YENİ BİR BİREY OLUŞTURURKEN GEREKLİ ŞARTLAR:
1-AŞK
2-1
Putkırıcılık... İşte Almanya'da Schopenhauer'ı 1800'lü yılların ortalarında tanımlayan söz. Annesi bir edebiyatçı olan Schopenhauer'ın hayatı, insanları, yaşayış tarzlarını ilişkileri vs anlamaya, sorgulamaya, kendi içinde çözmeye çalışmasını bir nevi açıklar nitelikte. 9 yaşından beri
Uzun bir aradan sonra merhaba demek bazı bedenlerde ıstırap yaratsa ve zor olsa da bunun buradaki kişiler ve benim için hiç mi hiç ehemmiyeti yok. Tek olduğumuz bir yaşamda başkalarını ayna görevi olarak kullanıp üzerimize çeki düzen vermenin azabını toplumsal olarak en derinlerde hissetmeliyim ki; buna ihtiyaç duyuyoruz. Bu durum bizim
KİTAPLARDA OKUDUKLARIMIZI UNUTUYORSAK HÂLÂ NEDEN OKUMALIYIZ?
Cemal Tunçdemir
‘Okumak’, insanlar için, görmek veya dinlemek gibi doğal bir eylem değil.
Iowa eyaletinin Ames kentinde yayınlanan yerel “Ames Daily Tribune” gazetesinin köşe yazarı Rod Riggs, hızlı okuma kurslarının yayılmaya başladığı 60’lı yılların ortasında, bir arkadaşının
Bir gecede okunan kitaplar var. Hem dil, anlatım, hem akış önemli bunda. Frankl'inin toplama kamplarında yaşadıklarını anlatan ve oradan yola çıkarak elde ettiği deneyimler, gözlemler, analizler ışığında oluşturduğu Logoterapi'nin çıkış kitabı diyebiliriz. Insanın en kötü şartlarda bile hayata tutunmasını -yahut tam tersi hayattan vazgeçmesini -
"Felsefe: Kendisini akla dayanan nedenlerle, gerekçelerle meşrulaştirmaya çalışan bireysel, eleştirsel, refleksif, bütüncü ve tutarlı bir düşünme faaliyetidir."
Kitap, felsefenin tanımı ve felsefenin yaratıcısınin Eski Yunan mı veya felsefenin Eski Yunan'da doğduğu tartışması ile başlıyor. Ardından Eski Yunan'in Sokrates öncesi felsefe
Platon bu eserinde idealindeki devleti ve insanı anlatıyor. On bölümden oluşan bu eserde, farklı görüşlere sahip üç grup tartıştırılarak idealize edilen devlet yapısı ortaya koyulmaya çalışılıyor. Tartışmaların kahramanı Sokrates'in görüşleri ve bakış açısıyla anlatılan, baştan sona diyaloglarla örülü, ütopik bir eser.
Kitabın ilk iki bölümünde
Şölen’de, Sokrates'in onay verdiği aşk teorisi, bir kadının, bir rahibe olan Diotima'nın ifade ettiği teoridir. Bu teoriye göre, aşk sorunu dolaysız erotik arzu ve haz düzeyinden çıkarılıp “daha yüksek” bilgi arzusu düzeyine yerleştirilmiştir.
Cahileye döneminde; kadınlar mal gibi alınıp satılan ,kadınlar diri diri toprağa gömülen , erkek çocuk dünyaya getirmeleri için erkekler tarafından birbirleriyle değiştirilip kullanılan ve bunun gibi alçakça sayabileceğimiz durumdayken kadınlar , peygamberimiz tarafından bu bataklıktan çıkarılıp değer verilen varlıklar haline getirilmiştir . Ama
Kitap hakkında bilgi içerir.
Serinin birinci kitabı hakkındaki incelemem:
#46418511
Serinin ikinci kitabında Sofistler, Sokrates, Küçük Sokratesci okullar ve nihayetinde Platon ele alınıyor.
Sofistler ile birlikte felsefenin konusu doğadan, evrenden insana; maddenin, hareketin arkhesini aramaktan insani olana
"Peki gerçekte Sokrates'in sorunu neydi?"
"Başkaları için bir sorun oluşu..."
"Onlara ne yapmıştı ki?"
"Onları kendileriyle meşgul olmaya teşvik ediyordu."
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun.
_İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir.
_Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur.
_İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz.
_Yanlış anlayanlar tarafından