Victor Hugo Hz. Muhammed (sav)'e yazdığı şiir
Vazifesinin yakın olduğu içine doğmuştu Metindi, kimseyi kınamıyor, incitmiyordu Yolda gördüğü kimselerle selamlaşıyordu Her gün sanki biraz daha yaşlanıyordu Oysa sadece yirmi ak vardı siyah sakalında Durup su içen develeri izliyordu arada sırada Böylece, deve güttüğü zamanları hatırlıyordu. Sanki Cenneti görmüş, İlahi Aşkı bulmuştu Sanki
Kimbilir Bana bırak sözlerinden az tüketme başkalarına. Bana bırak az sevginden.. bilirsin,az ile yetinirim ben... belki gelirsin bir gece süzülür kokun önce. ellerin dokunur yüzüme
Reklam
Bir yaz günü, temmuz ayıydı, sol yanımda oturan göbekli bir adamla ülkeler arası bir otobüste yolculuk ediyordum. Sağ elini benim olduğum koltuğun üstüne koymuştu, bende biraz camdan dışarıyı seyredeyim dedim. Başımı tam çevirdim, burnum tam bir dik açıyla uzattığı elinin koltuk hizasına geldi. Giydiği beyaz tişörtü terden sarımsı bir hal almıştı,
Mazi...
Ellerimde sen ama yalnız, Gönlümde de sen o da yalnız, Nasıl ulaşabilirim sol yanına, Gitmek mi gerek, kalmak mı . . . Ölmek mi gerek, yaşamak mı . . . Bilinmezlikler içinde kayboluyorum galiba . . . Bak Geldim kapına heyecanlarımla, Geldim işte tüm varlığımla, Dışarısı çok soğuk, çok üşüyorum, Üşütme ruhunla ısınan bu garip ruhu, Üşütme sana çırpınan bu bedeni . . . Seninle tebessüm bulan cehremi eğdirme öne. . . Sen bende herşeyden öte. . .
II Benerci, Somadeva'nın odasından sokağa çıkınca, Roy Dranat'ın «akşamüstü serinlikte bir teferrüçten dönerken» soğuk alıp zatürreeden öldüğünü duydu. Ve Roy Dranat'ın oteline gitti. Gördüklerini şöyle anlatıyor: Girdim ki içeriye,
"Recep Peker Hapı Yuttu", "Kazıklı Resmi Tazim" başlıklı yazılardan başka "Hakkınızı Helal Edin Dostlar" başlığıyla Markopaşa'nın birinci sayısında "Şakalar" köşesinde yazılanlar yeniden verilmiş. Bir başka yazı da "Nasıl Girer" başlığını taşıyor. Okuyalım. 1947 yılında yazıldığını düşünerek son
198 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.