Şimdiye kadar Kuran ve İslamiyet hakkında yapılan tanımlar ve anlatımlar , Kuran’ın hakikatinin anlaşılmasına mani olmuş ve kimi insanları hakikatten uzaklaştırmıştır .
Bugün dünya genelinde coğrafi sınırlar içinde çizilmiş din anlayışlarında tarihten günümüze izler devam etmektedir. İslam coğrafyası , Hristiyan coğrafyası, İslam dünyası , Hristiyan dünyası vb. ifadeler sadece insani , siyasal ve güç dengeleriyle ilgili kavramlardır .
Allah’ın sınırsızlığının sınırlarını belirlemek ancak Allah’a aittir.
"Konuyu aşırı teorikleştirmek istemem ama Jamaa mensubu olduğum sırada hissettiğim ve hâlâ aynı fikirde olduğum şeylerden biri şu ki siyasal İslâm orta sınıf ve onun altındaki sınıfın toplumsal hareketlilik yoluyla kariyer fırsatı elde edebileceği inancını kaybettiği toplumlarda baş gösteren bir orta sınıf krizinin yansımasıdır."
Khaled al-Berry
Sayfa 106
ihanete doymadığımız zamanlar
Osmanlı ordularının ileri harekâtı ile bölge halkından başlamak üzere İslam dünyasında bir başkaldırı ve İtilaf güçlerine karşı büyük muvaffakiyetler beklenirken sonuç alınamamıştır. Siyasal beklenti içinde bulunan bazı aşiretler vaat edilen siyasal iktidar ve devlet kurulmasına destek verileceği ahhüdü ile Osmanlı ordusuna gerekli desteği vermemiştir. Bu aşiretler, güçleri ile Osmanlı ordusu yanında yer alacağı yerde karşısında durmuş ve İngilizler ile iş birliği yapmışlardır.
Sayfa 261Kitabı okuyor
youtu.be/lDB4Y6yhY8Y?fea...
Bu videoyu izledikten sonra şöyle bir yorum yapmıştım. Hanfendi Ukrayna'da ölen siviller için bizene derken Filistin'e ölenler için yırtınıyor buram buram siyasal İslam kokan hareketler demiştim.Sorsanız bu hanfendiye Osmanlı'yı da seviyordur. Lakin Osmanlı ırk,dil,din ayrımı yapmadan yahudileri zulümden kurtarmıştı. Bu ifadeden İsrail'i savunuyorum gibi anlaşılmasın diye özellikle belirtmeme rağmen başka taraftarıyla anlayanlar olmuş.
Buradan kastım hanfendiye siz Ukrayna'daki siviller için din ayrımı yaparken sevip saydığımız Osmanlı yahudileri dahi kurtarmıştı. Yani kimsenin dinine göre değil sırf insan olduğu için yardım etmişti demek istemiştim. Bunu kıçıyla okuyanlar İsrail'i savunuyorum gibi algılamış.İnanın kendi yaşantımda birçok problemlerim var ve durmadan durmadan kaostan beslenen cımbızla bir kelimeyi çekip anlamak istediğini anlayan insanlara açıklama yapıp kendimi yormak istemiyorum. Bu insanların okuduğunu anlama kapasitesi olmadığı kanaatindeyim. Ben ne dersem kıçlarıyla okuyup anlayacaklar. Kimseyi aşağılamak değil amacım lakin 15000 sıralama yapmış biri olarak tutup 500000 sıralamada yapan Türkçe dahi çözemeyen üstelik Necip Fazıl Kısakürek'i yerine Kisaküreği şeklinde henüz imla bilgisi dahi olmayan echellere daha açıklama yapacak değilim. Seviye yerlerde çünkü.
Batı ve Doğu mukayesesi
“Eşitlik” kavramı bizde hiçbir kıskançlık ve kim duygusu uyandırmaz. Çünkü insanlar arasında kişisel yeteneklerine göre ortaya çıkan eşitsizlik, açık bir biçimde demokrat olan İslam toplumu içinde son derece doğal olarak kurulmuştur. Yine aynı nedenle “özgürlük” kavramı da bizde toplumsal bir zinciri kırma, siyasal bir esaretten kurtulma düşüncesini dile getirmez.
Sayfa 19 - Büyüyenay YayınlarıKitabı okuyor
İktidarı kötü yapan siyasal İslam'dır ve bu aslında cehalete dayanan bir olgudur. Dolayısıyla iktidarı kötü yapan cehalettir.
Batıcı seçkinlerin medeniyetimizin imkanlarına yabancılaşması
Batıcı seçkinlerin medeniyetimizin imkanlarına yabancılaşması yeni bir tespit değil.
Onların varlık nedenleri İslam''ın bu toplumun geçmişinde oynadığı rol gibi geleceğinde de belirleyici olmasının önüne set çekmekti.
Bu “toplum mühendisliği”nden bizar olan geniş kitlelerin önüne konulan siyasi, kültürel bariyerler seçkinlerin tükenen
Ertelenmiş Yüzleşmeler - Hayat, Zihniyetler, Aidiyet ve Mahremiyete Akif Emre sayfa ,83,84Kitabı okuyor
spor toto süper lig 2023-2024 sezonunun şampiyonu olan galatasaray takımını ve taraftarlarını tebrik ediyor, siyasal islam yerin dibine batsın diyerek cümlemi sonlandırıyorum.
Toplumsal dindarlık ile siyasal laiklik arasındaki paradoks, İslam toplumlarında tasarlanmış bir olgudur.
Sayfa 47
Hazarlarının Yahudi dinine geçişi, gerçekte kurnaz bir Siyasal manevra olarak, cikarci amaçlarla yapılmış olmakla birlikte, peşinden hiç akla gelmeyen, ön hesaplara girmeyen bir takım kültürel gelişmeleri de birlikte getirmiştir. İbrani alfabesi bunların yalnızca başlangıcıdır.
737 yılında Araplara karşı yenilgiye uğradığı zaman Kaan’ın İslam dinini zorla kabul etmesi , herhalde geri dönülmesi pek kolay olan bir işlemden ibarettir. Görünüşe göre halk üzerinde hiçbir iz bırakmamıştır. Oysa isteyerek Yahudi dinini kabul ediş, bundan farklı olmuş, derin ve sürekli etkileri Çağlar’ın ötesine yansımıştır.
Sayfa 73Kitabı okudu
