerinden biri gibi Simonides'in de kulağına fısıldıyordu.
Sayfa 203
Ve elbette her isim hançeresinden, nefesinden tam olarak çıksa da kâğıtta Hanımefendi Sabina bir rumuz olarak kalıyordu hâlâ, yazıcı köle Simonides de öyle. Bugün de öyle yarın da öyle.
Sayfa 179
Reklam
Erguvan rengi nadir güller arasında Hanımefendi Sabina havuzun kenarına oturup bir elini suya sarkıtınca yazıcı kölenin kalbinde ne arzuya ne de tutkuya yer kalır, Simonides bir ruhtan ibaret kalır.
Sayfa 178
Yazıcı köle Simonides, Hanımefendi Sabina'yı kölece sevdi. Özgür bir adam olsaydı yine öyle severdi.
Sayfa 83
Aynı anda hem gülümsemek hem ağlamak, aynı anda bunun böyle olamayacağını bilmek ama tam da öyle olduğunu ve sadece ona olduğunu zannetmek. Bunu hissetti yazıcı köle Simonides.
Sayfa 68
Neden sonra yerinden doğruldu ve yazıcı köle Simonides hayatının oracıkta, bir defne fidanının gölgesinde mühürlendiğini anladı.
Sayfa 68
Reklam
301 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.