Sizler iki yıldır başkalarının çıkarlarını savunmak için siperlerde çürümektesiniz.(...)Ne için dövüşüyorsunuz? Kimin çıkarlarını savunuyorsunuz? (...)Dünya sanayicileri işletme ve fabrikalarının ürünlerini satabilmek için ellerinde tutmak zorunda oldukları pazarları ve karlarını paylaşmak istemiyor; onun yerine bu pazarları silahlı kuvvetler zoruyla bölüşüyor; siz cahiller de onların bu çıkar savaşında ölüme gidiyor, sizler gibi alın teriyle yaşayan insanları öldürüyorsunuz.
«Ah, insanların ezilmesine, savaşa sürülmesine imkan vermeyecek şekilde halk hükümeti bütün dünyada bir kurulabilseydi ! Ama şimdi elimizde ne var ki? Eski pantolonu ters yüz de etsek, delikleri yine kalır.»