Şöhret kırcı
Şöhret kırcı
@sohretinkitapligi_09
Ev hanımı
Aydın
177 reader point
Joined on August 2020
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
⏳Yazarın külliyatını okumuş biri olarak diğer romanlarından biraz faklı olarak bu kitapta çok fazla siyasi, ve politik olaylardan bahşedilmiş ve gönderme yapılmış. Bizim söylemediğimiz belkide söyleyemediğimiz görüpte görmek istemediğimiz birçok olaylara değinmiş. Öyle değinmiş ki sanki herkesin ipliğini pazara çıkarmak istemiş. Yazar ne yazsa
Bir tüketici hakları anket şirketinde çalışan Marian ev arkadaşı Ainsley ile birlikte yaşar. Ikiside birbirlerinin den çok zıt olsada bir şekilde uyum içinde yaşamaktadırlar. Ainsley bir gün çocuk istediğine karar verir kendisi hem anne hem baba olmak ister evlenmekte istemez, bunun için gereken sadece bir iyi genler taşıyan erkektir. Ve bu erkek çok uzakta değil. Marian'ın yurtdışından eski bir okul arkadaşı gelir bu iş için biçilmiş bir kaftan adayıdır.
Marian, ayrıca birden et yiyememeye ve günden güne bir çok yiyeceği listesinden çıkarmaya başlar kendisiyle psikolojik bir savaşa girer.
Peter ile Marian uzun zamandır birliktedir ve bir gün Peter evlenme teklifi eder ve Marian kabul eder. Evlilik hazırlıkları içinde olan Marian bir gün anket doldurmak için kapı kapı gittiği bir evde İngiliz edebiyatı öğrencisi Duncan ile tanışır ve Duncan bambaşka bir dünyanın kapılarını gösterir.
Kitap yazarın ilk romanı ben kitaplarının içinden bilmeden tesadüfen seçmiştim. Yazar ayrıca feminist ve çevre aktivistidir. Ben genel olarak kitabi beğendim öyle aman aman vavww olmadım ama ilk kitabı için zamanını da göz önünde bulundurursak gayet başarılı. Yeni kitaplarda yeniden görüşmek dileğiyle keyifli okumalar dostlar.
Annesi piyano öğretmeni olan Soneçka, kendisine bu yolda ilerler ve başarılı bir piyanist olur. Lakin fakir olan Soneçka, bir gün opera sanatçısı olan Marya'nın kapısını çalar ve Avrupa turnesi için yanına eşlik etmek için işe alınır. Bu seyahatlerde bir çok şey görür, öğrenir ve kendi hayatını sorgular. Sonrasında bu zenginliği görkemi kıskanan Soneçka neden mahrum olduğunu düşünerek intikam almaya çalışır.
Can yayınlarının #kısamodern öykülerini okumak arada iyi geliyor. Anlatımı, dili sade okuması kolay bir kitap. Sizde uzun süren kalın kitaplardan sonra çerezlik kitaplar düşünürseniz tercih edebilirsiniz.
Reader Follow Recommendations
Kendisine doğum günü hediyesi vermek isteyen doksan yaşında bir adam. Bu yaşına kadar birlikte olduğu her kim ise ücretini ödemiştir. Hatta bir ara hepsini not alan karakter, belli bir zaman sonra not almayı da bırakmıştır. Sürekli eskilerden sürekli gittiği bir genelev sahibini arayan yaşlı adam bakire bir kız istediğini söyler, ve genelevin sahibi Rosa Cabarcas bir şekilde bulur ve yaşlı adam kızı görmeye gider. Kız henüz küçüktür kıza hiçbir şey yapmaz. Ama aklından da atamaz. Belli bir zaman sonra tüm hayallerinde bu kız vardır. Kızı sürekli görmeye gider yine bir şey yapmaz. Aşk duygusunu ilk kez tadan yaşlı adam bu serüvende bir çok yönden kendini de keşfeder. Nasil saplantılarını gizlediğini, olmadığı gibi biri davrandığını anlar.
Aslında hepimiz öyle değilmiyiz bi yerde, insanlar ne der, aman o ne demiş, benim hakkımda yanlış bir izlenim edinmesinler diye bazen hep olmadığımız gibi davrandığımız olmuyor mu? Benim oluyor hatta yaşamım boyunca insanları memnun etmek için uğraşırken kendi hayatımın elimden nasıl kayıp gittiğini gördüğüm halde yinede müdahale edemiyorum.
Doksan yaş deyince düşünmeden edemedim ben acaba o kadar uzun yaşarmıyım diye ama tabi Yüce Teala Allah bilir orasını da bana çok fazla gelir bu yaşta bile çok şey yaşadığım için yolun yarından fazlasını kât etmişim gibi geliyor. Evet kısa ama okuması bir o kadar keyifli idi. Yazardan okuduğum ikinci kitap ve diğer kitaplarını da ara ara okumaya çalışacağım çünkü yazarin kalemini çok beğendim.
Mutlu huzurlu günler...
Victor, on yedi yaşındaki bir olayı hatırlar. On yedi yaşım ve bir on yedi daha der nasıl bir tesadüftür ki şuan da otuz dört yaşındadır. O zamanda yaşadığı olay onda bir tramvaya sebep olur. Ayrıca yazar olan Victor gittiği bir haftalık bir kampta yaşadığı olayları kaleme alır.
Lulu bir erkek, partide kız kıyafetleri giyerek Victor'u tahrik eder ve içindeki ilk ateş duygusunu Lulu ile yaşatır.
Ayni duyguyu kampta arkadaşları ile otururken ateşin başında bir arkadaşının kadın kıyafetleri giyerek onu tekrar taciz etmesi ile ikinci bir tramvaya sebep olur.
Kitap kolay okuyabilen ama dikkat edilmezse zor anlaşılabilen bir anlatım biçimi ile yazılmış. Ben bildiğiniz üzere #yeraltıedebiyatı nı seviyorum. Herkesin sevebilecek olduğu bir tarz değil ama bence hayatta olan şeyler, söylenmesi zor, anlatması imkansız yaşanan olaylar. Biz konuşmayınca yaşanmamış olmuyor. Kiminin düşüncelerinden doğan kitaplar, kiminin ise birebir deneyimledikleri ve duydukları olaylardan esinlenilmiş kaleme aktarılmış duygular. Sevdiğin bir tarz ise tavsiye ederim. Keyifli okumalar....
