Aklım gider gelir bazen, bazen de gider hiç gelmez. Her güzel gülüş Semra'ya götürür beni. Bir gülüş uğruna harcanmış hayatların muhasebesini tutmaya mecalim kalmadı artık. Bakmayın öyle, bildiğiniz gibi değil hiçbir şey...
Yıldızlı Alıntı
Çok güzel, insan sevmekte de, nefret etmekte de hürdür. Bazı şeyleri sevmemekten sizi kimse menedemez. Bu hislerinizi açığa vurmak, hatta nümayişler tertip edip avaz avaz "Kahrolsun" diye haykırmak, en dokunulmaz haklarınız arasındadır. Yalnız merak ettiğimiz bir tek cihet var. Evet birçok şeyler kahrolsun, mahvolsun, yere batsın. Fakat
Sayfa 135
Reklam
Beyefendi; demokrasi güzel şey. Ne yazık ki değerini bilemedik! O devirde vatana hizmet eden ile haini birbirinden ayıramıyorlardı.
Daha güzel özetleyeni görmedim
20.yüzyılın sonlarından itibaren parti politikası neredeyse İslam ile eşanlamlı hâle getirildi.Parti siyaseti o kadar abartıldı ki politikacılara "mücahid" bile denildi.Devlet bir araç iken bir amaç hâline geldi.Daha vahim bir şey oldu: siyaset dinin bir parçası iken, din siyasetin bir parçası yapıldı.Kime oy verdiğimiz, hangi sloganı tekrarladığımız, hangi politikacıyı beğendiğimiz inancımızı belirlemeye başladı.Partiler hem İslam'ı, hem de Müslümanı teslim almaya çalıştı.İnsan eğitiminden aile terbiyesine, esnaflıktan sanata kadar her şeyin ölçütü birden partiler, parti politikası ve politikacılar oldu.
Sayfa 129 - KetebeKitabı okudu
Ahlâk, hayatın tüm alanına hatta rüya ve hayal âlemine bile nüfuz eden, müdahil olan belirleyici hükümler ve anlayışlar bütünü. . . Ahlâksız hiçbir şey mevcut değil. Ahlâk, içe doğru oluş, dışa doğru belirişi kolaylaştıran bütün fikir sadedinde bir varoluş cehdi. "Allah'ın ahlâkı ile ahlâklanınız" emri ve bunun en güzel örneği Allah Resûlü.... Ahlâk, onun ahlâkı; sahabede tecelli eden topluluk hakikati, cemiyet ahlâkı. İktisat, siyaset, eğitim, tıp ve sair şubeleri ile ilimler ahlâkın emrinde. "Ruhî fakülteler hâlindeki siyasî, iktisadi, sosyal, psikolojik vesair davranış şubelerine, farklılıklanı içinde onları birleştirici bütün bir şuurla bakmak... İşte ahlâk!"
Sayfa 242Kitabı okudu
Çok param olsa bir köy inşa ederdim. Komşularım sanatçı, öğretmen, emekçi esnaf, koşulsuz özgürlüğe inananlar ve her gün sokaklarda cıvıldayan çocuklar ile güzel hayvanlardan ibaret. Ne siyaset konuşurduk aramızda ne de din. Tek derdimiz havanın ne zaman bozacağı olurdu belki. Arada filozoflar ziyaret ederdi bizi; akşamları kocaman bir sofra kurar, tüm köy halkı yer içerdik. Yeryüzünü yaşardık gökyüzünün hatırına. Birlikte üretir, birlikte tüketirdik. Köyü kurduktan sonra artan parayı yakardık. İçimiz ısınırdı. Kimse kimseye hükmetmez, kimse kimsenin kötülüğünü kurgulamazdı. İbadethane şartsa, devasa bir kütüphaneyi de içeren sanat merkezimiz yükselirdi köyün meydanında. O zaman ne seçim barajı konuşulurdu ne de çocuklarımızın geleceğinden endişelenirdik. Yağmur yağdı mı tek şemsiye altında toplanır, "Bayrağımız yok ama, şemsiyemiz var," diyebilirdik. Olurdu bu.
Sayfa 217 - minimal ütopyaKitabı okudu
Reklam
627 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.