...Kültürel mekânın diğer ucunda, ama simetrisinden ötürü ona çok yakın olan şair, ad verilmiş, gündelik olarak öngörülen farklılıkların altında, şeylerin gömülü akrabalıklarını, bunların dağılmış benzerliklerini yeniden bulan kişidir. Belirlenmiş işaretlerin altında ve onlara rağmen, daha derin, kelimelerin şeylerin evrensel benzerliği içinde kıvılcımlarını çaktıkları zamanı hatırlatan başka bir söylemi
duymaktadır: dile getirmesi çok güç olan Aynı'nın Egemenliği, kendi dili içinde işaretler arasındaki ayırımı yok etmektedir. ...
"Türk'ün cevherini baskı altında tutarak rüşdünü engelleyen 'heyula', Osmanlı"
["mazi"deki Baba] artık olmadığına göre, "yeni adam" Devlete, "yeni kadın" da "yeni adam"a bağlılıkla yükümlüdür."
"...Queer olmak mahremiyet hakkıyla değil, kamusal
olma özgürlüğü, kim isek o olma özgürlüğü ile ilgilidir. Queer olmak her
gün zulme karşı, homofobiye, ırkçılığa, kadın düşmanlığına, dindar ikiyüzlülerin
bağnazlığına ve kendi kendimize yönelttiğimiz nefrete karşı (kendimizden
nefret etmemiz gerektiği bize özenle öğretildi) mücadele etmek demektir.
Ve bugün elbette hem bir virüse karşı hem de AIDS'i kullanarak bizi
dünyanın yüzünden silmeye çalışan bütün homofobiklere karşı mücadele
etmek demektir ... Evet, "gay" harika bir kelime. Onun da bir yeri var. Ama
pek çok lezbiyen ve gay erkek sabaha kızgın ve bıkkın uyanıyorlar, neşeli
(gay) olarak değil. İşte bu yüzden biz kendimize queer demeye karar verdik.
Queer'i kullanmak dünyanın geri kalanının bizi nasıl gördüğünü kendimize
hatırlatmanın bir yolu. Queer'i kullanmak düz bir dünyada gizli ve kenara
itilmiş hayatlar yaşayan zarif ve çekici insanlar olmak zorunda olmadığımızı
kendimize söylemenin bir yolu . . . Evet, queer sert bir kelime olabilir ama
aynı zamanda homofobiğin elinden çalabileceğimiz ve ona karşı kullanabileceğimiz
sinsi ve ironik bir silahtır."
Sayfa 15 - Queer Nation ve ACT UP ManifestosuKitabı okuyor