🖋 BEĞENİLME ARZUSU 💐 Ne iğrenç bir duygu, beğeni beklemek, alkışlanmayı istemek, birilerinin övgüsünü işitmek.. Yazarken insan niçin yazar? Niçin kısa da olsa çevresine, toplumuna, okuyucularına mesaj verir? Konuşurken ilgi bekler? Hutbe verirken “ne iyi bir hatip” denmesini ister? Bu lanetli isteklerin sonu hayır mıdır? Bu kokuşmuş beklentiler Müslüman bireye yakışır mı? Bu iblisin ürettiği beklentiler için mi yaşanır? Utanmak gerekmez mi bu duygudan? İnsan başkasından beklenti içindeyse niyetini yıkaması gerekir. Kısaca insan doğru gördüğü için yazmalı, Allah’ın rızasını kazanmak için konuşmalı, hakkı yüceltmek amacıyla mesaj vermeli, kimse okumasa dinlemese de O biliyor diye ilkesel bakmalı yaşama. İnsan, birinin beğenisine ihtiyaç duyuyorsa, yazı ve konuşma ihlasını kaybetmiştir, kalp demlenmemiştir. Ya Rabbi rızana uygun yazdır ve konuştur...🥀
Önce alkış sonra taş mı (1.cevaplar)
SORULAR HAYATTIR fza . KONU: insanlar SORU:"bugün alkışlayan yarın taşlar" dedikleri doğru mu?
Reklam
TOLKIEN VE ORTA DÜNYA EFSANESİ ÜZERİNE GENEL BİR İNCELEME
Tolkıen'ı hepimiz Yüzüklerin Efendisi adı verilen yapıtı ile tanıyoruz.Yazarımız asıl ününü kitap üçlemesine borçlu olsada adını kitlesel anlamda büyük bir başarı ile beyaz perdeye yansıtılan film üçlemesi ile duyurmuştur diyebiliriz. Oxford Ünivversitesinde İngiliz Dili ve Edebiyatını birincilikle bitiren yazarımız o güne değin yazılan tüm mit
Mahmut Derviş
Bu dünyada hayatta kalmayı hak eden şeyler var Nisanın tereddütü Seher vakti ekmeğin kokusu Bir kadının erkekler hakkındaki görüşleri Aşil in yazıları Aşkın başlangıcı Bir taşın üstündeki çim Bir ney ipliğinde duran anneler Savaşçıların anılarından korkması Bu dünyada hayatta kalmayı hak eden şeyler var Eylül sonu Bütün kayısılarıyla kırkını bırakan kadın Hapishanede bir güneş saati Birçok varlığa öykünen bulutu Bı halkın ölülelerine yaseminleri götürenleri alkışlamalı Zorbaların şarkılardan korkması Bu dünyada hayatta kalmayı hak eden şeyler var Hayatta kalmayı hak ediyorum!!
Türkçe düşünme düşüncesi III
Etnik ya da dini kimliğiyle Türk vatandaşlığını barıştıramayanların, yani daha açık bir ifadeyle, cumhuriyet deneyimini göz önünde bulundurduklarında, Türkiye'nin Sevr ile bir müstemleke haline gelmesini dilemiş olanların, en konforlu sığınakları sırasıyla, İslamcılık, bölücülük ve devrimcilik oldu. İslamcılık ve bölücülük arasında karşılıklı
11 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.