Kitap, Meksika insanın ulusal karakterini ve yaşam öyküsünü anlatıyor. Anlatış biçimi olarak şiirsel bir tarih, destan ve kültür antropolojisi denebilir. Meksika insanı'nı temel özellikleri bakımından değil aksine daha derinden dramatik yalnızlığına değiniyor. Meksika'nın tarihsel süreçteki yerini ve ayrıntılarını yazar duru bir dille çok güzel işlemiş. Kitabı okurken bazı bölümlerde, sanki bizim milletimizin insanı resmedilmiş gibi şaşırıyorsunuz. Meksikalı insan ile bizim insanımızın ne kadar benzer yönlerimiz varmış.
Kitap dokuz bölümden oluşuyor. Birinci bölümde, Meksika'dan Amerika,ya göç eden insanların kişilik tipleri çizilir. İkinci bölümde, meksikalının ve meksika toplumunun değerlendirilmesi yapılır. Üçüncü bölümde, Fiesta denilen kutlama ve bayramlarının önemi anlatılır. Dördüncü bölümde, Meksikalı insanın kişilik çatışmaları ve çözümü aranır. Beşinci bölümde, Meksika'nın fethi ve sömürgeleşme süreci özetlenir. Altıncı bölümde, Meksika devrimi ve dikatörleri yaşanılan süreç ortaya konur. Yedinci bölümde, Meksikalı Aydınlar tanıtılır. Sekizinci bölümde, az gelmişmiş Meksika'nın İkinci Dünya Savaşı sonrası yapısal durumları aktarılır. Dokuzuncu bölümde ise yazar, yalnızlık,aşk,kadın gibi konuları felsefi bir değerlendirme ile diyalektik bir bakış açısında sunar.
Son olarak Yazar bu eseri ile Nobel Ödülü almıştır.
(1990 Nobel Ödülü)
