Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Her âşık, sevdiğini kaybetme kaygısını taşır…
Tarkovski Eyes Wide Shut filmini izleseydi ne hissederdi?
Sinemanın en önemli koşulluluklarından biri, sinemasal imgenin, görülebilir ve duyulabilir dünyanın fiili ve doğal biçimleri halinde tecessüm etmesidir. Sinemada betimleme doğalcı olmak zorundadır. ... Peki o zaman yönetmenin hayal gücü ne olacak? İç dünyamızda olup bitenler? Gece ve 'gündüz gördüğümüz bütün o düşler? ... Beyazperdeye yansıtılan 'düş'ün, hayatta görünür, doğal bir karşılığı olmalıdır. ... Öyleyse yapılması gereken nedir? Öncelikle, karakterin ne düş gördüğünün bilinmesi gerekir. Düşün ardında yatan gerçek, olgusal sebepleri tam olarak bilmek gerekir. ... Ve bunların, sis perdeleri, vb. gibi sözümona birtakım kurnazlıklara başvurmadan, olanca açık seçikliğiyle, eksiksiz bir biçimde beyazperdeye yansıtılması gerekir. İyi ama düşlerin özellikleri ne olacaktır: bulanık, belirginlikten uzak, gerçek dışı gibi oluşları? Benim bu soruya verebileceğim cevap, sinemada düşlerin 'bulanıklık', 'anlatılamaz olma' gibi özelliklerinin, hiçbir şekilde belirgin olmayan görüntüler anlamına gelmediğidir.
Reklam
292 syf.
5/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
Başta konusu çok ilgimi çekti, olay örgüsü çok sürükleyici fakat kitabın sonuna çok şaşırdım asla beklediğim tarzdan bir son değildi.Kitabın bir sonuca varamadan bitiyor oluşu okuru merakta ve kitaba karşı ilgisiz hissettiriyor. Çok güzel giden kitap sonlara doğru bilinmezliklerle ortadan kayboluyor
Sis ve Gece
Sis ve GeceAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 201918,9bin okunma
270 syf.
9/10 puan verdi
Ahmet Ümit her zaman okunur. Bazı romanların yanında sönük kalıyor ama yine de seveceğiniz bir kitap. Düşündürücü bir kitap, polisiye olarak iyi ama edebi kısmına bir şey diyemeyeceğim
Sis ve Gece
Sis ve GeceAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201318,9bin okunma
"Doğruyu söylemek gerekirse askerler biz sivillerden çok daha düşkün oluyorlar bahçeye , çiçeğe. En kurak kente gitsen bile, kışlalar hep yeşildir, mutlaka ağaç dikerler."
Bu genç beyinler, bu tutkulu kişilikler doğru bir yöne kanalize edilebilseydi ülkeye ne kadar yararlı olurlardı
Reklam
İnancın ne kadar yıkıcı bir silah olabileceğini bir kez daha görüyorum.
Bütün bütün eşyaların bir anısı vardır.
İnsanın başına her türlü felaket gelebilir ama en kötüsü bu felakete kendisinin neden olması
Adımlarına dikkat et, vazgeçilmez değilsin.
Reklam
Öyle ya, ibnelerden çocuklar bile korkmaz.
Bir an önce buradan kaçmak, bu tuhaf insanlardan uzaklaşmak istiyorum.
"Yaşam ağlamaya değmeyecek kadar saçmadır." Diyordu; haklısın diyerek boynuna sarılıp ağlamaya devam ettim.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.