Ölüm yokluktan iyi. Sıtma yokluktan iyi. Verem yokluktan iyi.
Sayfa 10 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Tabancanın topunda sarı sarı tebessüm eden kurşunları görebiliyordum. Zaten sarıyı hep ölüme yakıştırmışımdır. Öldüren ishalin, sıtma sıcağının, Azrail'in dişlerinin sarısı...
Sayfa 16Kitabı okudu
Şehid Hükmünde Olan Kimseler
Suda boğulan, ateşte yanan, binâ enkâzi altinda kalan, vebâ, tâun, ishal, sıtma, zâtülcenb, verem gibi bir hastalık sebebiyle veya akrep sokmasıyla ölen, nifas halinde veya gurbette iken veya ilim yolunda veya cuma gecesinde vefât eden bir Müslüman da sevab bakımından şehîd hükmündedir.
Kuş falına bakalım! Evet, zaman sona ermeden altın çağın intikamıyla dönmesi gerekir. Erkek idare edilebilir hale gelecek, sıtma yine hortlayacak, hoş beyaz yüküyle kadın ise bir adımda gelip yüce kuluçkasına yatacak, adam özüne ait boynuzlardan arınmış halde bir dişi aslan isteyecek, pösteki üstündeki böğre yaslanan topluma karşı.
Sayfa 115
Bu yaratık, çocukluk nedir bilmedi. Başka diyarlardaki çocukların gülüp oynamaktan başka bir şey yapmadıkları mutlu çağda, bu , yirmi yaşında bir delikanlının güç dayanacağı bütün ağır işleri görüyordu. Yük taşıyordu. Çapa çapalıyordu. Diğer taraftan sıtma, küçük böğrünü zehirli tırnaklarıyla oyuyordu. Acaba, doğduğu günden beri, bir defa olsun, hiçbir şeye güldü mü?
BESİNLER
(...)
Sürer çift, koşulu
Tarla-kâğıt, bin şu kadar, yılda
Sıtma-sarı bir geceye doğru
Kâğıtlar gururu besliyor. (...)
Sayfa 174Kitabı okudu
Bu yaratık, çocukluk nedir bilmedi. Başka diyarlardaki çocukların gülüp oynamaktan başka bir şey yapmadıkları mutlu çağda, bu, yirmi yaşında bir delikanlının güç dayanacağı ağır işleri görüyordu. Yük taşıyordu. Çapa çalıyordu. Diğer taraftan sıtma, küçük böğrünü zehirli tırnaklarıyla oyuyordu. Acaba, doğduğu günden beri, bir defa olsun, hiçbir şeye güldü mü?
Sayfa 38Kitabı okudu