503 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Müthiş
Şolohov'u okumak için neden bu kadar geç kaldığımı düşünüyorum. Herhangi bir toplumun, herhangi bir değişim karşısında nasıl davrandığını, davranışlarının sonuçlarına nasıl katlandığını, katlanmak istemezse nasıl karşı çıktığını, heyecanlarını, korkularını, azimlerini, kısaca insan oldukları için yaşadıkları her şeyi o kadar güzel anlatmış ki...
Uyandırılmış Toprak
Uyandırılmış ToprakMihail Şolohov · Altın Kitaplar · 1965305 okunma
488 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Mihail Aleksandroviç Şolohov, 1905-1984 yılları arasında yaşamış ve 1965 Nobel Edebiyat Ödülü almış bir yazar. Ve Durgun Akardı Don, 1926 yılında yazmaya başladığı ve 1940 yılında bitirdiği geniş hacimli bir roman. Toplam 1628 sayfa. Bazı yayınevleri Durgun Don ismiyle yayımlamışlar. Türkçe çevirileri dört cilt. Ben Evrensel Basım Yayın'dan çıkan Tektaş Ağaoğlu çevirisinden okudum ve beğendim. Romanın merkezinde; Çarlık Rusyası, Birinci Dünya Savaşı, 1917 Rus Devrimi, devrimden sonraki ayaklanmalar-iç savaş ve bunun Yukarı Don Bölgesi Kazakları üzerindeki etkileri var. Bütün bu gelişmelerin içinde yüzlerce karakter romanda yerini alıyor. Romanın baş karakterleri, Viyeşenska nahiyesine bağlı Tatarsk Köyünde yaşayan Melekof ailesi bireyleri ve diğer Kazaklar... Gregor Pantaleyeviç Melekof ve Aksinya Astakova ön plana çıkan iki karakter... Destansı bir roman... Öneririm.
Ve Durgun Akardı Don - 4. Cilt
Ve Durgun Akardı Don - 4. CiltMihail Şolohov · Evrensel Basım Yayın · 2001733 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Eser Nikolay Vasilyeviç Gogol'a ait. Gogol daha çok Ölü Canlar, Bir Delinin Güncesi ve Palto gibi eserleriyle bilinse de Taras Bulba da onun başyapıtları arasında kabul edilmektedir. Yazarın Ölü Canlar romanına iki kere başlayıp ikisin de yarım bırakınca pandemi döneminde Taras Bulba adındaki kısa kitabını okuyup yazarı tanımaya karar vermiştim. Kitapta Taras Bulba adındaki bir Kazak'ın önderliğinde Kazakların Polonyalılara karşı isyanını okuyoruz. Taras Bulba'nın en büyük hayali hem özgürlüklerini kazanabilmek hem de oğullarını büyük komutanlar olarak görebilmektir. Ancak ne yazık ki hayallerine kavuşamaz çünkü eserde ne oğullarını ne de kendisini istediği gibi bir son beklememektedir. Yazar eserinde anlattıkları aracılığıyla aynı zamanda dönemin Rusya'sının baskıcı yönetimine de bir eleştiri getirmeye çalışmıştır. Rus Edebiyatı denince benim aklıma öncelikle Dostoyevski, Tolstoy, Şolohov gibi isimler gelirken ne yazık ki Gogol'ün kalemini bu sevdiğim isimlerin yanına konduramadım. Eminim onun kitaplarını da seven vardır ancak ben sanırım yeniden başka bir eserini okuduktan sonra daha iyi karar verebileceğim.
Taras Bulba
Taras BulbaNikolay Gogol · Can Yayınları · 20171,868 okunma
416 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Osmanlı-Rus savaşına katılan bir Kazağın savaştan bir Türk kadın ile dönmesi ve onunla evlenmesi ile başlıyor kitap. Bu ailenin devamının ve bu köyde yaşayanların hikayeleri muhteşem doğa betimlemeri ile beraber sunuluyor. Kazakların günlük yaşantılarını okurken birden bire kendimizi 1. Dünya Savaşı içinde buluyoruz. Savaşın vahşi koşulları, insan hayatının ne kadar ucuz olduğu öyle güzel işlenmiş ki etkisinden çıkmak hiç de kolay olmuyor. Yazarın dili oldukça sade.Okurken hiç yabancılık çekmedim. Adeta bir Yaşar Kemal kitabı okuyormuşum gibiydi. Çeviriyi de çok beğendiğimi söylemeliyim.
Durgun Don - Cilt 1
Durgun Don - Cilt 1Mihail Şolohov · Yordam Edebiyat · 20181,382 okunma
304 syf.
10/10 puan verdi
·
64 günde okudu
Devrimler hep kan akıyor...
Yazarın " Durgun akardı don" 3 ciltlik kitabını gözümde büyütüyordum. Bu kitapla kendimi ısındırmak istedim.Don ırmağı kıyılarında Kızıl ordu, kominizmin Rusya'da nasıl yeşerdiğini anlatan müthiş bir kitap. Yazarın olayları anlatışı ve çevirmenin de harika cümlelerle tercüme etmesi fevkalade. Her devrimde olduğu gibi baba oğulu, kardeş kardeşi, komşu komşuyu birbirine düşman ediyor. O dönemleri merak edenlerin muhakkak okuması lazım, öyküler harika.
Don Hikayeleri
Don HikayeleriMihail Şolohov · Kenta Yayınları · 2012371 okunma
158 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
40 günde okudu
TENEKE’ler çalınsın da değişen bişe olsun!!!
Zulüm,baskı ve kırsalın karakteristiğinin derinlemesine çözümlemesini yapar Yaşar Kemal. SOLOHOV etkisinde olduğunu belli eder yaptığı betimleme ve kullandığı ağızlar ile. 35 yılda 43 kaymakam değiştirme rekorunun toplumdaki karşılığı ve “TENEKE”yi adeta bir bando gibi kullandırmakta ağalar ve her uğurlama birilerinin zaferi gibi görünse de insanlığın yeniden yitirilişinin hüzünle dolu resminden başka bişe değil. İnsan hayatı bu kadar mı değersiz olmalı hep??? Sıtmadan kırılsa da nüfus bunun farkında olmayan olsa da zulme sessizliği tercih etmek zorunda bırakılan yurdum insanı
Teneke
TenekeYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20179,9bin okunma
Reklam
385 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.