#elmalıdavası
Arkadaşlar dünden beri yani haberi okuduğum ve iğrenç resimleri gördüğümden beri düşünüyorum.Hastalıklı zihinlerle, kişilerle ilgili, insanlara zarar veren kişilerle ilgili özellikle bu konunun zirvesi malumunuz seri katillerdir çok fazla kitaplar okudum ve belgeseller izledim.Tek bir ortak paydada buluşuyor tüm bu yaşananlar: Hastalıklı
YASAKLI KİTAPLAR LİSTESİ Farklı ülkelerde çeşitli zamanlarda iktidarda bulunanlar tarafından siyasi, toplumsal, dinî veya ahlaki motivasyonlarla süresiz olarak ya da belirli bir süre için satışına, dağıtımına veya erişimine engel olunmuş, basılıp dağıtılmış olanlarının da toplatılmış olduğu kitaplar dünya üzerinde hep olmuştur. Birçok durumda
Reklam
ROUGON-MACQUART serisi - EMİLE ZOLA
Rougon-Macquart serisi Fransız yazar Emile Zola'nın 23 yılda yazdığı, içinde 'Meyhane', 'Nana', Germinal' gibi çok bilinen romanların da yer aldığı 20 kitaptan oluşan bir seridir. İlk kitap 1871 de, son kitap ise 1893 yılında yayınlanmıştır. Sayfa sayısı ise yayınlayan kitabevine göre değişmekle beraber ortalama 9 bin
Bu fotoğraf, halkın gündeminin boş muhabbetler değil, İLİKLERİNE KADAR HİSSETTİĞİ KRİZ olduğudur. Bir avuç zengini daha da zengin kılarken vatandaşa üç kuruşun hesabını yaptıranlara atılmış bir TOKAT tır. Siyasi parti meselesi değil bu. Halkın kendine gelişidir. Kısacası HALKÇI politikalarla, halkı bir araya getirecek, sosyal refah ve güvenlik düzeyini yukarıya taşıyacak politikaların artık yeni bir vizyonla ortaya koyulması gerektiğinin işaretidir.
Türkiye'de çekilmiş bir fotoğraf. Ülkede yaşanan sosyal krizin boyutunu insanların yüzüne bakarak anlamak mümkün. Özellikle yaşanan ekonomik çöküntü (artık kriz değil) insanları gelecek ve kariyer kaygısı içine iterken psikolojik olarak da bir hayli yıpratmakta. Psikolojik sorunların temel etkeninin insanların içinde yaşadıkları sistem olarak görüyorum. Tarihin hangi evresinde ve hangi bölgesinde olursa olsun insanlar bir sistem geliştirerek toplumsallıklarını bu sistem çerçevesinde yaşamaya çalışmışlardır. Bugün ise insanlar sistemi değil, sistemler insanları kullanmaya başlamıştır. Birer köle olarak iş-ev-tüketim ekseninde yaratılan sistemsel yaşantı, yüzlerdeki bu ifadenin temel nedenidir. Bunun yanında kapitalizmin krizini halka ödettirme yoluna gidenler, aynı zamanda yasakçı, ahlakçı ve indirgemeci zihinlerini toplumun üstünde hakim kılmaya çalıştıkça yaşanan sessiz bir sosyal patlamanın da sorumlularıdırlar. Önce insanları tüketim aracı olarak düzenleyen sistem, sonrasında yaşadığı kriz nedeniyle insanların alım güçlerinin yerle bir olmasına neden olmakta ve tüketime alıştırılan insan, tüketemedikçe farkında olmadığı psikolojik krizini açıkça yaşamaya başlamaktadır. Bu dönemler dışında tedavisini doktorlar aracılığıyla bulmaya çalışırken, bu dönemler içinde çözümsüz kalmaktadır. İşte bu fotoğraf tam olarak bunu anlatmaktadır; Kapitalizmin krizi, siyasi iktidarın çöküntüsü ve sermaye sınıfının sömürüsü. Umarım insanlar farkına varıp ayıldıklarında her şey için çok geç olmayacak.
Zihinsel Bariyerler :)
Biliyorum, şu anda bu satırları okurken çoğunuz bana öfkeleniyorsunuz. Çünkü beni takip edenler ve takip ettiklerimin katıldığı konular olurken, katılmayanların, karşı gelenlerin kızdıkları hususlar çok daha fazla olabiliyor. Anlamadığım ara sıra tepki vererek yorum yazdığım bana rahatsızlık veren hususları affınıza sığınarak belirtmek istedim.
Reklam
774 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.