-Elimden Gelse(Güzel Kız)- Şiiri (İhsan Batmaz)
Bakınca mavi gözüne sırma kaşına
Hedef oldum sanki yağlı, kör bir kurşuna,
Elimden gelse güzel kız, durur karşına,
Usulca sırça kalbini, çalmak isterdim.
Varlığıyla hayallerini süslediğin,
İçinde sonsuz bir sevgi aşk beslediğin,
Elimden gelse güzel kız hep düşlediğin,
Beyaz atlı prensin ben olmak isterdim.
Mest oldum o gül yüzüne gizlice bakıp,
Döndürdün başımı şimşek misali çakıp,
Elimden gelse güzel, kız sel gibi akıp,
Sevgimle gönül bağına, dolmak isterdim.
Eridim, elimi sana daha sürmeden,
Yeni açan güllerini, henüz dermeden,
Elimden gelse güzel kız, kimse görmeden,
Tez davranıp seni hemen almak isterdim.
Öyle de mutlu olurdum, senin yanında,
Seni yaşardım ömrümün her bir anında,
Elimden gelse güzel kız, o mis koynunda,
Yaşlanıp da ölene dek, kalmak isterdim.
Sayfa 115 - Ay YayınlarıKitabı okuyor
"Kederlenme ey insan! Rabbine kul olmaktan öte bir vazifen yok. Dünya sönük bir pazarken kalbin değer mi hiç," der gibi sanki. Berr ile bahrın Rabbine senası sonsuz Murtaza'nın. Kalbin hassas terazisinde aşkı tartıyor. Aşk ki yeryüzünün en ağır kelamı iken Rabbin sevgisiyle sevebilene ne gam...
Sayfa 188 - HayatKitabı okuyor
Asıl siz nasıl yapabiliyorsunuz? Nasıl her şeye bu kadar kolay ikna oluyorsunuz? Anlamadığınız fikirlere tutunuyorsunuz, tanrılara yalvarıyorsunuz, birbirinize sonsuz aşk yeminleri ediyorsunuz... Sonra tüm inançlarınız yerle bir olduğunda, hiçbir şey değişmemiş gibi yolunuza devam ediyorsunuz. Bir de utanmadan buna gelişme deyip aslında hiçbir şeyden ders almıyorsunuz. Sözlerinizin, inançlarınızın kendi gözünüzde bile hiçbir hükmü, değeri yok aslında. Şu ya da bu yol fark etmiyor sizin için; yeter ki sefil varlığınızı manalı kılacak bir yalan olsun hayatınızda.
Dilin lal olarsa, bitməzsə sözün,
İçini yandırsa atəşin, közün.
Yar sorarsa: nəyə dikilib gözün?
Yarın yanağında xal bəhanədir.
Sürməyə istərsə qəlb, təzə dövran,
Sonsuz məhəbbətlə dolu bir ünvan.
Qızıldan bir qəfəs qursa da bağban,
Bülbül naləsinə gül bəhanədir...
Ve zaman
büküyor ikimizi de, biz farkında olmadan,
Kısa süren sevinçler ve uzayıp giden acılar,
Övgüler olsun acıma duygusuna
Kendimi unutarak yaşayacağım.
Görür gibi olup unuttuğum o yüz olacağım
Sonra da hiçliğe dönüşerek batan
Yapayalnız bir güneşin de anısıyım ben.
Ocağın ızgarasında ateş sönmeden
Yıldızlarla bir yakınlık aramayız biz.
“ İşte her şeyin sembolü.Sinek uçuyor,çok neşeli,yeni doğmuş,ilkbaharı,açık havayı özgürlüğü arıyor ah ! Evet ama uğursuz gül pencereye çarpıyor,örümcek yerinden çıkıyor ! İğrenç örümcek ! Zavallı dansçı kız ! Tanrı’nın sevdiği zavallı sinek ! Üstat Jacques kaderin gerçeklemesine engel olmayın. Maalesef sen örümceksin Claude,aynı zamanda sineksin ! Bilime,ışığa,güneşe doğru uçuyordun,sonsuz gerçeğin gün ışığına ulaşmaktan başka derdim yoktu ; ama kör sinek,çılgın bilge,öbür dünyaya,aydınlığın,bilimsel bilginin dünyasına açılan o göz kamaştırıcı pencereye doğru atılırken,kaderin seninle ışığın arana gerdiği o ince örümcek ağını göremedin,büyük bir çoşkuyla içine daldın ; sefil çılgın,şimdi kafan parçalanmış,kanatların kopmuş bir halde kaderin demirden iplikleri arasında çırpınıyorsun ! “
Sonsuz Ölüm
Ondördüncü kattan atlamayı düşünmüş kendisi,
Sigara dumanı yetmemiş anılarını buğulandırmaya,
Beyni saçılmış asfalta,
Saçılan parçalardan gül kokusu yükseliyormuş ama,
Düşünürken ölmüş sevdiğini.
Şair: F.D.
İster İnan, İster İnanma... İlhan İrem
Gül mü sandın yüreğimi?
Soluversin soğuklarda
Gün mü sandın sevgimi?
Bitiversin karanlıkta
Gül dersen dört mevsim benim gülüm
Zaman dersen sonsuz ömrüm
Unutulmaz sevgilim sevgin
Unutamadan ölürüm
İster inan, ister inanma
Senle doluyum ben hâlâ
İster inan, ister inanma
Aşığınım ben hâlâ
open.spotify.com/track/0LJ8u5Nmq...
İşıqlı dünyanın qaralıq üzü Azerice
Dünyaya gələndə vardı səbəbi?
Yaşaya bilmədi məqsəd gətirdi.
Düşünür nə etsəm daha gərəkli.
Seçdiyim məni də etsin önəmli.
Məni tanısın yerin hər kəsi.
Ad sanım olsun da dillər əzbəri.
Bilsinlər necə də güclü biriyəm.