Pek de şaşılacak bir tespit değil herhalde? Kıkırdıyor. Sana veriyorum. Neyi veriyorsun? Kontrolü Nikki. Ne istediğini söyle. Tam olarak ne istediğini söyle. Senin dışında mı? Nerene dokunmamı istersin? Ne hızla? Göğüs uçlarını ısırmamı mı istersin yoksa kulaklannı mı? Dilimi o enfes deliğine daldırmamı mı istersin? Söyle Nikki. Bana ne
Sayfa 164
BEYAZ LÂLE Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
Reklam
Aktörlük Sanatı, Sanat Kuramları, Görme Biçimleri
_Medeniyet, insanların ne kadar para kazandığıyla ya da kaç tane lüks arabaları olduğuyla ölçülmez. Medeniyetin para birimi Sanat’tır. Sanat aristokrattır ve sanatla uğraşan kimseler de yükselerek seçkinleşirler. Müzelerimizde ve kütüphanelerimizde korunan da sanatın ta kendisidir. Sanat Müzesi'ni ziyaret ettiğinizde göreceğiniz, insanların
_Asıl mesele, şimdiye dek kimsenin görmediğini görmek değil fakat daha çok şimdiye dek kimsenin düşünmediği bir şeyi düşünmektir. Dolayısıyla bir filozof olmak, doğa bilimcisi olmaktan çok daha fazla şey talep eder. _Orta çağlar bize tecrübe etmeksizin düşündüğümüzde nereye gideceğimizi gösterdi. Yaşadığımız yüzyıl da düşünmeksizin tecrübe
“Sultan İbrahim Han”, “Deli İbrahim” olarak da bilinir. I. Ahmed ile Rum asıllı cariye kökenli Kösem Mahpeyker Valide Sultan'ın küçük oğlu, IV. Murad'ın öz kardeşidir. (...) 8,5 yıllık saltanatı boyunca Girit seferi, Azak'ın kuşatılması, Karadeniz kıyılarına Kazak korsanların baskınları, Anadolu'da Celalî ayaklanmaları,
Sayfa 282 - 18- Sultan İbrahimKitabı okudu
Açık yakalar moda olabilir," dedi terzi ustası, ama biz as- kerler, modayla ilgilenmek durumunda değiliz. Bizim için moda, yönetmeliktir. Yönetmelik de der ki: "Pelerinin ya- kası boynu sıkacak ve yedi santimetre boyunda olacak. Teğ- menim, siz, beni bu fare deliğinde gördüğünüz için, herhal- de uyduruk bir terzi olduğumu sanıyorsunuz." "Niyeymiş?" dedi Drogo. "Hiç de değil, hatta tam tersi." "Muhtemelen benim uyduruk bir terzi olduğumu düşünüyorsunuz. Ama birçok subay bana derin bir saygı duyar, hatta şehirde bile, üstelik bunlar çok üst düzey subaylardır. Ben burada tamamen ge-çi-ci olarak bulunuyorum," diye son sözleri, önemini vurgulamak istercesine tek tek heceleyerek lafını bitirdi. Drogo ne diyeceğini pek bilemiyordu. "Her an gidebilirim," diye sözünü sürdürdü Prosdocimo. "Gitmeme izin vermeyen albay olmasa...
Sayfa 53 - İletişim, Çev:Hülya Uğur TanrıöverKitabı okudu
Reklam
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.