312 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Chuck palahniuk'un 1999'da çıkan "the survivor" romanının türkçe adıdır. baş karakter tender branson, creedish tarikatının büyütülüp mezhebe para kazandırmak üzere dış dünyaya gönderilmiş son hayatta kalan üyesi. uçakta başlayan (biten demeli daha doğrusu, kitap terse akıyor çünkü) ve ilk sayfasının numarası 312, son sayfasının numarası 1 olan kitapta tender, zamanla bir plastik peygamber olup yozlaşan toplum ve popüler kültürü de gözler önüne seriyor.Palahniuk bu kitabı yazarken yani doksanlı yıllara veda etmeden önce ki toplumun, Milenyum sonrası olacağı haline karşı bir öngörü kesinlike. Üstünden 18 yıl geçse dahi, bu kitabı yazdığı günlerde doğanlar şuan bir yetişkin dahi olmuş olsalar, iyiye giden bir şey olmadığını görüyoruz. İnsanlarda ki tüketim açlığı katlanarak artarken, Üstüne son yıllarda ki dijitalleşmeyle birlikte artan yapaylaşma da karşımıza çıkıyor.
Gösteri Peygamberi
Gösteri PeygamberiChuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 20205,7bin okunma
Son veda bilinmez, bir bakmışsın yoksun, yokuz, yok!
Reklam
Hoşgeldin
Sonsuz karanlıkta kaybolan yıldızlar gibi, Savrulmuş aşkın bu derin kuytusunda. Düşlerim, yitip giden bir melodi, Sensizlikte solmuş, sessiz ve boş. Yalnızca bir veda öpücüğü kaldı geri, Tenimde hala yanık izlerinle. Gözlerimde kalan son bakışın, Yalnızlıkla dans eden hüzünlerinle. Özledim seni, yüreğimdeki boşlukla, Gönlümde bir yangın, sönmeyen bir ateş. Ama dönemem artık, uzaklarda kaybolmuşum, Yıldızlar arasında, karanlıkta bir iz. Siyah bir veda öpücüğü bıraktın ardımda, Anılarla dolu bu karanlık odada. Belki bir gün, belki bir yerde yeniden buluşuruz, Ama şimdi sadece hüzün, sessizlik ve yalnızlıkla.
320 syf.
·
Puan vermedi
·
16 saatte okudu
İrfan ve Hayri isminde iki arkadaşın bir temmuz akşamı bir çingene kızının söylediği ninni ile başlayan serüvenini okuyoruz. İrfan musikiye düşkün olduğu için bu ninni ile yetinmez, çingeneleri yakından tanımak ve bir eser bestelemek ister. Fakat kendini bu alemlere fazla kaptırdığı için arkadaşları Hayri ve Aksaraylı Nazım ile arası bozulur. İstanbul'un farklı yerlerinde yaşayan çingenelerin eğlencelerine, düğünlerine, yaşayışlarına karışan İrfan Bey, harmancı çingenelerinden Nazlı ve Gülizar arasında gidip gelen bir gönül bağı da bulur. Daha sonra Reha bey ve tayfası sayesinde ortamlarına girdiği Sulukule çingenelerinden Çakır Emine'ye gönlü kayar. Günden güne hayatının düzeni kaybolur İrfan Bey'in. 2 buçuk sene süren bu süreç sonunda sonunda, Çakır Emine ile evlenerek hayatını düzene koyma kararı veren İrfan Bey'in hayatı esas bundan sonra kayar. Çakır Emine'ye kafayı takmış olan külhan beyi, kalem katibi Feridun ile yaşanan kavgada Feridun ölür ve İrfan hapse düşer. Hapiste iken annesi ölür, tüm malları alacaklılar tarafından alınır ve hapis hayatı sonunda perişan bir hayat süren İrfan, bir sokak ortasında hayata veda eder. Ölmeden önce kendisinden son bir yadigar olarak, yaşadığı hayatı ve çingene yaşantılarının inceliklerini de yazdığını defteri Hayri Bey'e verir. İstanbul'un sokak hayatını canlı manzaralarla tasvir eden tam bir Türk klasiği. Sait Faik Abasıyanık'ın yazar ve kitap hakkındaki övgülerini hakeden güzel bir kitap.
Çingeneler
ÇingenelerOsman Cemal Kaygılı · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022283 okunma
Görüşürüz
Ömrümüzün bütün günlerini birbirimize veda ederek, yarın görüşürüz deyip bize de bunun dendiğini işiterek geçiriyor olmamız ve mukadderat gereği, o günlerden birinin bu kişilerden biri için son gün olması, ya yarın görüşürüz dediğimiz kimsenin ya da bunu diyen kendimizin artık hayatta olmaması ilginç.
Sayfa 118 - Kırmızı KediKitabı okuyor
+349
Kanıksadığım , her şeyin şiddetle farkına varmak istiyorum . Bunun veda olabileceğini , son defa olabileceğini hissedince derinden sarsılıyor insan. Bir şeylere sahip olmak zorundayım . Her şeye , bütün bu muazzam gülünç şakaya , henüz çok geç olmadan bir son veresim geliyor. Şiirler ve mektuplar yazmanın bir yararı olmuyor . Ama büyük adamların hepsi sağır; plastik tabanlı çizmeleriyle caddelerde salınırken ufak tefek tıkırtıları duymak bile istemiyorlar. Ed, sanırım bütün bunlar kulağa biraz çılgınca geliyor . Sanırım ben de öyleyim. Anneni , çocukluğunun güvenlik ve doğruluk simgesini mutfakta bir başına ağlarken yakalayınca ; boylu boslu, buğulu gözlü , küçük erkek kardeşime bakıp bilim alanındaki bütün potansiyeline rağmen bir şans bile verilmeden önünün kesileceği aklına gelince bütün bunlar insanın kanına dokunuyor.
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.