Mustafa Kemal Atatürk'ün sahip olduğu ilmin ne anlama geldiğini Atatürk'ü dine yamama çabalarını boşa çıkarmak için açıklamak zorundayım.
Mustafa Kemal Atatürk'ün sözlerini bilmek, öğretmek, öğrenmek aşamasını geçtik. Şimdi o sözlerin manasını öğrenerek yarım kalan devrimi tamamlama aşamasına geçiyoruz.
İlim sahibi olmak
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları
Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
Osman Karatay, tarihçiliğine öykücülük katmış, güzel de yapmış.
Ergenekon öncesindeki siyaset, ihtiraslar, ihanetler... Bunlara ilişkin her şey üst düzeyde öyküleştirilmiş.
Doğaldır ki, kitaptaki bazı kavramları anlamak için genel Türk tarihi hakkında bilgiler edinmiş olmak gerekiyor. Ha, bilmeyenler için de yeni bir merak konusu oluşacaktır.
"biz unutkan bir ulusuz. olanları bitenleri çabuk unuturuz. bugün yarın kanlı olaylar için yas tutarız, sonra, daha önceki olaylar gibi bu son kanlı olay da unutulur." Demiş Uğur Mumcu
___
umag'ın unutmayalım unutturmayalım sloganıyla birlikte düşünceleri faili meçhul cinayetlerde katledilenleri anarken hatırlattığı dize ve kitabın
Türkiye'de Deprem çok güzel bir kitaptı okuduğum zaman inceleme yazmak istemiştim hatta bir deftere inceleme yazdım umarım bir ara onu da paylaşacağım.
Deprem türkiyede yaşayan herkesin ister istemez (maalesef) aşina olduğu bir kavram. Hepimiz duyuyoruz, yaşıyoruz, kayıplar veriyoruz ama bilinçlenmiyoruz
Naci Görür kitabında tam olarak bundan bahsetmiş aslında. Bir kaç bilim insanı çıkıyorlar seslerini duyurabildikileri heryerden sürekli halkı uyarıyorlar. Ama çokta bilinçlenmeye niyetimiz yok gibi hala. Halk bilinçli olup depreme dirençli evler kentler isterse her siyasetçi de onu yapmak vaadiyle çıkacaktır meydanlara ama halk ne istiyor acaba?
Unutmayalım ki siyaset halkta karşılıpı olan şeyler söyleyerek yönetime geçme ve yönetime geçince de bunları gerçekleştirerek yönetimde kalmaktan başka bir şey değildir. Yani halk istese ki depreme karşı önlem alınsın bunun farkına varan siyasiler ve yönetici konumunda bulunanlar bunlara cevap vermek zorunda yani gerçekleştirmek zorunda kalacaktır. Peki tekrar soralım halk ne istiyor ki depreme dirençli yapıları kimse yapmıyor? Halk artık torpil istiyor, işe sokulmasını istiyor, çıkar sağlamak istiyor, gecekondulara tapu imara barışı istiyor, ve maalesef siyasilerde isteklerini bol bol veriyor bilim istesek eğitim istesek depreme dirençli yapılar istesek liyakat istesek adelet istesek gelişmek istesek hepsi olacak ama halkın istemesi lazım tek sorun bu sanırım
''Yazdıkların şiir değilse kalsın”
…
“Aklınla yapayalnız baş başa
Nice alevli geceler geçtin”
…
“Sen sevgileri göğüsle ve ne olur anla”
Cahit Zarifoğlu
Şair Cahit Zarifoğlu ile yaşamları boyunca yolları uzun kesişenlerin kendilerini bahtlı saymaları için çok
esaslı nedenler var. Eğer bu kişiler, şiirin bir Müslüman için yirminci
*“Düşünceler ölmez efendim, bazen uykuya dalarlar ama uyumadan öncekinden daha güçlü bir şekilde uyanırlar. (s.130)”*
14 yıl suçsuz yere hüküm sürmüş ama neden suçlandığınızı bilmediğinizi düşünün. Ne hissederdiniz? Monte Kristo Kontu tam olarak bu konuya odaklanıyor. Romanın başkarakteri Edmond Dantes herkese güvenen, herkese iyi niyetle
ERKEK TİPOLOJİLERİ
Kişilik sorunu, otuz yıllık mücadele tarihimizin en temel sorunu olarak süregelmiştir. Kürt toplumsal gerçekliğinin karmaşıklığı, dış güçlerin baskıcı-asimile yöntemleri ile ortaya çıkan kişilik gerçekle- ri, her boyutuyla içinde bulunduğu çıkmazı derinleştirmiştir. Kürtlük bilincinin kişiliklere parçalı yansıması, ağırlıkta da
Selahattin Demirtaş güzellemesi yapıldığını görmeye başladım. Konuya açıklık getirmeliyim diye düşündüm. Ne olur ne olmaz diye yazının hesabımda durmasını istiyorum. Öncelikle Demirtaş, bir teröristtir. Bu konuda benimle anlaşamayan varsa hesabımı derhâl engelleyebilir, çok müteşekkir olurum. Demirtaş, "Daha başkan
Devletten daha önce, devletten daha önemli, devleti de düzeltecek tek bir şey var. O da iyi, doğru, güzel insanlar inşa etmektir. Gerçek siyaset işte budur.
"Sevgili Bay Bukowski: Neden hiç siyaset veya dünya meseleleri üstüne yazmıyorsunuz?"
Μ.Κ.
"Sevgili M.K.:
"Ne diye? Yani, yeni bir şey mi var? -yemeğin altının yandığını herkes biliyor."
Uzatmayalım efendim, İtalyanlar evvela arsayı Yanbastı Fettah Paşanın ikinci hareminden Paşa namına satın alıp, sonra da üstüne köşkü kuruyorlar ve köşkün altın anahtarını başmabeyinciye teslim ediyorlar. Siz Yanbastı Fettah Paşanın köşkünü bilir misiniz? Demek bilmiyorsunuz... Mutlaka gidip görün; zaten Betül Hanımın izini bulmak için nasıl olsa